Ömür boyu başkanlık sistemi

YORUM | EKREM DUMANLI

Erdoğan’ın üçüncü kez seçilme arzusu, aslında ömür boyu başkanlık projesinin bir parçası. İstiyor ki üçüncü kez seçilmesinin önündeki engeller kaldırılsın ve bundan sonraki her seçimde kullanılabileceği bir yol açılsın. Nasıl mı? 

Anayasaya göre Erdoğan’ın üçüncü kez aday olma ihtimali yok. Tekrar aday olabilmesi için öne sürülen argümanlar hiç inandırıcı değil. O yüzden İzzet Özgenç, Ergun Özbudun gibi bir zamanlar AKP’nin de otorite kabul ettiği hukukçular çok net bir şekilde “Erdoğan üçüncü kez aday olamaz” diyor.  

Anayasa gayet net bir şekilde üçüncü dönem seçilebilmeyi bir şarta bağlamış. Ancak Meclis’in, beşte üçünün onayıyla erken seçim kararı alınacak olursa görevdeki cumhurbaşkanı üçüncü kez aday olabilir. Meclisteki sayısal denkleme göre AKP’nin beşte üçü yakalaması çok zor. Zaten o yüzden PKK ile özdeş tuttuğu ve kapatma alternatifini her an pazarlık konusu yaptığı HDP’nin kapısını arada bir çalmak lüzumu hissediyor.  

Meclis’ten istediği sonucu çıkaramayacağını anlayan Erdoğan, bu sefer başka bir formülü devreye sokuyor: Cumhurbaşkanı sıfatıyla seçim kararı almak. Bu resmen bir erken seçim kararıdır. Erdoğan onu da inkâr ediyor; işi laf kalabalığına getirerek yaptığının erken seçim değil öne alınmış seçim manası taşıdığını iddia ediyor. 

Cerbeze! Bildiğin erken seçim kararı bu. Neden? Birkaç ay öne alınınca ne olacak ki canhıraş bir çaba ile seçim Mayıs’a alınıyor? Çünkü Erdoğan da biliyor ki normalde üçüncü kez aday olması imkânsız. İşte “ömür boyu başkanlık” sistemi tam da bu fasılda ortaya çıkıyor. 

Cumhurbaşkanı sıfatıyla seçimi öne alınca iki kıvrak hileyi devreye sokuyor. Birincisi Meclis’in erken seçim kararı alma yetkisini ele geçirerek bir beş yıl daha kazanmak ikincisi de bu yolu açık tutarak vaktinden önce alınacak seçim kararıyla tekrar tekrar başkanlığa giden yolun taşlarını döşemek istiyor. 

6 Nisan 2017’de “Cumhurbaşkanının TBMM’yi fesih yetkisi yok. Erken seçim kararını parlamento alır.” diyen Erdoğan şimdi (22 Ocak 2023) “14 Mayıs için yetkimi kullanacağım.” diyor. Hani öyle bir yetkin yoktu! Seçim kararını ancak Meclis verebilirdi? 

Muhalefet Erdoğan’ın asıl maksadını anlamıyor galiba. Adam “ömür boyu başkan” olmak istiyor. Şayet bu seferki badireyi atlatabilir, aday olabilir ve allem kullem işler yardımıyla seçilebilirse, bir daha o koltuktan inmeyecek. Bazı Orta Doğu ülkelerine özenmesi bu yüzden. Rusya ve Çin gibi ülkelerin başkanlarının koltuklarını ömür boyu garanti altına almasına hayranlık duyduğu kesin. 

Bugün karşılaştığı anayasal engeli aştığında bundan sonraki seçimlerde her şey daha da güdükleşecek, göstermelik olmaktan başka mana ifade etmeyecek. Bir de bakacaksınız ki muhalefet sadece vitrin süsü haline gelmiş. Altı senedir saçma sapan iddialarla hapishanede tutulan HDP eski başkanı Selahattin Demirtaş, muhalefet liderlerine seslenmişti geçenlerde: “Yakında hepinizle bir araya geleceğiz; ya içerde ya dışarda!”

Mesele Demirtaş’ın dediği kadar ciddidir. Muhalefet (haklı olarak) yargıya güvenmiyor. Parti militanı savcı ve hakimlere kim güvenebilir ki! Ama bu güvensizlik bir boş vermişliğe yol açmamalı. “Nasıl olsa yargı ve YSK adamın elinde, bu yüzden istediği her türlü kararı aldırır” diyerek illegal bir şekilde üçüncü dönem adaylık başvurusuna sessiz kalmamak gerekiyor. 

Doğru; bağımsızlığı çoktan yok edilmiş bu yargıdan bir şey çıkmaz; ama halka bu konu doğru anlatılabilir. Önemli olan adamın üçüncü kez seçilip seçilmemesi değil; ömür boyu başkanlık planıdır. 

Şakası yok; sürekli düşüş içinde olan AKP’nin tutunacağı tek dal var: hazır ellerinde fırsat varken “ömür boyu başkanlık” sistemine geçmek. Eğer bu defa da aday olur ve seçim hileleriyle bir kez daha seçilebilirse önümüzdeki beş yıl içinde muhalefet diye bir şey kalmaz. Kendisine direnen herkesi Selahattin Demirtaş’ın yanına gönderir. 

Seçimler? 

O, işin kolay kısmı. Otoriter rejimlerde liderler seçimleri yüzde doksan oranında kazanmıyor mu zaten. (!) 

Her şeye rağmen umutsuzluğa gerek yok. Çaresiz bir despotun hukuk dışına çıkarak yeniden seçilme çabalarına şahit oluyoruz. Anahtar hala halkın elinde. Yeter ki ulaşın insanlara ve adamın asıl maksadının “ömür boyu koltukta kalıp, işlediği suçların hesabını vermemek” olduğunu anlatın.  

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin