Tanksavar Sancak

HABER-YORUM | SEMİH ARDIÇ

Türkiye’de her seçimden evvel iktidarın sandıktan çıkardığı “yerli/millî” bohçasında en nadide parçalardan biri Altay tankı.

Yerli otomobil ve 2010 senesinden beri göklerde uçtuğu halde kimselerin göremediği yerli uçak da Altay tankı kadar paha biçilmez bir parça.

YERLİ VE MİLLÎ HEM OY HEM PARA DEMEK

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) sandıkta muhafaza ettiği yerli parçalardan sadece oy devşirmekle kalmıyor ahbap-çavuş kapitalizminin en nadide misallerini de teşhir ediyor.

Utanmadan sıkılmadan, milletin gözünün içine baka baka her seçim arefesinde aynı nakaratı tekrar ediyorlar.

Hazine’ye ait fabrikaları ve gayrimenkulleri de “yandaş” olduklarını her mahfilde yüksek sesle haykıran işadamlarına altın tepside dağıtıyorlar.

Altay tankından birkaç defa bahsetmiştim. “Bu tank çok su götürür” diyerek (http://www.tr724.com/tank-cok-su-goturur-haber-analiz-semih-ardic/) AKP’nin kendisine yakın şirketleri ihya etmekten başka derdinin olmadığına dikkat çekmiştim.

ALBAYRAK, SANCAK DERKEN TANK KAYIP!

27 Şubat 2017 tarihli o makalenin üzerinden neredeyse iki sene geçti. Az gittik uz gittik bir arpa boyu yol gidemedik.

Evvela Altay tankı projesi Yeni Şafak gazetesi ile TV Net’in sahibi  Albayrak grubuna tevdi edildi. Albayrak’ın pancar motoru ile tank motorunu birbirine karıştırdığı anlaşılana kadar 3 sene heba oldu. O arada Hazine 50 milyon dolar zarara uğradı.

Akabinde BMC fabrikası peşkeş çekilen Ethem Sancak’a “Tankla sen ilgileniver!” denildi. Altyapı, tecrübe yahut teknik kadro var mı, yok mu? Bunlara bakılmıyor.

Koç Holding’in Otokar firmasından alınan projenin Sancak elinde de yürümeyeceği gün gibi ortadaydı.

Sakarya Karasu’da 2 bin 500 dönüm arazi bilabedel Sancak’a tahsis edilse de Sancak şu ana kadar o arazi üzerine tank fabrikası tesis etmedi.

Sancak boş durmadıklarını göstermek için başladığı inşaatı 2018 senesinin ekim ayında “kriz var” diyerek durdurdu.

44 SENELİK TESİS SANCAK’A VERİLECEK

Bu sefer “Altay” bahanesi ile Sakarya’nın Arifiye ilçesinde bir tesis yağmalanacak.

1975 senesinden beri Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) envanterinde bulunan her nevi zırhlı ve paletli taşıtın tamir ve tadilatını üstlenen 1. Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü’ne göz dikildi.

2018 senesi bitmeden Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile “Tank-Palet Fabrikası” diye bilenen tesisin özel şirketlere devredilmesinin önü açıldı.

Ethem Sancak’ın “Milli motor, milli hızlı tren, milli tank ve milli otomobil. Bunlar da tamamlayıcı dört rabiadır. İzinleri aldık, bunlarla uğraşıyoruz.” sözlerinde geçen millî kelimesinin motor kısmından ziyade millî arazilerle alakalı olduğu anlaşılıyor.

Sancak’a peşkeş çekilmek için her nevi hazırlığın yapıldığı Ana Bakım Fabrikası’nda motor, optik, döküm, palet, elektrik ve çelik imalat dahil 32 farklı atölyede askeri malzeme imalata ve bakımı yapılıyor.

FIRTINA OBÜSLERİ O TESİSTE İMAL EDİYOR

Gece görüş dürbünleri dahil hassas silah dürbünlerinin imal edildiği tek askeri tesiste TSK’nın tüm paletli tank ve benzeri araçlarının paletleri hem üretiliyor hem de bakımı yapılıyor.

Alman “Leopar T1 ve T2” tanklarıyla M48 ve M52 tanklarının modernizasyonu ile senelik bakımları için tek adres yine Ana Bakım Fabrikası. Fırtına obüsleri (topçu sınıfı için) de burada imal ediliyor.

Fabrikada halen bir albayın komutasında 29 subay, 50 astsubay, 22 uzman çavuş, 112 memur ve 714 işçinin istihdam edildiği tesise devletin şimdiye kadar harcadığı milyarlarla ifade ediliyor.

ÖZELLEŞTİRME KANUNU İHLAL EDİLİYOR

Türk Silahlı Kuvvetleri ve Milli Savunma Bakanlığı Kuruluş Ve Teşkilat Kanunu’na ve en mühimi 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu’nun 1’inci maddesinde sayılan “özelleştirmeye dahil edilebilecek kuruluşları belirleyen” maddeye mugayir bir işlem niye yapılır?

“Millî güvenlik” bahanesiyle sivil insanları “terörist” ilan edebilen Başkan Recep Tayyip Erdoğan savunma sanayiinde en kritik tesisi kanuna rağmen sivil bir şahısa devredebiliyor.

Esasında Türkiye’de hiç bir kararda artık hukukî veya askerî herhangi bir makuliyet aramaya lüzum yok. Muhalefet zaten hem var hem yok.

Tesiste en fazla üyeye sahip Harb-İş Sendikası’ndan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’e kadar herkes dut yemiş bülbüle döndüğü için AKP iktidarı için tesisin Sancak’a peşkeş çekilmesi şeker fabrikalarının yandaşa devrinden daha kolay olacak.

SENDİKA BAŞKANI ZİYADESİYLE ÜZGÜNMÜŞ

İşçileri mitingde yalnız bırakan Harb-İş Başkanı Bayram Bozal “ziyadesiyle üzüldüğünü” beyan etmekle iktifa ettiğine göre Sancak şimdiden kimleri işten atacağına dair listeyi hazırlayabilir. BMC’de hayli tecrübe kazandı o mevzuda.

“Millî tank” diye bir proje varsa -ki var- bile onun en büyük düşmanının Ethem Sancak gibi fırsatçı işadamları olduğunu görelim artık.

Ethem Bey’in tankçılığını göremedik, amma velâkin “tanksavar Sancak” olduğunu cümle âlem gördü. Hem de tek mermi bile atmadan…

Egzoza fanila tıkayarak tankı durduran (!) kefenlilere de böyle bir tanksavar yakışır.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

  1. Semih Bey,

    Yazilariniza ilk basladiginizda hayatin icinden rasyoneldiniz.

    Gittikce populer yazilara daldiniz.

    Simdi dusmanlik endeksli gunu anlam ve onemi uzerine gidiyorsunuz.

    Koseyi bu hafta nasil dolduracagim dusuncesi gibi oldu.

    Ya zamani dogru okuyup yorumlamali ya da benim diyecegim bu kadardi deyip cekilmeyi bilmeli.

    Kolaliklar dilerim.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin