HABER ANALİZ | HASAN CÜCÜK
Futbolsuz günlerin sonuna geldiğimizin ilk alameti Süper Kupa maçları olur. İngiltere’de Community Shield, Türkiye’de Süper Kupa ve Almanya’da DFL Süper Kupası aynı gündeydi. Community Shield’de Premier Lig şampiyonu Manchester City ve FA Cup kazananı Liverpool arasındaki mücadele kupanın kendisinden daha çok ilgi çekiyordu. Türkiye’de ise lig şampiyonu Trabzonspor ve Türkiye Kupası’nın kazananı Sivasspor, 16. Süper Kupa’yı müzesine götürmek için Atatürk Olimpiyat stadı çimlerine çıktı. Almanya’da buluşmanın adı Bayern Münih ile RB Leipzig idi. Gün, City-Liverpool maçıyla başladı. Ardından Olimpiyat Stadı’na bağlandık.
EL CLASİCO’NUN YERİNİ ONLAR ALDI
Barcelona ve Real Madrid’in mücadelesi El Clasico’nun yerini son yıllarad Manchester City ile Liverpool buluşmasının aldığını söylemek abartılı olmaz. Futbolcular kadar kenarda iki ustanın olması bu buluşmayı farklı kılıyor. Saha içinde oyuncular kora kor mücadele ederken, kenarda hocalar bir satranç ustası gibi taktik savaşı veriyor. İki takımda da bu sene önemli değişikler vardı. Elbette gözler yeni gelenler üzerindeydi. City’de Erling Haaland, Liverpool’da Darwin Nunez gözlerin çevrildiği isimdi. Taktik savaşını aratmayacak bir mücadele oldu. Maçta gol olmamış olsaydı bile mücadelesi üst düzeydi. Liverpool rakibini 3-1’le geçip, 100. Community Shield maçının kazananı olarak adını tarihe yazdırdı. Her iki ekip yine lig ve Avrupa arenasında zirve mücadelesi vereceğini gösterdi. City’nin topa sahip olma, Liverpool’un hızlı oyunu seyir zevki yüksek bir maç izletti. Haaland ilk maçında pozisyon bulsa da golü bulamadı. Nunez ise sonradan girdiği oyunda golünü kaydetti.
HAZIRLIK MAÇLARI ENDİŞEYE YOL AÇTI
Gelelim Süper Kupa maçına… Son şampiyon Trabzonspor hazırlık maçlarında taraftarını memnun edecek performans ortaya koyamadı. Elbette hazırlık maçları ölçü olmaz. Ancak yine de taraftarın sezon öncesi endişelenmesine yol açıyordu. Ülke puanında görülen düşüşten dolayı Şampiyonlar Ligi grupları için play-off maçı oynayacak olması, hazırlık maçlarını biraz daha anlamlı kılıyordu. Fenerbahçe’nin elendiği Devler Ligi yolunda Trabzonspor gruplara adını yazdırdığında sarı-lacivertlilere ödenecek “ayak bastı” parasını da kasasına koyacak. Sivasspor mücadelesi Trabzonspor açısından sadece bir kupa maçı olmayacaktı. Ortaya konan performans taraftarın gönlüne ya su serpecek ya da endişelerini daha derinleştirecekti.
TAKIMLAR ARASI GÜÇ FARKI
Kupa ‘süper’ olsa da maç vasattı. İki takım arasında bariz güç farkı bunda etkili oldu. City-Liverpool güç dengesi ne kadar birbirine yakın ise, Trabzonspor-Sivasspor o denli uzaktı. Abdullah Avcı yönetiminde yılların şampiyonluk hasretini dindiren Karadeniz ekibi, oyun kimliği ve sistemini oturtmuş. İlk 20 dakikadan sonra oyun üstünlüğü Trabzonspor’a geçti. Kornerlerde adam paylaşmayı ihmal eden Sivasspor’a ilk uyarı Vitor Hugo’dan geldi. Hugo kaçırdı ama bir başka kornerde Danimarkalı Andreas Cornelius affetmedi.
NET SKOR, İYİ PERFORMANSLAR
İkinci devre oyunun tek hakimi bordo-maviler oldu. Vikingler’den önce Cornelius ardından Jens Stryger Larsen skor 3-0’a taşıdı. Kouassi’nin kazandırdığı iki penaltıdan birini Bakasetas gole çevirirken, diğerini Emrehan kaleciye teslim etti. Karadeniz ekibi 4-0’lık net skorla 16. Süper Kupa’yı müzesine taşıdı. Yeni transferlerden Larsen ve Trezeguet göz doldurdu. Özellikle sağ bek Larsen maçın en iyilerindendi. Kasımpaşa günlerinden Süper Lig’e aşina olan Trezeguat uyum sorunu yaşamayacağını gösterdi.
DEVLER LİGİ’NDE NASIL OYNAYACAK?
Bariz güç dengesinin skora da yansıdığı bir maç izledik. Ancak Trabzonspor’un yolu bu farka rağmen kolay değil. Ligin yanında Şampiyonlar Ligi var. Play-off turunu geçip adını gruplara yazdırdığında kura çekimine 4. torbadan katılacak. Grupta iki mutlak güçlü takım olacak. Süper Lig performansının Şampiyonlar Ligi için yeterli olmadığını geçmiş yıllarda takımlarımızın tel tel dökülmesinden gördük. Abdullah Avcı’nın artık tüm mesaisini Şampiyonlar Ligi’ne ayırması gerekiyor.
