Sözde şahlanan ekonominin gerçekleri

YORUM | HAKAN TANER

Bu yıl açıklanan resmi enflasyon yüzde 11,86, reel perakende enflasyonu yüzde 50.

Emekliye yapılan zam yüzde 6. Toplam borç 500 milyar dolardan fazla.

3 milyar dolara mâl edildiği açıklanan 3’üncü köprü Çin’den alınan kredi borcu karşılığı olarak yüzde 51’i 688 milyon dolara Çin’e verildi.

Halk kış ortasında gelen doğalgaz ve elektrik faturalarından dertli.

1+1 bir daireye bile 626 TL doğalgaz faturası gelmiş. Elektrik faturaları başlı başına bir dert.

Bunların dışında yılbaşı itibarıyla güncellenen bazı fiyatlar var ki böyle bir ortamda enflasyonu yüzde 11,86 açıklamak büyük cesaret ve maharet işi.

Bu hafta tren biletlerine yüzde 300,

Cep telefonu harcına yüzde 262,

Yurt dışı çıkış harcına yüzde 233,

Alkol ürünlerine yüzde 50,

Sigaraya yüzde 44 zam yapıldı.

Erken seçim kararı alınmazsa alkol ve sigaraya yeni bir zam daha yapılacak.

Bu arada çeyrek altın fiyatı 483 TL ve dolar 6 TL sınırında.

Sizi fazla rakamlara boğmak istemiyorum.

Bu ahval içerisinde İsviçre’nin Davos kasabasında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı dinliyorum.

Bakan Bey, o meşhur sunumlarını aratmayacak bir performans sergiledi.

Gazetecilerin aklına takılan manşet “Fed ne kadar bağımsız ise bizim Merkez Bankamız da o kadar bağımsız.” cümlesi oldu.

ALBAYRAK’IN TEMENNİLERİ VE GERÇEKLER

Oysa Albayrak’ın daha ilginç sözleri vardı. Yabancı yatırımcının çok yoğun bir Türkiye ilgisi olduğundan, enflasyonun tek haneye düşürülmesine kadar hoş temennileri de oldu.

Bu noktada geçen yıl söylediklerinin hemen hemen hiçbirinin gerçekleşmediğini hatırladım. Bu fiyasko bile 2020 tahminlerinin ne kadarının gerçekleşeceğini şimdiden ele veriyor.

Albayrak’ın yaptığı açıklamaları veri olarak kabul ettiğimizde böyle bir ekonomide insanların işsizlik sebebiyle intihar etmemesi, gençlerin kahve köşelerinde, sosyal ağlarda kendilerini meşgul ediyor olmamaları gerekirdi.

Lâkin halkın bir bildiği var. O da yaşadığı ve kendisine yaşatılan…

Şahlanan bir ekonomide nüfus yoğunluğu açısından dünyada en çok çay tüketilen ve bir yılda yüzde 50 zamlanan bir üründe yaklaşık 1 milyar liraya yakın zararın (ÇAYKUR) nasıl hasıl olduğu ve PTT’nin  kasasındaki 650 milyon liranın buhar olup üstüne bir o kadar da zarar etmesinin esbabı mucibini de öğrenmek istiyor insan.

İnsanlar yaşadıklarını da bunu kendilerine kimlerin yaşattığını da unutmaz.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin