HABER İNCELEME | YUSUF DERELİ
Hatalı para politikası sonrası Türk lirasının döviz kuru karşısında değer kaybetmesini önlemek için icat edilen Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesabının faturası beklenenden daha ağır olacak gibi görünüyor. Erdoğan rejimi, ‘günü kurtarmak’ için ülkenin geleceğini yaktı ve milletin sırtına devasa bir kambur daha ekledi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, KKM hesap sahiplerini hedef alan açıklamaları ciddi tartışma konusu oldu. Zira Kılıçdaroğlu, konuyla ilgili önceki gün yaptığı açıklamada, “Sadece faiz olacaklar, kur garantisi falan yok.” ifadelerini kullandı.
Ekonomistlere göre söz konusu açıklama ‘kırılma noktası’ niteliğinde. 2023 seçimi öncesinde Millet İttifakı’nın seçimi kazanma ihtimali arttıkça, KKM’den çıkarak yeniden dövize yönelme ihtimali yüksek. Bu ise dolar kurunun ve dolayısıyla enflasyonun seçim öncesinde patlaması demek…
Ekonomist Prof. Dr. Atilla Yeşilada, “Kılıçdaroğlu’nun yapıcı değil yıkıcı anlamda RTE’ye karşı en önemli hamlesi. Dövize yeni talep gelebilir, özellikle seçim yaklaştıkça KKM’dan kaçış hızlanabilir.” diyor.
Bu köşede KKM’yi bugüne kadar hiç savunmadık! KKM’nin ‘dolarizasyonu’ durduracak ne kadar önemli bir enstürman olduğunu da yazmadık; aksine iktidarın yine günü kurtardığını, kalıcı çözüm için adım atılmadığı sürece bir işe yaramayacağını anlattık. Bu iktidarın ise asla kalıcı çözüm üretmeyeceğini üzerine basa basa yazdık… Aradan 8 ay geçti ve yine haklı çıktık!
Sorunun kaynağı olan rejim, çözümün parçası olamaz ve olmayacak…
KKM’DE BİRİKEN PARA 1 TRİLYON 134 MİLYAR LİRA
2022’nin ilk yarısında KKM’nin bütçeye maliyeti 37,2 milyar lira olarak açıklandı. Şirketlere, KKM’ye geçmeleri halinde vazgeçilen vergileri de eklediğinizde KKM’nin ilk 6 aylık maliyeti 47,4 milyar TL’ye yükseliyor. Toplam maliyetinin ise 190 milyar lira civarında olduğu hesaplanıyor. Dolar yükseldikçe maliyet de artıyor…
KKM’de biriken paranın geçtiğimiz ay sonu itibariyle 1 trilyon 134 milyar lira olduğunu hatırlatalım.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 20 Aralık 2021’de KKM’yi açıkladığında Dolar kuru 17,5 TL idi. Bu açıklamanın ardından 23 Aralık’ta 11,47 liraya kadar düştü. Ancak bu düşüş bir kaç günle sınırlı kaldı ve TL yeniden değer kaybetmeye başladı; MB’nın arka kapı operasyonlarına rağmen…
Rejim o gün ‘günü’ kurtardı. Malatya’da halaylar çekildi. Ülkenin bir çok yerinde vatandaşlar dolar düştü diye sokağa döküldü! Peki bugün durum ne; dolar kuru 17,95 seviyelerinde. İddia o ki rejim, dolar 18 TL’yi geçmesin diye her şeyi yapıyor!
ÖNCE DOLARI PATLAT, SONRA KKM’Yİ İCAT ET
Nureddin Nebati, gelinen noktaya rağmen KKM’yi savunuyor. ‘Dolar kurunda istikrarı sağladıklarını’ iddia ediyor. 8 ay kadar önce 12 TL’nin altına düşen Dolar kuru bugün 18 liraya dayanmış durumda. İstikrar nerede?
Nebati, dolarizasyonu önlediklerini anlatıyor. Aksine bütün mevduat ‘dolarize’ edildi. Bir iktidarın, kendi milli parasının değerini korumak için başka bir ülkenin parasıyla ‘garanti’ vermesinin utancı kime ait?
‘Enflasyonun sebebi faizdir’ diyerek politika faizini indir. Yanlış para politikasıyla kuru ve enflasyonu patlat, sonra da doları dizginlemek için KKM’yi icat et ve bunun faturasını da milletin sırtına yükle… Milletin vergileriyle bankada KKM hesabı açanları finanse et, servetlerine servet kat…
Bütün bu hatalarla ilgili asla sorumluluk alma; muhalefeti, dış güçleri, küresel gelişmeleri, salgını vs. suçla…
Ne güzel dünya!
