Hangi ülkede hangi hareket yanlış anlaşılır?

Gitmeyi planladığınız ülkeye uçmadan önce onların görgü kurallarına gözatmanızda fayda var. Yıllardır oralarda yaşayanların bile hataya düştükleri dikkate alındığında ‘kaza’ yaşamanız mümkün. Ancak yanlış davranışları aza indirmek konusunda işe yarayabilir. Mesela, seyahat firması kurucusu Sam Bruce, Hong Kong’da yetişmiş olmasına rağmen, birine kartvizit verirken iki eliyle tutarak vermek gerektiğini çok sonra öğrenmiş. “Bir toplantıda kartvizitimi ters çevrilmiş olarak masanın diğer ucunda oturan kişiye kaydırarak atmıştım. Onlar da aynı anda kendi kartlarını bana uzattılar: İki elleriyle tutmuş ve eğilip selamlar bir şekilde. Yaptığımın saygısızlık olduğunu o an öğrendim” diyor Bruce. Bu tür hataları toparlayan BBC, “Ülkenize gittiğimde asla yapmamam gereken şey nedir?” sorusuna çarpıcı cevaplar almış.

HİÇ VERME DAHA İYİ

Bazı ülkelerde bir şeyi yanlış sayıda vermek hiç vermemekten daha kötüdür. “Kimseye verdiğiniz çiçek sayısı çift sayı olmamalı. Ölülere çift sayıda çiçek verilir” diyor Moskovalı Katherine Makhalova. “Buketler 1, 3, 5, 7 gibi tek sayıda çiçekten oluşur.” Rusya’da tek sayılı çiçekler mutlu olaylar içindir; çift sayılar ise cenazelere gönderilir. Aynı şekilde Japonya’da da geleneksel olarak evlenen çiftlere hediye olarak verilen kağıt paranın eşit olarak ikiye bölünür olmaması önem taşır. Aksi halde evliliğin boşanmayla sonuçlanacağına inanılır. Örneğin 20 bin yen takılacaksa bunun 10, 5 ve 5 bin olarak takılması, iki tane 10 bin yen banknottan kaçınılması salık verilir.

KAFA ÖNEMLİ!

Tayland ve Malezya’da “Ne kimsenin kafasına dokunun ne de kafasının üzerinden bir şey geçirin.” Kuala Lumpurlu Neha Kariyaniya, “Kafa, vücudun en kutsal parçası olarak görülür.” diyor. Bu, küçük çocukların saçını okşamak gibi gayri resmi durumlar için de geçerli.

GÖZ TEMASI MI? ASLA…

Batı Avrupalı Quora üyeleri ise yabancılarla konuşmama konusunda uyarıda bulunuyor. “Bir şeyin ne kadar kötü olduğu ve hava hakkında konuşmanın dışında yabancılarla sohbet etmeyin” diye uyarıyor Londralı Thomas Goodwin. Başka bir Londralı Paul Johnson ise “Bir keresinde biri metroda benimle göz göze gelmişti, şimdi gözleri yok” diye şaka yapıyor.

Yine Londralı Shefaly Yogendra “Metrodayken kişisel alanınızı korumak için yapılacak tek şey göz teması kurmamaktır” diyor.

Kuzey ve Batı Avrupa’nın büyük kentleri açısından vurgulanan bir diğer konu da zamanı iyi kullanmak ve gereksiz sohbetlerden kaçınmak.

Morrison bu ülkelerde olaylara iş merkezli bakıldığını ve başka konular hakkında konuşmanın dikkat dağıtıcı olarak görülebileceğini belirtiyor.

ŞAKA İŞİNE GİRMEYİN

Bazı Quora üyeleri, şakaları anlama konusunda uyarıyor. ’’Şakaları doğru tercüme etmesi zordur. Bu nedenle en iyisi onlardan kaçınmaktır.” diyen Morrison, Quora sitesinde kimsenin yüksek sesle konuşmama konusunda uyarıda bulunmamasına ise şaşırdığını söylüyor: “Özellikle biriyle karşılıklı konuşurken yüksek sesle konuşmak birçok ülkede patavatsızlık olarak görülür. Fransa’da bu tam bir münasebetsizliktir.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin