HABER ANALİZ | HASAN CÜCÜK
Avrupa’da kariyerinin sonbaharına gelen yıldızlar, rotalarını kalitesi düşük parası bol olan liglere çevirirlerdi. Önce ABD ve Japonya ligi ardından Katar kariyerinin sonuna gelen oyuncuların tercihi oldu. 2010’lu yıllarda Çin Ligi hızlı şekilde cazibe merkezine dönüştü. Para musluklarını sonuna kadar açan Çin ekipleri, Avrupa’dan birçok kalburüstü oyuncuyu çekmeyi başardı. Pandeminin etkisiyle kriz yaşayan Çin Ligi cazibesini aynı hızla kaybetti. Birçok isim yeniden Avrupa’ya döndü. Katar ve Suudi Arabistan Ligleri hâlâ cazibe merkezi ancak daha çok üçüncü sınıf topçular tercih ediyor. Çin’e gidenler bir bir geri dönerken, dönmeyen bir isim var: Brezilyalı Oscar. Diğer isimlerden çok daha genç yaşta giden Oscar 5 yıldır Çin’de bulunuyor. Dönmeye can atmasına karşılık, futbolundaki düşüş Avrupa seferini zora sokuyor.
HIZLI PARA KAZANMANIN YOLU
Sao Paulo altyapısından yetişen Oscar, Ağustos 2008’de adını A takım kadrosuna yazdırdığında henüz 17 yaşına basmamıştı. Her Brezilyalı gibi hayali ünlü bir futbolcu olmaktı. Elbette futbol sadece bir meslek değil, fakirlikten kurtulmanın da en kısa yoluydu. Oldukça fakir bir ailede büyüyen Oscar, 3 yaşından itibaren sadece annesi tarafından büyütülmüştü. Bir an önce çok para kazanmak istiyordu. Paranın yolu futboldan geçiyordu. İki yıl Sao Paulo’da oynayan Oscar, 2010’da 6 milyon Euro bonservis ücretiyle bir başka ünlü ekip Internacianal’a transfer oldu.
Brezilyalı çocukların ilk hayali futbolcu olmak, ikincisi ise Avrupa’ya transfer olmaktır. Futbolun merkezi konumundaki Avrupa, para ve şöhret demekti. Para ve kalite Avrupa’daydı. Oscar, Avrupa seferi için fazla beklemeyecekti. Temmuz 2012’de hayaline kavuştu. Roman Abramovich’in milyarları sayesinde Premier Lig’in zirve ekiplerinden biri olan Chelsea, 32 milyon Euro bonservis ödeyip Oscar’ı kadrosuna kattı.
DÜŞÜŞE GEÇTİĞİ CHELSEA MACERASI
Chelsea sadece hatırı sayılı bir bonservis ödemekle kalmıyor, Oscar’a yer açmak için Kevin De Bruyne’yi gözden çıkarıyordu. Bu kararın ne denli hatalı olduğunu söylemeye gerek yok. De Bruyne, Premier Lig’in en iyi orta sahalarından biri olarak City’nin şampiyonluklarında başrol oynayıp, resital sunuyor. Oscar, ilk yıllarında Chelsea’nin değişmez isimleri arasına adını kısa sürede yazdırdı. Roberto Di Matteo, Rafael Benitez, Jose Mourinho, Guus Hiddink ve Antonio Conte gibi teknik adamlarla çalışan Oscar, Chelsea formasını giydiği 4,5 yılda 200’ün üzerinde maça çıktı. İki kez yılın golü ödülünü kazandı. Ancak gol sayısında hiçbir zaman çift haneli rakama ulaşamadı. Bu alanda en iyi istatistiği 33 maçta forma bulduğu 2013-14 sezonunda attığı 8 gol. Orta saha ve hücum hattında her pozisyonda görev yaptı. Toplam gol sayısı sadece 38 oldu.
PARA İÇİN GİTTİĞİNİ İNKÂR ETMEDİ
Antonio Conte döneminde Oscar gözden düşmeye başladı. Conte’nin 3-4-3 sisteminde Oscar’a yer bulmak zordu. Fabregas ve Kante’yi merkezde oynatan Conte, Eden Hazard ve Pedro’yu kanatlarda görevlendirdi. Ocak 2017’de Oscar, sürpriz bir karara imza atıp Çin Ligi’ne transfer oldu. Henüz 25 yaşındaki Brezilyalının yeni adresi Şanghay SIPG olurken, ödenen bonservis 60 milyon Euro idi. Chelsea gözden düşen Oscar’ı aldığının iki katına satmayı başarıyordu. Haftalık 400 bin sterlin alan Oscar, dünyanın en çok kazanan 5. oyuncusu oluyordu. Para için futbolcu olan Oscar, yine daha çok para için Çin’i tercih ediyordu. Bunu saklama gereği duymadı.
ARTIK İSTESE DE DÖNEMİYOR
Kariyerinin zirvesini görmeden Çin’e giden Oscar, kalite olarak Premier Lig’le kıyas mümkün olmayan bir ligde bile vasatı aşamadı. En iyi performansını 12 gol attığı 2018’de gösterdi. Şanghay SIPG’nin tarihinde ilk lig şampiyonluğunda katkıda bulunup, yılın takımına seçildi. Son iki sezonu ise beşer golle kapattı. Brezilya milli formasını 2016’dan beri giymeyen Oscar, Avrupa’ya dönmeyen nadir isimlerden oldu. Yannick Carrasco ve Axel Witsel gibi isimler Çin Ligi’nin en popüler döneminde valizini toplayıp Avrupa’ya dönerken, Oscar kalmayı tercih etti.
Sözleşmesini 2024 yılına kadar uzatan Oscar, Avrupa’ya dönmek için can atıyor. Futbola Chelsea’de devam etmek istediğini her fırsatta dile getirmesine karşılık, gösterdiği performans bu arzusunu yerine getirebilmesine mani oluyor. 30 yaşındaki Oscar’ın Avrupa’nın dev kulüplerinden birine gelmesi mümkün değil. Vasat takımlar ise parayı önceleyen Oscar’ı alır mı? Bu da bir başka muamma. Cüzdanın peşine takılıp, unutulup giden bir isim olarak kalacak.
