Bollywood’un Pakistanlı yıldızları

HABER YORUM | YÜKSEL DURGUT 

Gandi ve Cinnah, Hindistan ve Pakistan’ı sert çatışmaların ardından kurdular. Bölünmenin ardından 70 yıl geçmesine rağmen iki ülke halkı hala ortak bir noktada buluşamıyor. Bir kriket oyununun bile savaşa girmeye benzetildiği, 1947’deki bölünmeden bu yana, iki ülke ilişkileri daha da kötüye gitti. Keşmir iki ülke arasında en önemli tartışma konusu oldu. Peki sporun bir araya getiremediği bu iki ülkenin ortak noktası nedir?

Dünyanın en kalabalık ikinci ülkesi ve dünyanın en büyük film endüstrisi Bollywood’a sahip olan Hindistan, üretilen uzun metrajlı film sayısı bakımından dünya liderliğini koruyor. Bollywood filmleri sadece Hindistan topraklarında görücüye çıkmıyor, elmanın diğer yarısı, can düşmanı Pakistan’la aynı dili konuştukları için orada da yoğun bir izleyici kitlesi var. 

2017 yılında Bollywood’da tam 1,986 sinema filmi vizyona girdi. Geçen yıl Hindistanlılar 2,200 adet film izleme şansına sahipti. Hal böyle olunca, sektörün çok ciddi bir oyuncu ihtiyacı var. Birçok Bollywood yıldızının kökeni de bu sebeple sınırın ötesine, Pakistan’a uzanıyor.

Pakistan geçmişleri olan Dev Anand, Kapoor kardeşler, Balraj Sahni ve Sunil Dutt gibi sanatçılar Hindistan sinemasında adlarından söz ettiren isimler. Dilip Kumar ve Raj Kapoor’un Pakistan’ın Peşaver şehrindeki geçmişlerini bir süre önce Twitter üzerinden duyurmaları ile kendileri gibi Pakistan kökenli olan sanatçıların geride kalan hayatları ve Bollywood bağlantıları yeniden gündeme geldi.  

Romancı Selman Rüştü’nün “kayıp şehir” olarak adlandırdığı Peşaver bir zamanlar Bollywood yıldızı Dilip Kumar’ın da evi. 1922’de Yusuf Khan olarak orada doğuyor, daha sonra Bollywood’da Dilip Kumar ismini alıyor ve 30 Eylül’de, doğduğu evin resimlerini paylaşmaya başlayınca yeniden gündem oluyor. Bir dönem Hindistan’da Pakistan ajanı olarak da anılan Kumar, hayranlarına, Peşaver’in Qissa Khwani Çarşısı’ndaki aile yadigarı yıkılmış evlerinin resimlerini paylaşarak geçmişini hatırlatınca Pakistanlı hayranları sevinirken, Hindistan tarafında sert sözler yükseldi.

Pakistan’ın NRW Eyaleti (Northwest Frontier) Peşaver’in surlarla çevrili şehirdeki tarihi evlerini korumak için projeler üretiyor. Ve bu projenin en önemli ayağını ise Taliban, terör, cihat, bombalama, hatta ‘El Kaide’nin doğduğu yer’ olarak ilişkilendirilen Qissa Khwani Çarşısı oluşturuyor.

KRALLAR GİBİ KARŞILANIYORLAR

Bu mahallenin Bollywood ile oldukça özel bir bağı var. Sadece Dilip Kumar değil, Hint sinema duayenleri Prithviraj ve Raj Kapoor da kökenlerini Peşaver’in bu kısmına kadar izliyor. Harabeye dönen bu bölgenin aslında 1918-1922 yılları arasında sanatçı Kapoor’un büyükbabası Dewan Basheswarnath tarafından inşa edildiği söyleniyor. Pakistan hükümeti bu unutulmuş kültürel mirası kurtararak  Kapoors ve Kumar’ın evlerini sinemaseverler için bir müze haline getirmeyi planlıyor.

Bu projenin duyulması ile şu anda 97 yaşında olan Dilip Kumar duygusal anlar yaşadı. Oyuncu, 1 Ekim’de bir dizi tweet ile zanaatını ortaya çıkmasına katkı sağladığına inandığı Qissa Khwani Çarşısı’nda kalan anılarını paylaştı. Peşaver’de yaşadığı dönem hakkında yorum yapan sanatçı, “Çocukluk hatıralarım bilinçaltımda beklenmedik bir ziyaretçi gibi hoş sürpriz yaşatmak için gözlerimin önüne geliyor” diyerek geçmişe özlemini dile getirdi. Peşaver, Dilip Kumar’ın Raj Kapoor ile ömür boyu süren dostluğunun başladığı şehir. İki Bollywood’lu ünlü sanatçı Pakistan’da komşuluk yapmışlar. Pakistanlı yazar Muhammed Taki, iki sanatçının da Pakistan’ı ziyaretlerinde, sokaklarda “krallar gibi” karşılandıklarını ifade etti. 

Hindistan Film Endüstrisinin en büyük ve en başarılı sanatçılarından birisi olan Dev Anand, Pakistan ile Hindistan’ın komşu şehri Lahor’da dünyaya gelmiş ve gençlik yıllarını bu şehirde yaşamış birisi. 2011 yılında vefat eden Pakistan kökenli Anand, bir röportajında Lahor’un kendisine yön veren bir şehir olduğunu söylerken, 1943’de baba evi Lahor’dan, Hint sinemasında şansını denemek için Bombay’a giderken cebinde sadece 30 Rupi ve bir pul koleksiyonu ile ayrıldığını ifade ediyor. Dev Anand, Hindistan ve Pakistan arasındaki “Otobüs Barışı” olarak adlandırılan görüşmeler sırasında dönemin Başbakanı Atal Bihari Vajpayee ile Lahor’u yeniden ziyaret etme şansı yakaladı. Vajpayee ve Navaz Şerif’in tarihe geçen Otobüs Diplomasisi sırasında, Anand Pakistan ile bir film fikrini liderlere sunmuş ancak bu film projesi asla gerçekleşememiş. Dev Anand 2011’de öldüğünde, Pakistanlı hayranları kendilerinden biri olarak gördükleri sanatçının yasını tuttular.

Bir diğer Pakistan doğumlu Bollywood’lu sanatçı ise Anand’dan on yaş büyük olan Balraj Sahni. Sahni, Rawalpindi doğumlu, 1973 yılında hayatını kaybedinceye kadar da kışlarını burada geçirmişti. Kendisi gibi kardeşi Bhisham Sahni de Hindistan edebiyatına yazdığı romanlarla katkı sunmuş. Hindistan ve Pakistan’ın bölünmesinin bir diğer kurbanı da bol ödüllü şair ve senarist Gulzar. Yazdığı birçok film senaryosu beyaz perdede milyonlarca izleyiciye ulaştı. Memleketi Jhelum için kaleme aldığı şiiri Hint edebiyatında çok beğeni almıştı. Gulzar, şiirinde “Dün gece kenar mahallelerde bazı rüyaların öldürüldüğünü duydum” diyerek iki ülkenin bölünmesinden duyduğu üzüntüyü anlatıyordu. 

PAKİSTAN’DAN ALDIKLARI NİŞANLARI GERİ İADE ETMEDİLER

Bollywood’un en ünlü yönetmenlerinden birisi de Gulzar’ın hemşehrisi Sunil Dutt. Memleketi ile yakın bağlarını 2005’teki ölümüne kadar sürdüren Dutt, bir ziyaretinde ailelerinden kalma topraklarını geri alabileceği söylendiğinde duygulu anlar yaşamıştı. Pakistan’ın en yüksek sivil başarı ödülü olan Nishan-E-Imtiaz ile onurlandırıldığında, Hindistan’da fırtınalar koptu ve medya ile birlikte halk tarafından linç edildi. Dutt, ödülü Dilip Kumar gibi geri iade etmeme kararı alacaktı.

Dilip Kumar’ın müze yapılmasına karar verilen Peşaver’deki evi

Dilip Kumar ve Raj Kapoor, iki ulusun tek bir toprak olduğu zamanı yaşayan sanatçılar olarak, iki kültür arasında önemli köprüler oluşturuyorlar. Kumar, siyasi protestolara rağmen Pakistan’dan aldığı Nişan’ı geriye vermedi. Kumar, dönemin Hindistan Başbakanı Atal Bihari Vajpayee’ye, aldığı ödülün Hindistan’ın prestijini zedelediğini düşünülmesi durumunda geri teslim edeceğini söyleyerek iki ülke arasında dostluk kurulabileceğini sergilemiş oldu.

Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin siyaseti daha önce Hindistan’da görülmemiş bir şovenizm dalgasına yol açtı. Milliyetçi Hindular özellikle Hintli Müslümanlar için, “Pakistan’a geri dön” çağrılarını daha sık dile getirmeye başladılar. Sanatçılar doğdukları topraklara dönmediler. İki ülke halkının barışa hazır olduğunu söylemek çok ancak 70 yıldır yoğun propaganda altında yaşadıklarını da kabul etmek gerekiyor.

PAKİSTAN’IN BOLYWOOD SEVGİSİ DEVAM EDİYOR

Peşaver’in içinde bulunduğu NRW eyaletinin arkeoloji ve müzeler müdürü Abdul Samad, bu şehrin film tarihinde özel bir yere sahip olduğunu ekleyerek, Peşaver’in son yıllarda hep terör ve militanlık ile anıldığını ve şehrin mimari ve arkeolojik mirasının erozyona uğramasına neden olduğunu belirtti. Samad ayrıca bir itirafta bulunarak, “Hint filmleri ülkede resmi olarak yasaklanmış olabilir, ancak gerçek şu ki Pakistan’ın Bollywood sevgisi devam ediyor” dedi bir konuşmasında, “Hintli oyuncuların evlerini satın almak için para İslamabad’dan gelecek. Yani Pakistan hükümeti bir bakıma miraslarını onurlandırma hamlesini destekliyor.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin