Yargı reformu için iktidara müthiş öneri paketi !     

YORUM | ERHAN BAŞYURT

İktidar, iki yıldır kısmi af veya yargı reform paketi ile kamuoyunu oyalayıp her türlü hukuksuzluğunu devam ettiriyor.

***

Kamuoyuna sızan son yargı reformu taslağına göre;

‘’Suçsuz olduğunu ispat eden KHK’lılar geri dönebilecek… 

Hakkında hiçbir suçlama ve soruşturma olmadığı halde pasaportu iptal edilenlere yurt dışına seyahat hakkı geri verilecek… 

Şiddet içermeyen fikirler ve eleştiri sınırlarını aşmayan yazılar suç olmaktan çıkarılacak…

Somut delile dayanmayan suçlamalar tutuklama gerekçesi yapılmayacak…’’ 

***

Bu bir yargı paketi olmaktan çok, evrensel ve temel hukukun nasıl ayaklar altında çiğnendiğinin ve hukukun nasıl keyfi ihlal edildiğinin acı itirafıdır.

Soykırım suçu işlendiğinin kabulüdür. 

Utanç tablosudur…

***

Suçlu olduğu hukuken kesinleşene kadar bir insan masumdur, suçsuz sayılır.

Bu en temel insan hakkıdır. Binlerce yıldır hukukun en temel prensibidir.

Kimse suçsuz olduğunu ispat etmekle sorumlu tutulamaz. 

Aksine savcılık makamı şahsın suçlu olduğunu somut deliller ile ispat etmekle yükümlüdür. Yargı süreci tamamlanıp suçluluğu kesinleşene kadar da her insan masumdur…

Fişleme yap, suç işle. KHK ile keyfi ihraç et. Üst hukuk yollarını da kapatıp açlığa mahkum et. Sonra da masum olduğunu ispat et diye pişkin pişkin bekle!

Yuhh size…

***

‘’Seyahat özgürlüğü’’, ‘’iltica özgürlüğü’’, Hitler’in kapıları kapatıp Yahudiler’e soykırımı uygulaması üzerine evrensel bir insan hakkı olarak onaylanmış, diktatörlerin kitlesel kıyımlarını önlemek hedeflenmiştir.

Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi diyor ki;

‘’Herkes, kendi ülkesi de dahil olmak üzere, herhangi bir ülkeden ayrılmak ve ülkesine yeniden dönmek hakkına sahiptir…’’ 

‘’Herkesin zulüm altında başka ülkelere sığınma ve sığınma olanaklarından yararlanma hakkı vardır…’’

Oysa Türkiye’de 15 Temmuz bahanesiyle 550 bin keyfi pasaport keyfi olarak iptal edildi.

Eşine yönelik suçlama yüzünden pasaportu iptal edilenler, anne veya babasına karşılık rehin alınan çocuklar…

Evrensel insan haklarını ihlal et, eşleri esir al, şantaj amaçlı rehine olarak kullan, hem de gasp ettiğin bu hakkı bir lütuf gibi geri vermekten bahset! 

Üstelik Anayasa Mahkemesi’nin yasağı kaldıran kararını uygulamamakta ısrar et, sonra da yargı reformu diye katlettiğin bir hakkı geri vermeyi reform diye sat!

İşlenen suç kadar büyük cinayettir bu vicdansızlık! 

***

Türkiye’yi dünyanın en büyük gazeteci hapishanesine dönüştür, tüm tarihimiz boyunca yapılan basına sansürü 3 yılda aşacak kıyımlar yap, sonra da ifade ve fikir hürriyetinden bahset!

Yüzleri de kızarmıyor. Utanmıyorlar da… 

Şiddet içermeyen fikir, haber alma ve verme hakkı anayasamızda zaten var ama uygulamıyorsunuz. 

Dahası Türkiye’nin de altına imza attığı Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde de açık olarak yer alıyor. 

Kimi kandırıyorsunuz!

Somut delile dayanmayan tutuklama hakkını, ‘makul şüphe’ yasasıyla siz getirdiniz. 250 bin insanı hapse attıktan sonra, şimdi de kaldırmaktan bahis ediyorlar.

Yazıklar olsun size!

***

Madem katlettikleri evrensel hukuk uygulamalarını lütuf gibi halka satmaya çalışıyorlar, zulme hukuk kılıfı giydirip şimdi de reform diye bize yutturmaya çalışıyorlar…

Onlara ayaklar altında çiğnedikleri ve bir gün ulusal ve uluslararası mecralarda hesap vermek zorunda kalacakları bir kaç evrensel hukuk kuralını ve anayasamızda da yer alan uygulanmayan bazı temel haklarını da biz hatırlatalım…

Belki akıllarına gelir de ‘reform paketi’ne dahil ederler!

***

‘’Hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez…’’

‘’Suç şahsidir. Bir insan eli kanlı cani bile olsa, annesi, babası, eşi, evladı, kız kardeşi suçlanamaz ve cezalandırılamaz…’’

‘’Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez… İşkence insanlık suçudur. Bu insanlık suçunun zaman aşımı yoktur…’’

‘’Her insan tedavi hakkına sahiptir, mahkum da olsa tedaviden alı konamaz ve yaşam hakkı devletin garantisi altındadır…’’

‘’Kimsenin özel yaşamına, ailesine konutuna ya da haberleşmesine keyfi olarak karışılamaz, şeref ve adına saldırılamaz…’’

‘’Hamile kadınlar son altı ayında, yeni doğum yapmış anneler ilk 6 ayında tutuksuz yargılanırlar…’’

‘’Ayrımcılık ve nefret suçları, zaman aşımı olmayan insanlık suçlarıdır… Hiç kimse, hukuken temin edilmiş olan tüm haklardan, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasi nedenlerle, hiçbir gerekçeyle, hiçbir kamu makamı tarafından ayrımcılığa maruz bırakılamaz…’’

‘’Devlet, bir dini gruba, bir sosyal gruba veya etnik gruba kısmen ya da tamamen yok etme amacıyla kitlesel cezalandırma uygulayamaz… Bu soykırımıdır ve zaman aşımı olmayan bir insanlık suçudur…’’

‘’Adil yargılama esastır… Yargının bağımsız ve tarafsız olması, hakimlerin kararlarında özgür olması  şarttır… İktidar veya HSK hakim ve savcılara talimat veremez, keyfi cezalandırma da bulunamaz…’’

‘’Savunma hakkı engellenemez… Herkes avukat tutma hakkına sahiptir… Aynı şekilde avukatlar da savunmalarını üstlendiği kişiler nedeniyle tutuklanamaz…’’

‘’Devlet sansür uygulayamaz… Hiçbir medya kuruluşunun yayına ilişkin teçhizatına, matbaasına, yayın aletlerine el koyamaz, keyfi kapatamaz…’’

‘’Şiddet içermeyen fikirler sadece gazeteciler için değil, sıradan insanlar için de sosyal medya veya diğer iletişim platformlarında özgürce dile getirilebilir… İfade ve fikir hürriyeti herkes için geçerlidir…’’

‘’Hiç kimse, işlendiği dönemde yasal olan bir eylem nedeniyle sonradan suçlanamaz… İktidar keyfi olarak suç uyduramaz…’’

‘’Serbest piyasa ekonomisi caridir, devlet özel sektörü keyfi engelleyemez, özel mülkiyetin kutsiyeti vardır, devlet kimsenin malına keyfi el koyamaz… Kayyım atayıp, gasp edemez…’’

‘’Herkes ana dilinde eğitim alma, öğrenme, öğretme hakkına sahiptir…’’

‘’Siyasi partiler ve siyasetçiler, muhalif aydınlar ve gazeteciler yargı eliyle susturulamaz, keyfi olarak hapsedilemez…’’

‘’Herkesin silahsız ve saldırısız toplanma, dernek kurma ve derneğe katılma özgürlüğü vardır…’’ 

‘’Hiç kimse, milli iradenin ve hukukun üstünde değildir… Hiç kimse ya da hiçbir parti, seçimlere hile karıştıramaz, oy çalamaz, seçim sonuçlarını değiştiremez, milletin iradesine saygısızlık gösteremez…’’

‘’Herkesin çalışma, adaletli ve elverişli koşullarda çalışma ve işsizliğe karşı korunma hakkı vardır…. Herkesin çıkarını korumak için sendika kurma veya sendikaya üye olma hakkı vardır…’’

‘’Kamu ihalelerinden komisyon almak, devletin imkanlarını şahsi çıkarları ve saltanatı için kullanmak, siyasi nüfuzunu kullanarak rüşvet almak… Her şahıs ve her partili için, yönetici için suçtur…’’

***

İktidarın ‘’yargı reform paketi’’ne girmeyi hak eden o kadar çok hukuk ve insan hakları ihlali var ki, tek tek yazmakla bitmez.

Burada en temel ve en yaygın hak ihlallerini özetle kaleme aldık.

İktidar yok ettiği tüm bu hakları iade etmeyi de tumturaklı sözlerle süsleyip, özgürlük lütufları olarak yine tabanına pazarlayabilir…

Bir şeyi garanti edebilirim; iktidar yukarıdaki hak ihlallerini ve sistematik hukuk istismarını durdurursa, siyasi eriyişi, oy erozyonu ve güven kaybını, kan kaybını durdurmayı da başarır. 

Yok, evrensel insan hakları ihlallerini sonlandırmayı lütuf gibi sunup, bunu da kısmi olarak gerçekleştirmeyi vadederse, parti içi muhalefet de taban kaybı da hızlanacaktır. 

Zira, adalet mülkün temelidir. Mülk, devlet, otorite demektir.

Adalet, huzurun, refahın, ekonominin de olmazsa olmazıdır.

İnsan hakları ihlallerini rutin haline getirmiş bir ülkede, ekonomi de zamanla iktidar da, devlet de çöker!

Aslında kimsenin iktidardan af talebi yok! Yargının bağımsızlığı, anayasa ve evrensel insan haklarının uygulanması talebi var.

Tüm bunlar için de aslında reforma, pakete filan da gerek yok! 

Tüm bu haklar zaten anayasamızda, altında imzamız olan Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde mevcut… 

Yargıdan elinizi çekin, yargıçlar sadece hukuka bağlı kalarak karar versinler yeter…

Gölge etmeyin yeter, sizden ihsan dileyen yok!!!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin