Türkiye, Uluslar Ligi’nde durdurulamıyor(!)

HABER ANALİZ | HASAN CÜCÜK 

Skora bakıp yorum yaparsak, “Uluslar Ligi’nde Türkiye fırtınası esiyor” dememiz gerekir. Nitekim önceliği skor olan Türk spor basını, benzer başlıklar attı. Uluslar C Ligi 1. Grup’ta mücadele eden Türkiye, oynadığı 4 maçın tamamında sahadan üç puanla ayrıldı. Rakip kaleleri 14 kez havalandırıp, kalesini gole kapattı. Ama gerçeklere dönersek, rakiplerimiz Litvanya, Faroe Adaları ve Lüksemburg. Bunlar Avrupa’nın averaj takımları. Sonuca bakıp methiyeler dizmek yerine “Ne işimiz var, bizim bu grupta?” sorusunu sormak zorundayız.

SEPP PİONTEK NE DEMİŞTİ?

1994 Dünya Kupası yolunda rakiplerimizden biri de San Marino idi. Teknik direktörlük koltuğunda Sepp Piontek otururken, yardımcısı Fatih Terim’li Milli Takım Ekim 1992’de rakibini konuk ediyordu. Maçın 86. dakikasına girdiğimizde skor 1-1 devam ediyordu. Son 5 dakikada üst üste gelen 3 golle sahadan 4-1 galip ayrıldık. Avrupa’nın kasaba büyüklüğündeki ülkesini farklı yenmemiz, TRT muhabirini mutlu etmiş olmalı ki, maç sonunda Piontek’e “Bugün farklı galip geldik. Neler söylemek istersiniz,” sorusunu yöneltti. Muhabirin ağzı kulaklarına vararak sorduğu soruya Piontek kızgın bir tonla hem de Türkçe, “Çok kötü, çok kötü. Rakip çok zayıf. Türkiye oyun çok kötü. Böyle olmaz,” cevabını veriyordu. Muhabirin artık yeni soru soracak mecali kalmıyordu.

KOLAY UNUTUYORUZ

30 yıl sonra aynı durumu yaşıyoruz. Litvanya, Faroe Adaları ve Lüksemburg’u yenmeyi ‘durdurulamıyor’ manşeti ile görüyoruz. Euro 2020’de gruplarda sıfır çekmiş bir takım olduğumuzu unutuyoruz. Kalemizde 8 gol görüp, sadece bir gol attık. En az yarı final havasıyla gelip sönmüş balon olarak döndük. Dünya Kupası biletini bir kez daha kaçırdık. Zaten tarihimizde hepi topu iki kez boy gösterdik. Hâlâ, Dünya Kupası denince 2002’de gelen üçüncülüğün meyvesini yiyoruz. Elbette küçümsenecek bir başarı değil ama ya sonrası? Koca bir hiç. 32 ülke oynarken, bize ekrandan takip etmek düştü.

İLK 32’YE BİLE GİREMEDİK

Bu yıl üçüncüsü düzenlenen UEFA Uluslar Ligi karnemiz oldukça kötü. UEFA sıralamasından dolayı ilk olarak B Ligi’nde turnuvaya başlayan Türkiye, Kuzey İrlanda’nın lider bitirdiği üçüncü grupta, Danimarka ve Çek Cumhuriyeti’nin ardından dördüncü olabildi. Ancak format değişikliği nedeniyle Ay Yıldızlılar o zaman küme düşmemişti. İkinci sezonunda da B Ligi’nde mücadele eden Türkiye, Macaristan, Rusya ve Sırbistan’ın ardından grubu yine dördüncü sırada bitirdi ve C Ligi’ne düştü. C Ligi demek, 55 ülke arasında ilk 32’de yer alamamak demek.

ŞAMPİYONLAR LİGİNDE TEK TAKIM

Türk futbolu uzun süredir yoğun bakımdaydı. Biz her ne kadar kabullenmesek de durum vahimdi. Takımlarımız Avrupa kupalarında tel tel döküldü. Her yıl istikrarlı bir düşüş yaşadık. Bu yıl gelinen noktada lig şampiyonumuz Şampiyonlar Ligi gruplarına kalmak için play-off oynayacak. Son kez iki takımımız Şampiyonlar Ligi biletini almak için mücadele edecek. Seneye sadece lig şampiyonu Devler Ligi arenasında var olma mücadelesi verebilecek. Elbette eleme turlarını geçebilirse.

AVRUPA’YLA KIYAS

Grubu lider bitirip B Ligi’ne yükseleceğiz. Elbette az da olsa bu bir başarı. B Ligi’nde de bir üst lig olan A Ligi’ni hedef almalıyız. Avrupa’nın ilk 16’sı arasında yer bulmadığımız hiçbir başarı, başarıdan sayılmaz. Hedef koymak kadar, hedefe gidecek yolları da aşmak gerekiyor. Yoksa kendimizi dev aynasında görmeye devam ederiz. Avrupa’nın en kaliteli 6. ligiyiz diyoruz ama şampiyonumuzu bile Devler Ligi’ne direk gönderemiyoruz. Fenerbahçe-Galatasaray buluşmasını dünya derbisi olarak tanımlarız ama Edirne-Kars sınırları dışında kimsenin bundan haberi olmaz. Adını Avrupa’da herkesin bildiği birkaç oyuncu bile ligimizde top koşturmaz.

İNGİLİZLER HÜSRAN YAŞIYOR

Gerçi halimize şükretmeliyiz. Beterin beteri var. Misal İtalya ve İngiltere ile kısmen Fransa’nın içine düştüğü durumlar gibi. Uluslar A Ligi’nde mücadele eden futbolun bu lokomotif ülkeleri sefilleri oynuyor. Çok değil bir yıl önce Avrupa’nın bir numarası olmak için İtalya-İngiltere finaline şahitlik ettik. Fransa ise son dünya şampiyonuydu. Finalissima’da Arjantin’e farklı yenilen son Avrupa şampiyonu İtalya, Almanya ve İngiltere ile berabere kalıp, Macaristan’ı yendi. Almanya deplasmanında ise adeta dağılıp 5-2 mağlup oldu. İngiltere ise resmen dibe vurdu. Macaristan’a iki maçta da yenildi. Hele sahasında 4-0 yenilip, rezil oldu. İki beraberlik alıp grupta son sıraya demir attı. Bu gidişle B Ligi yolu İngilizlere görüldü.

NEYSE Kİ DÜNYA KUPASI BU YAZ DEĞİL!

Bu iki devin izinden giden bir başka ülke Fransa. Danimarka ve Hırvatistan’a seyircisi önünde boyun eğdi. Aldığı iki beraberlikle grupta son sırada bulunuyor. Büyük ihtimal B Ligi yolunda İngiltere’ye eşlik edecek. Almanya, İtalya ve İngiltere gibi devler arasından sıyrılan Macaristan oldu. Macarlar, 7 puanla grubun liderlik koltuğunda oturuyor. İyi ki, 2022 Dünya Kupası normal takvimde oynanmamış. Yoksa devler bir bir dökülüp, grup aşamasında turnuvaya veda ederdi.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin