İktidarın 15 Temmuzdan sonra başlayan ötekileştirme dili ve hedef gösterme geleneği 24 Haziran sonrasında da sürüyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu gündüz yaptığı açıklamalarla önce, “Valilere müsteşarım üzerinden talimat gönderdim; ‘CHP İl başkanlarını bundan sonra şehit cenazelerinde protokole kabul etmeyin’ diye. Bu kadar basit.” dedi. Akşam konuşmasında ise CHP İstanbul İl Başkanını açıktan hedef aldı. Soylu, “Şehit cenazelerinde ne işleri var? İstanbul İl Başkanlığına getirdikleri hanımefendi, şehide de küfretti, polise de, askere de. Gitmek istiyorlarsa, onun bayraktarlığında tüm şehit cenazelerine gidebilirler. PKK’nın barajı aşmasının temel nedeni, CHP’nin ortaya koyduğu sorumsuzluktur” diyerek CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu hedef gösterdi.
YA TASFİYE EDECEKLER, YA MALİYETİNİ TAŞIYACAKLAR…
Soylu, “Şehit cenazelerinde ne işleri var? İstanbul İl Başkanlığına getirdikleri hanımefendi, şehide de küfretti, polise de, askere de. Gitmek istiyorlarsa, onun bayraktarlığında tüm şehit cenazelerine gidebilirler. PKK’nın barajı aşmasının temel nedeni, CHP ‘nin ortaya koyduğu sorumsuzluktur. Bundan kaçmaları mümkün değildir, bundan kaçamazlar. Ya bu sorumsuzluğu ortaya koyanları tasfiye edecekler, temizleyecekler bu işi veyahut da bu sorumlulukla beraber yürüyecekler ve bunun maliyetini taşıyacaklar” dedi.
Soylu, AKP Sarıyer İlçe Başkanlığı’nda yaptığı konuşmada seçimlerdeki yüksek katılımın, Türk demokrasisine karşı eleştiri getirenlere bir cevap olduğunu savundu. Soylu, “Kimlerin bir araya geldiğini görüyorsunuz, Demirtaş’ın oyu 8,5, HDP ‘nin oyu 11,5, 3 puanı CHP ‘nin bir kısım seçmeni getirdi, HDP ‘nin yani PKK’nın siyasi partisinin barajı aşıp Meclis’e girebilmesi için kirli bir oyuna girdi.” ifadelerini kullandı.
GEREĞİNİ YAPMAMAMIZ DÜŞÜNÜLEMEZ!
Soylu, CHP ‘nin HDP ‘ye destek vermesinin unutulmasının istendiğini dile getirerek, şöyle konuştu:
“Bizim bunu unutmamızı istiyorlar. Milletin de bunu unutmasını istiyorlar ve bizim hafızamızla dalga geçiyorlar. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi için CHP ‘nin önüne insanlar gitti. Peki, ‘bir oy HDP ‘ye, bir oy CHP ‘ye’ dendiği zaman kimse CHP ‘nin önüne gitti mi? Gitmedi, bu sorumluluk hepsinindir. Sadece Kılıçdaroğlu’na fatura keserek CHP bundan kurtulamaz. Burada HDP , açık açık desteklenmiş, Doğu ve Güneydoğu’da kaybeden HDP , İstanbul, Ankara, İzmir gibi CHP oylarıyla barajı aşmıştır. Ağrı’da karşı karşıya kaldığımız olay, bizim seçim öncesi söylediğimiz, ‘Sakın bu PKK’yı şımartmayın’ dediğimizin bir benzeridir. Dağın tepesinde 10 evladı olan bir adamı çarmıha geren ve orada infaz eden bir anlayış, elbette ki demokratik meşruiyetten güya kendine ait kudret ve güç bulan bir anlayışın ta kendisidir. Buna karşı sessiz kalmamız, buna karşı gereğini yapmamamız düşünülemez.”
