Seçim var ha, öyle mi!

YORUM | LEVENT KENEZ

Geçen seçim tam Ankara’yı kazanmışsın kutlamalara başlamışsın bir anda fişi çekmişler, sistem geldiğininde bir bakmışsın sana en fazla oyların geleceği yerler sayılmamış olmasına rağmen seçimi kaybetmişsin. Ülkücü kökenli başkan adayının yanında getirdiği adamlar haricinde partinden kimse kılını bile kıpırdatmamış.

Muhafazakarlar için sembol değerde Üsküdar’ı sürpriz bir şekilde kazanmışsın, sonra bir anda hileli tutanaklar havada uçuşmuş. Belediye başkan adayın bizim sandık görevlileri uyumuş, elimizde itiraz edecek bile tutanak yok demiş yine bir tek partili piyasada yok.

Ankara’daki skandalı örtmek için zaten kazandığın Yalova’yı sus diye vermişler., susmuşsun. Muharrem İnce’nin seçim bölgesi olmasa orayı da kaybettin.

Türkiye’nin bir çok ilinden büyük Beşiktaş’ın belediye başkanını görevden almışlar, umrunda olmamış. Başkanına sahip bile çıkamamışsın. Nasıl olsa yerine seçilecek de bizden demişsin. Gelen seçimlerde nasıl olsa cepte demişsin.

Ataşehir başkanını göstere göstere görevden almışlar, onu aldıkları iddialarla hali hazırda bir tane AKP’li belediye başkanı yerinde duramaz yine yutmuşsun.

Milletvekillerin tutuklanmış, partililerin gözaltında alınmış, dövülmüş, bir kaç selfieci vekil dışında kimsenin umrunda olmamış. Bir vekil tutuklandı diye yürüyüş yapmışsın halen içerde vekil ve vekiller var, kimin içeride olduğunu bile hatırlayan yok. Tutuklanacağı kesin vekili aday bile göstermeyip zaten buyrun alın demişsin.

Referandumu kazanmışsın, seçim akşamı bütün hayır oyu verenler yapılan hırsızlığın peşine düş, mühürsüz sahte oyları kabullenme diye beklerken, herkese iyi akşamlar deyip sonucu tescil etmişsin. Herkesin enerjisini aldığın gibi şevkini kırmışsın

Cumhurbaşkanlığı seçiminde İstanbul’da tarihi kalabalıklar toplamışsın, hiçbir zaman görmediğin ilgiyi görmüşsün. İstanbul’da aldığın oy bir önceki yerel seçimden bile düşük. Bu nasıl oluyor diye merak dahi etmemişsin. En kabadayın, “adam kazandı” deyip arazi olmuş.

Bu ana muhalefet cephesi. CHP için yazılacaklar uzar da uzar. 10 defa seçim kaybetmiş ama koltuğunu kaybetmemiş 70 yaşındaki bir lider ile tekrar seçime gidiyor.

Bir diğerine geçelim.

Seçilmiş başkanların birer birer görevden alınmış. İstediği zaman kıyameti koparan örgütünde yaprak kımıldamıyor. Apo’nun yemeğinde saç çıktı diye ülkeyi yakarsın, yıllardır Apo’nun sesi soluğu çıkmaz derdin değil. Geçen hapisteki vekilin açlık grevi yapmasa adını duyan olmayacaktı.

Genel başkanını içeri almışlar o kadar dert etmemişsin. Vekillerini içeri atmışlar rutin açıklamalarla geçiştirmişsin.

AİHM eski genel başkanın serbest bırakılsın diye karar almış neredeyse çıkmasın diye gizli ittifak halindesin.

Bu da bir diğeri…

Seçim akşamı beni YSK’nın önünden jiletle kazırlar dediğin halde piyasada yoksun. Neredeyse seçim çalışması yapmamış, üstüne ikiye bölünmüş parti kimsenin inanmadığı şekilde oylarını arttırmış umrunda değil. İttifak sayesinde meclise girdiğin halde ilk CHP’ye çakmışsın.

Oylara itiraz etmediğine göre cumhurbaşkanlığı seçimi senin aldığın düşük oylardan dolayı ikinci tura kalamamış. Yalancıktan bırakmış sonra yeniden gelmişsin.

Şimdi tekrar seçim havasına sokuyorlar ülkeyi.

Tekrar görüşmeler, pazarlıklar…

YSK’yı, bütün medyayı, mahkemeleri, polisi birer parti teşkilatı gibi yöneten partiyle rekabet edeceksiniz.

Kimseyi kandırmaya gerek yok.

Türkiye’de sandık diye bir şey yoktur. Sadece biraz gaz alma, şeklen rekabet varmış gibi gösterme, ‘sonunda milletin dediği oldu işte’ yutturmacası vardır.

Meclis diye bir yer kalmadığını bile bile neyin siyaseti yapılıyor. Meclis o kadar gereksiz bir yer ki AKP azınlıkta olduğu mecliste bile vekillerden bakan yapıyor, vekillerden belediye başkanı adayı gösteriyor. O kadar umrunda değil.

Muhalefet halen ne yapacağını belirleyemezken, iktidar pratikte ihtiyacı olmadığı halde nokta atışlara başladı bile. Daha ortada hiçbir seçim çalışması yokken Kandil ile işbirliği yapan muhalefet diyor. Sebebi çok basit. İstanbul’u kazanmak için HDP’lilerin oylarına ihtiyacın var şimdiden seni defansa çekiyor. İYİ Parti’yi tahrik ediyor.

Güneydoğu için seçilenlerin yerine yine kayyım atarız diyor. Halka diyor ki yine yakıp yıkılmadan güzel güzel teslim et belediyeleri. Ezici çoğunlukla kaybedecekleri yerlerde bile ne kadar yükselirlerse o kadar başarı çünkü.

Bir kaç il dışında rekabet bile olmayacak bir seçim.

Sadece ekonominin çakılmasına dayalı devran döner bizim dükkan açık kalsın muhalefetini seyrediyoruz.

Şimdi muhalafetin PKK’lı, “Fetö”cü, dinsiz, hain, Haçlı muhibbi  ve hepsini tahmin ettiğiniz şeylerle bir kez daha dayak yediği günlere doğru ilerliyoruz. İstanbul’un nasıl bir çöplük olduğu, suların akmadığı, camilerin ahır olduğu, ‘bunlar gelirse var ya ezanı Türkçe okutacaklar’ı bakalım kaç defa duyacağız.

Aslında bu seçimi de, o seçimi de her seçimi de Bugün Gazetesi ve Kanaltürk’ün kapısı kırıldığında kaybettiniz de bunu söylemek işinize gelmez. Daha doğrusu söyleyemezsiniz.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin