Oyundan büyük laflar eden BBP’li Destici’nin son çıkışı

HABER ANALİZ | MUHSİN AHMET KARABAY

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile yaptığı ABD temasları sonrasında popülerliğinin hakkını vermeye çalışan çıkışını yaptı. Destici, kapatma davası sona erene kadar HDP’nin Meclis’teki tüm görevlerinin askıya alınmasını istedi.

Mustafa Destici enteresan bir siyasi figür. İmam Hatip ve İlahiyat Fakültesi kökenli bir isim. 2007’de BBP saflarında aktif siyasete katıldı. Partinin kurucusu ve lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun 25 Mart 2009’da bir helikopter kazasında hayatını kaybettiğinde partide genel başkan yardımcısıydı.

BU YAZIYI YOUTUBE’DA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️

BBP, seçimlere Yalçın Topçu liderliğinde girdi. Yalçın Topçu, BBP’ye liderlik yapmaktan çok kendini AK Parti iktidarına ve Başbakan Erdoğan’a beğendirmeye çalıştı. Daha sonra da partinin başından ayrıldığı gibi genel başkanlığını yaptığı partiden de istifa etti. Hizmetlerinin karşılığını 10 Ağustos 2014’te Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’a danışman olarak almış oldu.

Yalçın Topçu’nun partiyi Erdoğan’a sattığını söyleyerek BBP’nin başına geçen Mustafa Destici, 7 Haziran 2015 seçimlerinde MHP’yi de içine alacak bir ittifak düşüncesi ile yola çıkılan ancak sadece Saadet Partisi ile yapılan ittifakta SP+BBP olarak yüzde 2,1 oranında oy aldı. 1 Kasım 2015 seçimlerinde ise ayrı girdikleri seçimde yüzde 0.53 alabildi.

MHP İKTİDARIN NİMETLERİNDEN YARARLANIRKEN BBP NİYE DIŞARIDA KALSIN

Mustafa Destici, 1 Kasım seçimlerinden sonra en çok sıkıntı çeken liderlerden biri oldu. BBP ayrı bir hükmî şahsiyet olsa da seçmen tabanı MHP ile aynı milliyetçi kesim idi. Önceleri keskin çıkışlar yaparak muhalefet bloğu içinde yer almaya çalıştı.

Ancak, bir tarafta AK Parti’nin iktidardaki yerinin sağlamlığı, öbür tarafta tabandan gelen, “MHP’liler el altından her işini yaptırıyor, her istediğini elde ediyor. Bizim ağzımız açlıktan kokuyor” tarzındaki yakınmalar, Destici ve ekibini hayli zora soktu.

Bir çıkış arama yolunda geniş katılımlı toplantılar yapıldı. En önemlisi olarak görülen Kasım 2015’te Bolu’da yapılan toplantıda “daha etkin ve makul muhalefet” yapılması yönünde karar alındı. Ancak geçen zaman, bu politikanın da kendini MHP’lilerle kıyaslayan parti tabanında yeterli desteği bulamadığını gösterdi.

15 TEMMUZ, BAHÇELİ İLE BİRLİKTE MUSTAFA DESTİCİ’NİN İMDADINA YETİŞTİ

15 Temmuz’da yaşanan olaylar, sadece Tayyip Erdoğan için “Allah’ın lütfu” olmadı. BBP lideri Destici’nin de imdadına yetişti. AK Parti’nin yanında yer alıp iktidarın nimetlerinden doğrudan yararlanma yolunu seçen MHP ve lideri Devlet Bahçeli’nin takip ettiği politikaları uygulamak, Destici ve yakın çevresi için de bir çıkış yolu oldu.

Gerekli bağlantılar kuruldu, Erdoğan 16 Nisan 2017 referandumundan iki hafta önce Destici’yi davet edip görüştü. Bir buçuk saat süren görüşmede her konuda anlaşıldı. Formalite olarak partinin yetkili organı toplandı ve alınan kararı Başkan Destici 10 Mart’ta açıkladı. Kritik referandumda BBP, AK Parti ile birlikte “Evet” oyu kullanma kararı aldığını duyurdu.

AK Parti ve liderine verilen bu kritik desteğin karşılığını Destici Haziran 2018 seçimlerinde gördü. AK Parti tarafından Ankara 2. Bölge birinci sıradan aday gösterilip Meclise girdi. MHP gibi doğrudan Millet İttifakı içinde yer alıp ayrı bir parti olarak girmemesi hem Destici’nin hem MHP’nin işine gelmişti.

Parti içinde AK Parti’ye yanaşmaya karşı çıkan önemli bir grup vardı. 1 Kasım 2015 seçimlerinde 253 bin 204 oy alabilen BBP’nin bütün Türkiye’de aldığı oyları ancak Destici’yi milletvekili yapabilirdi.

Destici, AK Parti Ankara Milletvekili seçildiği günden bu yana “odun kırıcının hınk deyicisi” olarak Erdoğan’ın yanında tavır koyuyor. Erdoğan bu yılın Temmuz ayında yaptığı Diyarbakır gezisinde Kürt sorunu konusunda 2005’te söylediği noktada olduğunu açıkladığında Destici’nin ağzını bıçak açmadı.

ABD dönüşünde Erdoğan, yeniden “Kürt sorunu yoktur” diye konuşunca Destici’ye bir cesaret geldi ki sormayın. Çıktı “Kürk sorunu yoktur” diye bas bas bağırdı. Kürt sorununu, HDP’yi çözüm ortağı gösteren CHP’nin çıkardığını söylemekten geri kalmadı.

AK Parti yönetimi, parti içindeki dengeler açısından kendilerinin söylemek istemediği konularda rol üstlenen BBP lideri Destici, sadece “Kürt sorunu yoktur” demekle de kalmadı. Anayasa Mahkemesi’nde açılan kapatma davası sona erene kadar HDP’nin Meclis’teki faaliyetlerinin askıya alınmasını istedi.

“Kapatma davası sona erene, Anayasa Mahkemesi karar verene kadar, HDP’den seçilen Meclis Başkanvekili dahil Meclis’teki tüm görevlilerin görevlerinin askıya alınmasını teklif ediyorum. Kapatma davası içerisinde bazı milletvekilleri ve parti yöneticileriyle ilgili siyaset yasağı ve cezalar isteniyor. Buradaki sözde milletvekillerinin de milletvekilliğinin tedbir amaçlı olarak askıya alınmasını ve Meclis’e sokulmamalarını teklif ediyorum.”

‘NE “BAŞKANIM” DEDİM NE DE YÖNETTİĞİ TOPLANTIYA GİRDİM’

BBP’li Destici, kendi tavrını anlatırken MHP ve daha önemlisi AK Partililere ciddi gönderme yaptı. Kendisinin HDP’li Meclis Başkanvekilinin yönettiği hiçbir toplantıya girmediğini ve onlara “Başkanım” demediğini de açıkladı. Destici, bu ifadesiyle bir anlamda iktidarın öteki paydaşlarına da kendi bakış açısıyla itham etmiş olmuyor mu? HDP’li başkanvekiline “Sayın Başkan” diye hitap eden AK Partili ve MHP’liler bu durumda ne oluyor?

Türkiye’nin 2011’den bu yana su yüzüne çıkan bir beka sorunu var. Kendisini bu toprakların gerçek sahibi, kendi gibi düşünmeyenleri de parya gören bu zihniyet, Türkiye için gerçek anlamda beka sorunu oluşturuyor.

Partisinin baş harflerini taşıyan 06 BBP 01 plakalı S350 Mercedes makam aracına binebilmek senin için bu kadar mı önemli idi Sayın Destici?

Senin koltuğunda oturduğun Muhsin Yazıcıoğlu, 29 Ocak 1993’te kurduğu BBP’nin siyasi hayatı boyunca ilk kez 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde 4 günlüğüne helikopter kiralayabilmişti. O sıralarda bundan duyduğu çocukça mutluluğu çevresindekilere çekinmeden anlatıyordu.

Partinin hangi çilesini çektin de çilekeş Alperenlerin sırtından saltanat sevdasına düştün.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

3 YORUMLAR

  1. Eskiden ne kadar kıymetsiz insanlara değer vermiş, peşlerine takılmışız. Yazık olmuş zamanımıza!
    Bir de Sayın yazara ve site yöneticilerine sormak isterdim:
    Bu BBP denen parti MHP´den kopma mı, değil mi? MHP´si, İYİP´i, BBP´si hangi ideolijiden besleniyor? Bunların derdi nedir? Faşizmle alakaları var mıdır, yok mıdır?
    Sanki bana öyle geliyor ki, bu sitenin yöneticilerinin siyasi partilere bakışı ilkesel değil de AKP ve Erdoğan odaklı. Bu ikisine karşı ise iyiler, değilse kötüler. Lütfen dikkat edin, öyledir demiyorum. Benim algım şimdilik öyle diyorum.
    Ortada Erdoğan ve AKP olmasa bu kafa yapısı iyi mi olacak? Her vatan millet diyeni alkışlamak durumunda mıyız? Eğer bu duygular suistimal edliyorsa, bunlarla insanlar heyecana getirilip pisliklerin üstü örtülüyorsa ne olacak?
    Ayrıca vatanı milleti sevmek başlı başına bir değer midir?
    Normalde herkes yaşadığı yeri sever. Ama biri yaşadığı yerde haksızlığa uğruyorsa ve orayı sevemiyorsa ne olacak? Döve döve orayı mı sevdireceksiniz?
    Lafı fazla uzattım. Bence BBP de diğer kardeş partileri gibi aşırı sağcı partilerdir. Ve bu partiler zararlıdır.
    Ha, başka ülkelerin aşırı sağcıları başkalarını sevdiği için kötü, ama bizimkiler iyi diyorsak, o başka.

  2. Sayın Muhsin Ahmet Karabay, bu sitede yazı yazmaya başlayalı epey denecek kadar süre geçti. Açıkçası ben de bu sitenin düzenli bir çok takipçisi gibi kim olduğunuzu merak ediyordum ama internetin bu kadar gelişmiş arama yeteneğine rağmen kim olduğunuzu öğrenmek pek mümkün olmadı. Aslında hiçbir önemi de yoktu, önemli olan yazılarınızı içeriğiydi, ama merak konusu işte. Bir de insan yazılarını okuduğu kişinin donanımıyla ilgili bilgi de edinmek istiyor. Herneyse, bu yazının son iki kısa paragrafında, en azından kökeninizle ilgili epey bir bilgi vermişsiniz. Umarım bu, kelimelerinize dökülen o sakin tavrınızın tersi yöndeki ruh halinizin bilinçsiz yansıması değildir. Saygılarımla.

  3. UYARI: başlık biraz muğlak.Galiba Oy’undan büyük laflar eden diye oy kelimesi ‘ işaretiyle ayeilirsa daha net olur.saygı ve hürmetlerimle…

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin