AKP rejimi bebekli anneleri, lohusa kadınları tutuklamaya devam ediyor. En son 864 bebek annesiyle birlikte cezaevlerinde tutukluydu. Onlardan biri olan genç bir kadın yaşadıklarını sosyal medya üzerinden anlatıyor: “Şafak vakti gözaltına alındım. 16 aylık kızımı günlerce göremedim. Tutuklandım, sütümü lavaboya sağdım, her damlasının hesabını ahirete bıraktım.”
AKP rejimi döneminde Türkiye’deki cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri inanılmaz boyutlara ulaştı. Tutuklu ve hükümlü sayısı bugün 270 bine dayandı. Kapasite fazlası tutuklu sayısı 50 bine yakın… Yaşlı–genç, öğrenci–öğretmen, doktor–hemşire, anne-bebek demeden mesnetsiz iddialarla insanlar tutuklanıyor. En son yapılan resmi açıklamaya göre bugün cezaevlerinde 864 bebek vardı. Annesiyle birlikte. İşte onlardan biri olan genç bir kadın, yaşadıklarını sosyal medyada açtığı @Parya675 hesabında anlattı. KHK’lı olduğu tahmin edilen genç kadının paylaşımları şöyle:
1.Bir şafak vakti evimize geldiklerinde kızım 16aylıktı.Uyanıp ağladı,emzirdim öylece bıraktım ağzında emziği,korkmuş haliyle..
Nezarette emzirmek için gelebileceğini söylemediler bütün gün ve gece sancılandım sütlerim yerlere aktı.Üstüm başım battı++
TutsakBebekler ÖzgürOlsun— 🍀 Parya (@Parya675) November 5, 2019
SÜT SAĞMA MAKİNEMİ BİLE VERMEDİLER
“Bir şafak vakti evimize geldiklerinde kızım 16 aylıktı. Uyanıp ağladı, emzirdim öylece bıraktım ağzında emziği, korkmuş haliyle… Nezarette emzirmek için gelebileceğini söylemediler. Bütün gün ve gece sancılandım, sütlerim yerlere aktı. Üstüm başım battı… Süt sağma makinemi isteyin bari diye yalvardım, aradık açmıyorlar dediler. Aslında aramamış olduklarını sonra eşimden öğrendim. Kızım o gece nasıl uyudu, uyudu mu, ne kadar ağladı hiç sormadım, soramadım.. Ama ben hiç uyumadım. Sonra kızımı getirdiler.”
BÜYÜMÜŞ ZATEN, EMMESİNE GEREK YOK!
“O kadar korkmuş ve ağlamıştı ki emmedi sadece sarıldı bana sımsıkı. “Büyümüş zaten emmesine gerek yok” diyerek ağlata ağlata kızımı kucağımdan alan sözde kadın polisten ahirette alacaklıyım, şahit olun. Bir daha gelişinde durumu anlamış olacakki yavrum emzirebildim. Biraz da sağıp yolladım arada. Velhasıl böyle 8 gün ve gece geçirdik. Sabah 7’den akşam 6’ya kadar 17 kadin 3 metrelik, tuvaleti içinde olan adliye nezaretinde sırayla oturarak bekledik. Duruşma gece 3’e doğru bitti.”
SANCIDAN ÖLECEĞİMİ DÜŞÜNDÜM
“Hepimiz tutuklandık. Önce hastaneye ordan cezevine vardığımızda sabah 05.00’di. Sancıdan, ateşten ve uykusuzluktan öleceğimi düşünüyordum. Bu süre içinde kızımı hiç göremedim. Koğuşa gönderildiğimizde sabah 7.30 olmuştu. Sağma makinemi vermediler. Sabah 10.00 gibi revire götürüldük. Doktor diye halden anlar sandım, anlattım. “Bari sağmama izin verilse, çok sancım var.” dedim.”
HESABI AHİRETE BIRAKTIM
“Doktor yüzüme bakmadı bile “Olacak o kadar sancı dayan biraz da, burda senin gibi kaç tane var” dedi. Kaderime razı koğuşa döndüm. Sütü kesen ilaç varmış meğer. Koğustaki doktor ve hemşire arkadaş söylediler. Sütümü lavaboya sağdım, her damlasının hesabını ahirete bıraktım. Sıcak soğuk presler, kuşakla bağlamalar bilinen bütün ilkel yöntemlerle bu süreci atlattım.”
