İyi de sefer nereye? [Haber-Analiz: Sefer Can]

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dilinin altındaki baklayı çıkardı ve ‘seferberlik’ ilan etti. Böylece olağanüstü halin kalkabileceği beklentisinin ne kadar boş bir avuntu olduğunu gösterdi. Bu kadar hukuk ihlalinden sonra normal bir rejime geçme şansı olmadığını biz biliyorduk. Şimdi başını kuma gömenlerin bir kısmı da görmüş oldu.

Medyatik adıyla Kozmik Oda’ya yani Seferberlik Tetkik Kurulu’na savcıları sokup oradaki bütün bilgi ve planları uhdesine alan Erdoğan için ülkeyi bu noktaya getirmek zor olmadı. Erdoğan’ın kurmay heyeti olarak konuşlandırdığı muhtarlarla birlikte ilan ettiği seferberlik, AKP’de kısmi paniğe yol açtı. Başdanışman Mehmet Uçum ve Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay aslında cumhurbaşkanının öyle demek istemediğini söyledi. Ancak organik ve sonradan olma bütün yandaşların manşet yapması olayın ciddiyetini ortaya koyuyor.

ERDOĞAN EKONOMİYİ ÇÖKERTMEK Mİ İSTİYOR?

Ekonomik krizin bütün ağırlığıyla kendisini hissettirdiği günlerde AKP’lilerin paniği normal. Maliye Bakanı Naci Akbal para bulmak için her gün neredeyse yalvarıyor. “Yeter ki para getirin hiç bir şey sormayacağız” diye yemin billah ediyor. Seferberlik ilan edilmek üzere olan ülkeye hangi aptal para getirir? Normal diye sunulan zamanda milyarlarca dolarlık mal varlığına sudan sebeplerle çöken devletimsi yapı, seferberlik halinde neler yapabilir? Yetmemiş gibi ülkenin finans ihtiyacını yöneten Hazine Müsteşarlığına operasyon yapılıyor. Sanki başka gün bulamadılar!

Şu aşamada başta AKP’liler olmak üzere cevabı aranması gereken soru şu: Erdoğan bunu niye yapıyor? Ekonomik krizi derinleştirecek çıkışlarla ne hedefliyor? Kolay cevap: panik halinde ve dengesiz çıkışlar bir düşünce ürünü değil. İlk aklına geleni söylüyor ve artık tek adam olduğu için arkasını kimse toparlayamıyor. En az bunun kadar vahim cevap ise cumhurbaşkanı bunu bilerek yapıyor! Kafasında, siyasi ve ekonomik olarak dünyadan soyutlanmış bir ülke var. Bunu gerçekleştirmek için bütün kapı ve pencerelere beton döküyor.

Bu model Libya, Suriye ve Saddam Irak’ında başarılı(!) oldu. Ama orada zaten dışa açık bir ekonomi ve aksaklıklarıyla birlikte demokrasi hiç olmadı. Her konuda gaza gelenler bile para söz konusu olduğunda bir adım geri çekildi. Erdoğan sadece siyasetten tecrit düşünse ikna edebilirdi. Ancak ekonomik içe kapanma fakirleşme demek. Bu da en çok AKP döneminin kolay zenginlerini ürkütüyor. Devlet yardımlarıyla yaşamaya alışan taban için de aynısını söyleyebiliriz.

ATINI NEREYE SÜRECEK?

Seferberlik tamam peki sefer nereye? Erdoğan’ın planlarından yararlandığı seferberlik tetkik kurulu ülkenin işgali durumunda devreye girecekti. Ekonomik boyutu bir yana teröre karşı bu aracı devreye sokmak bir acziyet ifadesi olacak. PKK ülkeyi işgal etti de bizim mi haberimiz yok? Sonra 14 yıldır ülkeyi tek başına yöneten, her istediği kanunu çıkarabilen, bütçeyi parlamento denetiminden kaçırıp istediği gibi harcayan Erdoğan’ın neyi eksik? Teröre karşı isteyip alamadığı ne kaldı? Terörle mücadeledeki başarısızlığı her seferinde bir yerlere ya da sisteme kesip duruyor. Son numara başkanlık… Sanki sihirli değnek dokununca her şeyi halledecek? Şimdi yapamadığı neyi yapabilecek; siyasi kariyerini garanti altına almak dışında?

AKP trolleri, seferberliği Suriye’ye karşı gibi de sunuyor. Halep’te tahliyeyi bile Rus askerler yapıyor, bizimkiler tek kelime edemiyor. Dün ambargoyu delmesi için dünyayı karşımıza aldığımız İran’a kafa tutmak biraz daha kolay. Ama o da kof kabadayılık, bir özür de onlara diler, hallederler. Rusya ile uçak krizini, İsrail ile Mavi Marmara hesaplaşmasını çözdükleri gibi…

AKP’lilerin bile Erdoğan’dan kurtulmak isteyeceği günler yakın ama atı alan Üsküdar’ı geçmek üzere… Devlet Bahçeli sağolsun!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin