İş Bankası hisselerinin devri ne işe yarar?

HABER-ANALİZ | HAKAN TANER

İktidar uzun zamandır iş bankasına ve Atatürk tarafından Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumu için kullanılmak üzere Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) uhdesine verilen hisselere göz koymuş durumdaydı. 

Bu sıradan bir iş olmadığı için zamanlama mükemmel olmalıydı.

İş Bankası hisseleri gündem elden kaçtığı zamanlarda gündemi ısıtan bir konuydu.

Tıpkı Ayasofya gibi, Lozan gibi Türk Lirası ile global ticaret gibi seçim zamanlarında bulunan Trakya ve Karadeniz’deki akaryakıt ve enerji kaynakları gibi.

Türkiye ekonomisi Koronavirüs’ten bağımsız olarak hazinesi boşalmış bir ekonomiydi.

Virüs iktidara iyi bir fırsat sundu. Artık ne yapsa ve yapamasa elde mevcut bir bahane hazır. 

BU YAZIYI YOUTUBE’TA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️

AKP ALTIN TEPSİDE GELEN FIRSATI KAÇIRMAZ

Toplumun en az yüzde 35’i iktidar tarafından her söyleneni doğru, başkalarının ifade ettiği hakikatleri de yalan-yanlış olarak kabul etmeye dünden razı olduğuna göre hükümet altın tepsideki bu fırsatı dün olduğu gibi bugün de kullanacaktır.

İktidar hiçbir zaman eldeki ile yetinmeyi sevmedi hep daha fazlasını istedi. Nitekim bugüne kadar hep böyle oldu. 

Virüs var. Kayyım da İş Bankası’na el koyma planı da…

Diğer taraftan Millet İttifakı’nın arasını açarak yeni ittifaklara yelken açma planı da.

Hatta sosyal medya kullanıcıları üzerinden bir fişleme harekâtı da. 

Bütün bunlar ve fazlası aynı gündem içerisinde ve aynı ülkede olunca bünyede kaldıracak takat kalmıyor haliyle…

İş Bankası hisselerine el konulması ülkede özel mülkiyetin güvenliğine son çiviyi çakmak ve ülkeyi yabancı yatırımlara kapatmak demek.

İktidar bunu bilmediği için değil, böyle olmasını istediği için yapıyor.

İktidar karşısında bütün iyi niyetli naif ve pozitif yaklaşımların eğer iktidarın bir işine yaramıyorsa onun nezdinde hiçbir değeri yok.

İktidar bugüne kadar gücün sınırsız olduğuna inanarak hareket etti. Bu dönemde de ne muhalefet ne hukuk, hiçbir denge unsuru iktidara gücünün sınırları ve yetkilerinin çerçevesini ne hatırlatabildi ne de karşı durabildi.

Bir yandan şakır şakır Merkez Bankası matbaası para basarken, diğer yanda yurt dışından getirilen paralarla arzı endam edilirken diğer yanda gerilimin dozajı yükseltiliyor.

Bitmedi.

İktidarın beslediği bir kesim de evlerinde, ofislerinde öldürecekleri komşularının listesi yapıyor kendi ifadeleriyle…

İnançlı kesim de her seferinde şu ifadeyi dilinden düşürmüyor: “Bu kadar haksızlık ve hukuksuzluk karşısında arşın titremesi lazım.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin