Gökhan Türkmen ilk kez konuştu: Aylarca ağır işkence ve taciz altında kaldım; avukatımı azlediyorum

15 Temmuz sonrası kaçırılan kişilerden biri olan Gökhan Türkmen yaşadıklarını mahkemede anlattı.

Yaklaşık 9 ay kendisinden haber alınamayan, 6 Kasım 2019 tarihinde emniyette ortaya çıkan ve halen Sincan Cezaevi’nde tutuklu bulunan Gökhan Türkmen, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada ilk kez kendisine yapılanlara ilişkin konuştu.

Türkmen, 7 Şubat’ta Antalya’da polis yelekli 3 kişi tarafından kaçırıldığını aylarca (271 gün) ağır tehdit, işkence ve taciz altında kaldığını belirtti.

Kaçırılma olayının ardından 4-5 saatlik bir araç yolculuğu ile bir yere getirildiğini anlatan Türkmen daha sonra aylar süren bir işkence sürecinin başladığını söyledi. En sonunda da yine Antalya’ya getirildiğini belirten Türkmen, sanki Antalya’da bulunmuş gibi işlem yapıldığını öne sürdü. Gözaltında avukat istememesi yönünde baskı yapıldığını belirten Türkmen, düzgün bir avukatlık hizmeti alamadığını bir takım ifadelerin kendisine yazdırılıp imzalatıldığını iddia etti.

Türkmen, avukatı olarak salonda bulunan Ayşegül Güney’i ise azlettiğini söyledi. Türkmen, mahkemede eşi, kendisi ve ailesi için itiraflara da zorlandığını belirtti.

Ankara’da 2019 yılında 7 kişi kaçırıldı ve kendisinden haber alınamadı. Kaybedilen Salim Zeybek, Gökhan Türkmen, Erkan Irmak, Yasin Ugan, Özgür Kaya ve Mustafa Yılmaz ailelerinin, avukatlarının ve sivil toplum örgütlerinin çabaları sonucu ortaya çıktı. Kayıp olan yedinci kişi Yusuf Bilge Tunç’dan ise hala haber alınamıyor.

‘Yusuf Bilge Tunç hala kayıp’

Yeni1mecra.com’a konuşan Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi avukatlarından Mehmet Murat Atak, Ankara’da 2019 yılında 7 kişinin kaçırıldığını hatırlatarak, bunlardan altısının ortaya çıktığını ancak Yusuf Bilge Tunç’un ise hala bulunamadığını belirtti. 6 kişinin halen çeşitli dosyalarda yargılanmalarının sürdüğünü dile getiren Atak, bu kişilerin itirafçı olduğu yönünde iddialar olduğunu belirtti.

‘Bağımsız doktorlar tedavi etmeli’

6 kişinin aylarca kayıp olmalarına rağmen yeterli ve etkin soruşturma yapılmadığına vurgu yapan Atak, bu kadar uzun süre baskı ve işkence altında tutulduğu iddiası bulunan kişilerin hiçbir şey olmamış gibi direk yargı karşısına çıkarılmalarının doğru olmadığını söyledi. Atak, “Zorla kayıp vakalarında öncelikle kaybedildiği iddia edilen kişilerin bağımsız doktora erişimleri sağlanmalıdır. Bu onların yasal hakkıdır. Önce doktor görmelerini sağlayalım. Doktor raporu doğrultusunda tabi ki yasal sürece devam edilebilir. Ama bence şu an yaralılar. Aylarca psikolojik ve fiziksel işkence gördükleri iddiası var. İyileşmeden yargılanmaları doğru değil” diye konuştu.

‘Tedavi isteğine henüz ulaşılamadı’

Bu kişilerin bağımsız doktora ulaşmaları yönündeki isteğin henüz yerine getirilmediğine dikkat çeken Atak, “Bu durum yargılamaların bizi yanlış sonuçlara ulaştırmasına yol açabilir, asıl suçluların ortaya çıkmasını da engelleyebilir. Ve birçok insanın zarar görmesi söz konusu olabilir” diye konuştu.

‘İlk kez Gökhan Türkmen kendisine yapılanları anlattı’

Atak, ilk kez Gökhan Türkmen’in bugün görülen duruşmada kendisine yapılanları anlattığına işaret etti. Kayıp olaylarına ilişkin AİHM ve BM’nin işkenceyi önleme, zorla kaçırmalar ile ilgili komitelerinin konuya müdahil olduğunu söyleyen Atak, maalesef Türkiye’den bu kuruluşların sorularına yeterli cevapların verilemediğini ifade etti.

Gökhan Türkmen’in ailesinin de korku içinde olduğuna vurgu yapan Atak, “Yusuf Bilge Tunç hala kayıp. Etkin soruşturma yapılmadı. Örneğin Tunç’un aracı kendisi kaybolduktan birkaç gün sonra terk edilmiş bulundu. Ne var ki olay yerine gelen ekip, olayı anlatmamıza ve tüm ısrarlarımıza rağmen kriminal ekipleri olay yerine çağırmadı. Bir tutanak tutarak aracı aileye teslim etmekle yetindi” dedi.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin