YORUM | HASAN CÜCÜK
Avrupa futbolunda manşetleri değiştiren 2013-14 sezonu yaz transferi son dakikalarda geliyordu. Luis Figo, Zidane ve Cristiano Ronaldo ile transfer rekorlarını kıran Real Madrid, bir rekora daha imza atıp Tottenham’ın Galli oyuncusu Gareth Bale’i renklerine bağladı. Transfer döneminin bitmesine dakikalar kala gerçekleşen rekor transfer için Real Madrid’in kasasından 100 milyon Euro çıkıyordu. Bale’in imzayı attığı dakikalarda Real, Mesut Özil’i Arsenal’e 50 milyon Euro karşılığında gönderiyordu. Real Madrid, Cristiano Ronaldo’nun yanına Bale’in gelmesiyle forvet hattında gücüne güç katıyordu. Ancak bu beklenti kısa süre sonra kağıt üzerinde kalacaktı. Müzmin sakata çıkan Bale ilerleyen yıllarda Real’in kurtulmak istediği bir soruna dönüştü. Bu sezon bedelsiz olarak ABD Ligi’nin yolunu tutan Bale, 33 yaşında futbolu bıraktı. Aslında futbol daha önce Bale’i bırakmıştı.
16 Temmuz 1989’da Cardiff’te dünyaya gelen Gareth Bale, meşin yuvarlakla adını İngiltere’de duyurdu. Yetiştirdiği yıldız oyuncularla dikkat çeken Southampton’ın kadrosuna 2005 yılında adını yazdırdı. İki yıl Southampton’da top koşturan Bale, defansın solunda görev yapıyordu. Hızı ve tekniğiyle sol bekin efsanesi Roberto Carlos benzeri bir görüntü çizen Bale’i, Sambacı’dan ayıran özelliği uzun boyuydu.
Bale, 2007’de Tottenham’a imza attı. Ancak adını herkesin ezberlediği bir isim olması için daha önünde uzun yıllar vardı. 2009-10 sezonuyla birlikte kadrodaki yerini sağlama aldı. Şampiyonlar Ligi’nde oynanan İnter–Tottenham maçı Gareth Bale adını herkese ezberletti. 21 yaşındaki Bale, İnter karşısında adeta şov yapıyordu. Sol bekte rakip ataklarını karşılayan Bale, hızı ve tekniği sayesinde Inter defansının belalısı oldu. Birbirine benzeyen attığı 3 golle geceye damga vurdu. İnter maçı 4-3 kazanmasına karşılık, hafızalarda Bale’in muhteşem futboluyla taçlanan hattricki kaldı.
Bale, 2012-13 sezonuyla birlikte defanstan ofansa geçiş yaptı. Artık sol açık olarak sadece hücumu düşünüyordu. Nitekim bunun meyvesini 33 Premier Lig maçında attığı 21 golle aldı. Her geçen yıl futbolunu geliştiren Bale’i Tottenham’ın elinde tutması her geçen gün zorlaşıyordu. Galli oyuncuyu kadrosunda görmek isteyen Avrupa devleri kıyasıya yarışa girerken, mutlu sona Real Madrid ulaştı. 2013-14 yaz transfer sezonunun son dakikalarında sahne alan Real Madrid, 100 milyon Euro bedelle Bale’i renklerine bağladı. Bu rakam Bale’i dünyanın en pahalı oyuncusu yapıyordu. Unvanı aldığı isim ise aynı takımda top koşturacağı Cristiano Ronaldo’dan başkası değildi.
Real’deki ilk 3 sezonunda çift haneli gol sayısına ulaşan Bale bir taraftan da sakatlıklarla uğraştı. En başarılı olduğu yıllarda bile sadece bir sezon ligde 30 maç barajını geçti. 2014-15 sezonunda 31 lig maçında forma bulup, 13 gol attı. Takip eden sezonda ise 23 maçta sahaya çıktı. Maç sayısı azalmasına karşılık 19 gole ulaşmayı başardı. 2020-21 sezonunu yıldızlaştığı Tottenham’da geçiren Bale, küllerinden yeniden doğma hayalini gerçekleştiremedi. 2021-22 sezonu ise tam bir hüsrandı. Koca sezonda Real Madrid formasıyla 4’ü ilk 11 olmak üzere sadece 5 maça çıktı. Sahada ise hepi topu 284 dakika kalan Bale, koca sezonu bir golle kapattı. Sezonun bitmesiyle ise bedelsiz olarak ABD Ligi ekiplerinden Los Angeles’a imza attı.
Futbol tarihinin en pahalı transferlerinden biri olan Bale son yıllarda kimsenin istemediği bir oyuncuya dönüştü. ABD Ligi’ndeki serüveni sadece yarım sezon sürdü. 12 maçta sahne alıp 2 gol attı. Kısa süreli ABD günlerinde kariyerine lig şampiyonluğunu ekledi.
Rekor transferle geldiği Real Madrid formasıyla 258 maça çıkan Bale, 106 gole imza attı. Gol sayısında Real formasını giyen Ronaldo Nazario, Luis Figo ve Guti gibi İspanyol kulübünün efsanelerini geride bıraktı. Real Madrid formasıyla unutulmaz maçı 2018 Şampiyonlar Ligi finali oldu. Liverpool karşısında yedek kulübesinde finale çıkan Bale, oyuna girdikten 122 saniye sonra hafızalara kazınan röveşata golüne imza attı. Liverpool ağlarını iki kez sarsan Bale finale damga vuran isim oldu. Real Madrid formasıyla 5 Şampiyonlar Ligi, 4 FIFA Kulüpler Dünya Kupası, 3 La Liga şampiyonluğu, 3 UEFA Süper Kupası, 3 İspanya Süper Kupası ve bir İspanya Kral Kupası sevinci yaşadı.
Galler milli formasını 111 maçta giyen Bale 41 gole imza attı. Galler’i tarihinde ilk kez Avrupa şampiyonasına, 64 yıl sonra ise Dünya Kupası’na taşıyan isim oldu. Galler ilk kez Euro 2016 ile Avrupa arenasında sahne alırken, tarih yazıp yarı finale kadar geldi. Elbette bu başarının bir numaralı mimarı Bale idi. Tarihinde ilk kez 1958 Dünya Kupası’na katılan Galler, Bale’in yönetiminde 64 yıl sonra adını Katar 2022’ye yazdırdı. İran ve İngiltere’ye yenilen Galler, ABD ile berabere kalıp grup sonuncusu olarak turnuvaya veda etti.
Dünya Kupası sonrası milli takıma veda etmeyeceğini açıklayan Bale, sürpriz bir şekilde yeşil sahalardan emekli olduğunu ilan etti. Gareth Bale, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: “Futbolu bırakma kararı aldım. İlk kulübüm Southampton’dan son kulübüm LAFC’ye kadar gurur verici bir kariyerim oldu. Milli formayla 111 maça çıkmak benim için bir hayalin gerçekleşmesi demekti. Sevdiğim sporu yaparak hayallerimi gerçekleştirdiğim için çok şanslı hissediyorum. Futbol bana hayatımın en güzel anılarını verdi. Hayatımın kalanı bana ne hazırlamış olursa olsun, yaşadıklarımı tekrarlamak imkansız olacak”
Galler’in yetiştirdiği en önemli yıldız olan Bale için son yıllar ızdırapla geçti. Piyasa değeri 1,5 milyon Euro’ya kadar düştü. Daha fazla direnmeyip, kendini bırakan futbola veda etti.
