‘Darbeciler’ TBMM’yi ortadan nasıl kaldırdı?

Yorum | Adem Yavuz Arslan | @AdemYarslan

Kestirmeden, doğrudan ve ‘kitabın ortasından’ ifade etmek gerekirse TBMM şu anda fiilen ortadan kaldırılmış durumda.

Peki bunu kim yaptı?

15 Temmuz akşamı yaşanan tuhaf darbe girişimine katılan pilotlar değil. (Meclisin bombalanması hadisesi tek başına 15 Temmuz’un bir ‘operasyon’ olduğunun delili sayılabilir fakat bu yazının konusu o değil.)

Tutuklanan muhalif milletvekilleri de.

TBMM’yi ortadan kaldıran bizzat Erdoğan ve AKP’nin kendisi. Üstelik bunu o kadar ustaca yaptılar ki Türkiye kamuoyu konudan haberdar bile olamadı.

ASIL DARBE 22 TEMMUZ’DA YAPILDI

Rakamlara ve tarihlere boğmadan izah edeyim…

15 Temmuz bahanesiyle Erdoğan, 22 Temmuz 2016’da OHAL ilan etti. ‘Üç aylık bir süre için’ denilen OHAL, sürekli uzatıldı ve bugün itibariyle artık ‘rejimin resmi adı’ denebilir.

Zira Erdoğan’ın açıkça söylediği şekliyle ‘ihtiyaç hissedildiği sürece OHAL devam edecek’.

OHAL rejiminin simgesi ise KHK’lar oldu.

Bugüne kadar kış lastiğinden evlilik programlarına, rektör seçimlerinden iflas düzenlemelerine kadar onlarca başlıkta KHK çıkarıldı.

Söz konusu yasaların evrensel hukuk kuralları ile uzaktan yakından ilgisi yok.

TBMM’nin ortadan kaldırılması ise geçtiğimiz günlerde sabaha karşı çıkarılan 693 ve 694 sayılı KHK’lar ile tartışılmaya başlandı fakat mesele o kadar basit değil.

Gerçi 694 sayılı KHK ile milletvekilleri hakkında soruşturma yetkisi tek elde toplandı ve Saray’ın emrindeki Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verildi. Bu madde ile TBMM’nin lağvedildiğini söylemek mümkün.

Fakat karşımızda daha sistematik bir yok etme politikası var.

TBMM 1 YILDA SADECE 18 YASA YAPABİLDİ

Şöyle ki…

Erdoğan rejimi TBMM’de görüşülerek çıkarılması gereken yasaları artık KHK ile tek celsede çıkarıyor. Mesela OHAL’in ilan edildiği 22 Temmuz 2016’dan bu yana TBMM’de yapılan kanun sayısı 301.

Rakamı görüp ‘neredeyse her gün bir yasa yapmışlar’ diyebilirsiniz fakat kazın ayağı öyle değil.

Çünkü söz konusu 301 yasadan 275’i uluslararası anlaşmaların onaylanmasından ibaret. Yani uluslararası hukuku ilgilendiren bir konu ve söz konusu yasalar için zaten KHK çıkarılamıyor.

Geriye kalan 26 kanundan 2’si bütçe 1’i ise Anayasa ile ilgili. 5 tanesi ise OHAL ilanından sonra çıkartılan bazı KHK’ların Meclis’te onayı. Bu üç başlıkta da KHK çıkarılamıyor.

Geriye ise 18 kanun kalıyor. Yani TBMM son bir yılda toplam 18 kanun çıkarabilmiş.

Oysa aynı dönemde 28 OHAL KHK’sı çıkarıldı.

Bunların 26 tanesinde kanunlarla ilgili değişiklikler var. Söz konusu 26 KHK’da 1048 maddelik işlem yapılmış ve toplamda 439 kez mevzuat değişikliğine gidilmiş.

OHAL darbecilere karşı çıkartılmıştı ve mantıken yapılacak düzenlemelerin bunlarla ilgili olması gerekirdi. Fakat gelin görün ki hükümet OHAL bahanesiyle iğneden ipliğe her konuda KHK çıkardı.

Öyle ki evlilik programlarından rektör atamalarına, vergi mevzuatlarından orman yasalarına, pasaport düzenlemelerinden icra iflaslara kadar her konuda KHK çıkarıldı. 110 binden fazla kamu çalışanı sorgusuz sualsiz, hiçbir hak hukuk gözetilmeden işinden atıldı.

Üstelik bu yapılan düzenlemeler, Anayasa Mahkemesi’nin daha önceki tüm içtihatlarına aykırı olarak ‘KHK’ları denetleyemeyeceği’ yönündeki kararı nedeniyle kalıcı hale geldi.

Yani günün birinde OHAL bitse bile KHK’larla yapılan bu düzenlemeler kalıcı olacak.

ERDOĞAN’IN ARTIK VEKİLLERE İHTİYACI KALMADI

Rakamlar son derece açık.

15 Temmuz’u bahane eden Erdoğan rejiminin TBMM’nin yetkilerini gasp ettiğini teyit ediyor. TBMM’nin yapması gereken yasama faaliyetleri artık KHK’lar eliyle yapılıyor ve bu düzenlemeler yargı denetiminin dışında.

Erdoğan’ın başkanlık ettiği Bakanlar Kurulu artık yasama organı gibi çalışıyor ve milletvekillerine ihtiyaç kalmamış durumda.

Şimdi en başa dönelim.

15 Temmuz akşamı yaşanan tuhaf darbe girişiminin gizemi halen çözülemedi. Cevapsız sorular ve çelişkiler ortada duruyor.

Üstelik aradan geçen sürede ortaya çıkan detaylar ve sanıkların ifadesi gösteriyor ki o gece yaşananlar bir darbe girişiminden çok ‘iktidar tarafından kurgulanmış bir kumpasa’ benziyor.

Yaşanan her ne olursa olsun darbeciler “cebir ve şiddet kullanarak TBMM’yi ortadan kaldırma” eyleminde bulundular.

Allah’tan başarılı olamadılar.

Darbeciler başarılı olamadılar fakat 22 Temmuz 2016’da ilan edilen OHAL rejiminde çıkarılan KHK’lar ile “TBMM’nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engelleme” suçu işlenmeye devam ediyor.

Hem de bizzat Erdoğan’ın eliyle.

(NOT: www.avukatmektuplari.com adresindeki sitede konuyla ilgili çok kapsamlı bir çalışma yayınlandı. Meraklısı oradan detaylarına bakabilir)

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin