Commerzbank: 1 ABD doları 3. çeyrekte 10 TL’ye eş değer olacak

Almanya’nın en büyük ikinci bankası Commerzbank ekonomisti Tatha Ghose tarafından hazırlanan rapora göre, 1 ABD dolarının 3. çeyrekte 10 TL’ye eş değer olacağı öngörüldü. Raporda ayrıca, 2021 sonu için yüzde 20,9 ve 2022 sonu itibarıyla da yüzde 21,5’lik bir enflasyon tahmini yaptı.

Commerzbank tarafından yayımlanan “Bir sonraki lira krizi” adlı raporda, 1 ABD dolarının 3. çeyrekte 10 TL’ye eş değer olacağı öngörüldü.

Yaklaşmakta olan krizi tetikleyecek olan unsurun, 2018’de yaşanan döviz krizi ile aynı olduğunun vurgulandığı makalede, krize gerekçe olarak, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Merkez Bankası’na dayattığı faiz politikası gösterildi.

Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Almanya’nın en büyük ikinci bankası Commerzbank ekonomisti Tatha Ghose tarafından hazırlanan rapora göre, “Erdoğan tarafından atanan yeni TCMB başkanı konvansiyonel açıklamalarda bulunurken, piyasalar meçhul bir politika deneyi yaşanacağının farkında. Bu özel deney ise bir döviz enflasyonu sarmalıyla sonuçlanma riskini taşıyor.”

Rapora göre Commerzbank, Merkez Bankası’nın yaz aylarında faiz indirimi döngüsüne başlamasının ardından 1 ABD dolarının 3. çeyrekte 10 TL’ye eş değer olacağını öngörüyor.

ENFLASYON TAHMİNİ: 2021 SONU İÇİN YÜZDE 20,9

Commerzbank, faizin birkaç adımda yüzde 13 civarına çekileceği varsayımına dayanarak, enflasyonun yıl sonuna kadar güçlü bir şekilde hızlanacağını tahmin ediyor. Raporda enflasyon oranları şu şekilde öngörülüyor:

“2021 sonu için yüzde 20,9 ve 2022 sonu itibariyle de yüzde 21,5’lik bir enflasyon tahmini yapıyoruz. Uygulanan deney sonunda gösterge faiz oranı tekrar yüzde 20’ye yükseleceğinden, dolar-TL’nin 10.00’da sabitlenebileceğini belirtmek isteriz.”

“FAİZLERİN İSTİKRARLI ŞEKİLDE DÜŞECEĞİNİ VARSAYIYORUZ”

Altı ay içinde uygulamaya konacak olan politikaların neler olacağını tahmin etmenin adeta imkânsız olduğunun ifade edildiği raporda, Merkez Bankası’nın uygulayacağı tedbirler şu şekilde sıralanıyor:

“Faiz oranının önümüzdeki aylarda istikrarlı bir şekilde düşeceğini varsayıyoruz (3. çeyreğe kadar yüzde 13). Yöneticiler bu süreçte swap limitleri, kısa pozisyonlara getirilen kısıtlamalar, dövize endeksli işlemlerin yasaklanması, döviz mevduatı üzerindeki kısıtlamalar vb. gibi yöntemlerle döviz kurunu sabit tutmaya çalışacak. Döviz kuru üzerindeki baskı arttıkça ‘daha sert’ sermaye kontrolleri gelmeye başlayacak.”

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin