Brezilya sisteminin patlaması

Brezilya’da toprak sallanıyor. İktidardan geçici süre uzaklaştırıldıktan sonra Dilma Rousseff 12 Mayıs’ta da yolsuzluk suçlaması prosedürüyle karşı karşıya kaldığında toplumun bir bölümü tarihi bir ekonomik buhran içine girmiş olan ülkenin kurtulacağını düşünüyordu. Ama öyle olmadı. Geçici başkan Michel Temer’in hükümeti olan Brezilya Demokratik Hareketi Hükümeti (merkez) öfkeli bir toplumla karşı karşıya kaldı. Yönetim kırılgan durumda. Özellikle de Petropras şirketine bağlı olan yolsuzluk skandalı sonucu başlatılan “Lavo Jato” (hızlı yıkama) operasyonuyla sarsılan siyasi elitin güvenirliği azalmaya devam ediyor.

3 haftadan az bir zaman içinde “milli birlik hükümeti” kurma iddiasındaki Rousseff’in eski ekibinin üyesi iki bakan Lavo Jato’dan yargılandığı için onlardan ayrılmak zorunda kaldılar. Rochelle Üniversitesi’nde Brezilya kürsüsü tarihçisi Laurent Vidal “sistem olduğu yerde çürüyor” yorumunu getiriyor.

Yolsuzluk sadece eski hükümetin sahibi İşçi Partisi’ne (solda) özgü bir durum değil. Tüm sistem kangren olmuş halde. Eski Meclis Başkanı Eduardo Cunha (PMDB) eski Senato başkanı Renan Caleiros (PMDB) hakkında soruşturmalar var. 201 seçimlerinde aday olan Aecio Never hakkında da kuşkular büyüyor. Congresso em Foco’ya göre parlamenterlerin üçte birinden fazlası hukuki soruşturmaya tabi tutuluyor. Yüksek Mahkeme’nin dürüstlüğü bile sorgulanıyor.

Görüntü bir felaket görüntüsü. Masumiyet havarisi kesilmiş olan Temer’in hükümetindeki 12 bakan Lava Jato soruşturmasında adı geçen kişiler. Brezilya Transparency International’den Bruno Brandao’ya göre Temer “Eski siyasi alışkanlıklara göre hükümeti kurdu. Ama Brezilya toplumu eskisi gibi değil gelişti. Bazı tutumları artık onaylamıyor”.

Yeni başkan popülerliğinin artmasını umuyor. Çevresindekilere göre “Mutlu değilse de sakin”. Sakin? Oysa Odebrecht’in yöneticilerinden 19 yıl mahkûmiyet alan Marcelo Odebrech ile OAS yöneticilerinden 16 yıla mahkum edilen Leo Pinheiro, Petrobras skandalına dâhil olmuş iki şirket grubunun yöneticileri cezalarından indirime gidilmesi karşılığında adaletle işbirliği yapmayı kabul ettiler. Onların itirafları kaygı veriyor. Bir kaynağa göre Odebrecht ülkeyi patlatabilir.

Bugünlerde yolsuzlukla mücadele operasyonunun sonucu toplamda bin 133 yıl hapis cezası oldu. Beyaz yakalılara hâkim olan cezasız kalacakları inancı sarsıldı. İktidar kulislerinde paranoya hâkim. Transpetro’nun eski yöneticisi Sergio Machado MM. Juca ve Silvera ile görüşmelerini kayda almış. Bu görüşmelerin çözümü suçlama prosedürüne teatral bir görüntü veriyor.

Siyasi anlamda bir ölü olan Rousseff, senatörlerin davasının ardından yeniden görevine dönme şansının yükseldiğini görüyor. Ama dönüşü de bir çıkış olmayacak. Sao Paulo Insper öğretim üyelerinden Carlos Melo’ya göre “arınma gerekiyor. Kişileri değiştirmek yetmez pratikleri de değiştirmek lazım”.

Siyasi reformun ivediliği

Brezilya krizi sadece siyasi ve ahlaki değil aynı zamanda kurumsal. Getluio Vargas Vakfı’dan anayasa hukuku profesörü Roberto Dias “Yüksek Seçim Kurulunda tespit edilen 35 siyasi parti var. Bunlardan 27’si Temsilciler Meclisi’nde 17’si de Senato’da temsil ediliyor”. Bu yapboz içinde nasıl çoğunluk kurulabilir? İdeolojik kaygılar ya da programlara dayalı antlaşmalar öncelikli kriter değil. 20 yıldan beri devlet başkanları yasaları geçirmek için Kongre ile pazarlık ettiler hatta açıkça ödeme yaptılar. “Mensalao” olaylarının gösterdiği gibi hem Lula hem de ondan önceki başkan Henrique Cardoso dönemlerinde oylar satın alındı.
Vidal’e göre kampanyaların finansmanı, düşük nüfuslu eyaletlerin aşırı düzeyde temsili gözden geçirilmesi gerekiyor. Sao Paulo Fernand Braudel Enstitüsü müdürü Norman Gall bakanların ve parlamenterlerin sadece Yüksek Mahkeme’de hesap verebilir olmalarına izin veren “foro privilegiado” statüsünün devamını hayretle karşıladığını ifade ediyor. Gall’e göre bu cesaretlendirici bir “olağanüstü bir koruma” sağlıyor.

Siyasi reform her geçen gün daha da ivedi hale geliyor. Ancak bu yapılabilir mi? Kim tarafından yapılabilir? Dias 2006’da Yüksek Mahkeme “çoğunluk despotizmi”nden kaygılanarak küçük partilerin Kongre’ye girişini sınırlayan bir kanunun iptal edildiğini anlatıyor. Güvenilirliğini yitirmiş olan bugünkü Kongre bu işi sırtlayamaz. Eski yazar ve Yeşil Parti milletvekili Fernando Gabeira’ya göre “Sistem patlamak zorunda. Ancak yeniden inşası da sadece Lava Jato’dan geriye kalanlar tarafından gerçekleştirilebilir. Bu kasırgadan kimin sağ çıkacağına göre belirlenecek”

CLAIRE GATINOIS
Le Monde, 7 Haziran 2016

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin