Bahçeli, Soylu’dan desteğini çekti

HABER ANALİZ | MUHSİN AHMET KARABAY

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gündemden düşmüyor. AK Parti içerisinde kendisini istemeyen ciddi bir muhalif grup var. MHP lideri Devlet Bahçeli’den gördüğü destek, bu açığı fazlasıyla kapatmaya yetiyordu. Bir süredir arkasında Bahçeli’nin desteği de kalmadı. 

İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan Süleyman Soylu, gündemde ve ön planda olmayı seviyor. Bir kesim, Soylu’nun bu popülerliği yakın gelecekte bir şekilde, başka bir yöne kanalize edeceğine inanarak yaptığını söylüyor. 

Soylu’nun AK Parti içindeki konumunu gözden kaçırmamak gerekiyor. 2012 Eylül ayında yapılan genel kurulda partiye güçlü bir figür olarak katıldığı günden bu yana içeride etkili bir “istemezük” diyen bir grup vardı. 

Milli Görüş tabanlıların bu karşı tavırlarını başlarda bizzat Tayyip Erdoğan göğüsledi. Soylu’nun yapacağı katkıları savundu ve partinin farklı kesimler nezdinde kabul görmesini sağlayacağını ifade ediyordu.

15 Temmuz sonrasında Efkan Ala’nın yerine İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturmasının ardından Süleyman Soylu’nun yeni bir destekçisi ortaya çıktı. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin güçlü desteğini her kritik aşamada arkasında hissetti.

10 Nisan 2020’de koronavirüs salgınını önlemek için ilan edilen sokağa çıkma yasağında yaşanan panik ve kargaşada bütün sorumluluğun sahibi olarak gösterildi. Bizzat partidaşları tarafından suçlanınca istifa etti. 

Aslında istifa açıklaması görevi bırakmaktan çok, “Ben bu kadar çok hizmet ettim. Bir yanlışım oldu, bunu da hoş görmeyip eleştirdiniz” siteminden öte bir şey değildi. 

Nitekim, kısa bir süre geçmişti ki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Soylu’nun gönlünü aldı ve “Bir makam sahibinin istifasını sunması kendi takdiridir, fakat nihai karar sayın Cumhurbaşkanımıza aittir. İçişleri Bakanımızın istifası kabul edilmemiştir” açıklaması geldi. 

Erdoğan’ın istifayı kabul etmemesinde kritik bir ismin devreye girdiği bilgisi o günlerde çok konuşuldu. Bu iddiayı doğrulayan açıklama ise hemen peşinden geldi. MHP lideri Bahçeli, Soylu’ya destek paylaşımı yaptı:

“Sayın Süleyman Soylu azimli, inançlı, dirayetli ve mücadeleci kişiliğiyle Türkiye’nin en hassas döneminde üstlendiği bakanlık görevini başarıyla yerine getirmiştir. Bizim temennimiz bu görevine kararlılıkla devamından yanadır.” 

SOYLU-BAHÇELİ ARASINA THODEXÇİ FATİH GİRDİ

Bahçeli ile Soylu’nun aralarından uzun süre su sızmadı. MHP’lilerin Soylu sevgisi, o boyuta uzandı ki adı Ülkücü camiada “kabinedeki MHP’li bakan” olarak anılır oldu. 

Bakan Soylu gibi Trabzonlu olan Emniyet Genel Müdürlüğündeki iki kritik isim “sağlam” ekiptendi. Trabzon Araklılı Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz ve Oflu Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Resul Holoğlu, Emniyet camiası içindeki Ülkücü atamaları yapmalarıyla tanındı. 

Kripto para borsasının kurucusu olan Faruk Fatih Özer’in, 2 milyar dolarlık piyasa vurgunu yaparak yurt dışına kaçması sonrasındaki gelişmeler pek çok şeyi değiştirdi. 

Kripto vurguncusu Fatih Özer’in, bakan Soylu ile fotoğraflarının bulunması medyada konuşulduysa da, bakanın suçlularla çekilmiş albümü hayli zengin olduğundan, parti içinde pek etkili olamadı. 

Soylu’nun, “Fatih Özer’i tanımıyorum” demesi, işin içinden sıyrılması için yeterli sayıldı. Ancak söylediği bir söz vardı ki, bunun Bahçeli’ye ulaşmasından sonra pek çok şey farklı gelişmeye başladı.

Soylu’nun, geçtiğimiz aylarda yeniden konunun gündem edildiği bir sırada Fatih Özer’i MHP Kocaeli Milletvekili Saffet Sancak’ın referansıyla oğlu Mert Sancak’ın kendisine getirdiğini ifade etmesi, MHP camiasında Ülkücüleri suçlama olarak algılandı. 

Mert Sancak’ın vurguncu Fatih Özer’le Eylül 2020’de “Hoppara” adında bir şirket kurduğunun ortaya çıkması, Balgat’tan talimatla hareket eden Ülkücü camiada duyulmadı bile. 

Bir süreden bu yana, MHP lideri Bahçeli’nin, Soylu ismini duymak istemediği konuşuluyor. Buna mukabil, Ülkücü kadrolar da yeni polis alımlarında kendi verdikleri isimlerin üzerinin çizildiğinden yakınıyor.

Gelişmeleri, “Ülkücü camia için Soylu bitti” diyecek kadar ileri götüren MHP’liler var. Bütün bunlara rağmen tablonun o kadar dramatik olduğuna ilişkin henüz dışarıya yansıyan bir şey yok. 

SOYLU DİKKATLERİ BAŞKA TARAFA ÇEKME ÇABASINDA

Bu gelişmeler yaşanırken Bakan Soylu ise, kamuoyunun dikkatini başka tarafa çekme gayretinde. Daha önce söylediği “Uyuşturucu satıcısı bulduğunuz anda ayaklarını kırın” talimatını yeniden gündeme getirdi.

Ancak Soylu’ya bağlı emniyet teşkilatı, tarlasında 483 kök hint keneviri, evinde de 10 kilogram esrar bulunan Aksaray Eskil belediye meclis üyesi Abdullah Gözen’i bir kapıdan alıp öbür kapıdan serbest bıraktı. 

AK Partili meclis üyesinin ayaklarının kırılıp mı, yoksa sağlam mı serbest bırakıldığına ilişkin sorular cevapsız kaldı. 

Bir sanığın ayaklarının kırılması, polisin görevi değil elbette… Suçlu kabul edilen birinin yakalanması devletin güvenlik güçlerinin görevi iken, ayak kırmaksa devletin değil mafyanın kullandığı bir yöntem. Bir ülkenin bakanının, mafyatik bir talimat vermesi kabul edilemez.

Öyle anlaşılıyor ki devleti ele geçiren suç çetesi olunca, talimatlar da mafya yöntemleriyle veriliyor. 

MHP’nin desteğini kaybeden Süleyman Soylu’nun geleceğine ilişkin beklentiler gün geçtikçe daha çok merak ve ilgi konusu olacak  görünüyor. 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin