HABER-KULİS | TUNA YILDIZ
Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan’ın görev süresi 13 Şubat 2023’te doluyor. Arslan’dan boşalacak AYM Başkanlığı için yargı camiasında kulisler artmaya başladı.
Yüksek Yargı çevrelerinden alınan bilgilere göre; son dakika sürprizi yaşanmazsa, Arslan koltuğa üçüncü kez oturmak için aday olmayacak. AYM üyeliğine ‘ışınlanan’ İrfan Fidan’ın başkanlığa adaylığını açıklaması rahatsızlık oluşturdu. Ancak Arslan’dan boşalacak makama AYM’nin kıdemli yargıçlarından Rıdvan Güleç’in geleceği konuşuluyor. Güleç, Ankara’da özellikle Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na yakınlığı ile biliniyor. Bu kapsamsa da Saray’ın perde arkasında Güleç’i desteklediği Ankara kulislerinde dillendiriliyor.
Yargı camiasından alınan bilgilere göre; AYM Başkanlığı için süreç Başkan’ın süresinin dolmasına iki ay kala başlıyor. Bu kapsamda AYM Başkanı Arslan, sürecin düğmesine 12 Aralık 2022’de basmıştı. Bu kapsamda Başkanlık için aday olay AYM üyeleri kendi aralarında kulis çalışmalarını tamamladı. Bazı üyeleri yargının en tepesindeki koltuğa oturmak için özellikle Cumhurbaşkanlığı nezdinde ciddi kulisler yaptı. Kamuoyunun da malumu son dönemde AYM üyeliğine seçilen adaylarında hepsini aday olarak Cumhurbaşkanlığı göstermişti. Bu kapsamda AYM’nin yeni başkanı için de Saray’ın kararını verdiği ve AYM’nin eski üyelerinden Rıdvan Güleç’te karar kıldığı belirtiliyor. Şayet Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Zühtü Arslan ile ilgili fikrini değiştirmezse Güleç, iktidarın desteklediği aday olarak başkanlık yarışına girecek.
Kaynakların verdiği bilgilere göre; Güleç’i destekleyen adaylar arasında, Muhterem İnce, Engin Yıldırım, Kenan Yaşar ve Recai Akyel yer alıyor. Bu isimlerin iktidara yakın olduğu kamuoyunun malumu.
Kaynakların verdiği bilgilere göre; yargı camiasında bir seçim olsa da, son kararı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan veriyor. Erdoğan, Yargıtay, Sayıştay, YSK Başkanlığı ve AYM Başkanlığı seçim sürecinde Mayıs ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi düşünerek adım atıyor.
İktidar, olası bir mağlubiyet halinde yargı eliyle yeni iktidarın elini kolunu bağlama taktiğini de gündeminde tutuyor. Bundan dolayı da 12 Şubat’ta yapılacak seçim hem iktidar hem de Türkiye için büyük bir önem arz ediyor.
