AB: Para kısıtlı, her ülke kendi çitini örsün

ERSAN AY | BRÜKSEL, TR724

AB İçişleri Bakanları, Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta bir araya geldi. Avrupa’nın dış sınırlarının nasıl korunacağını görüşen bakanlar sınırları çitlerle örmekte mutabakata varırken AB İçişleri Komiseri Ylva Johansson, paramız kısıtlı dedi. 

Birçok Avrupa Birliği (AB) İçişleri Bakanı ve Avrupa Komisyonu üyeleri 21 Ocak Cuma günü Litvanya’da sınırlara inşa edilecek bariyerleri, Schengen rejiminin geleceğini, Belarus sınırındaki krizi ve geri itmeleri konuştu.  

Belarus’tan ders çıkarmalıyız 

Yapılan toplantının ana gündem maddesi 2021 yazında başlayan, Polonya ve Belarus’un karşılıklı politikaları sebebiyle birçok can kaybının yaşandığı sınırdaki insani krizdi. Kış aylarının gelmesiyle can kayıpları artmaya başlamış ve insanlar açlıktan ve soğuktan hayatını kaybetmişti. Bunun neticesinde Belarus Başkanı Lukaşhenko, mültecilerin bir kısmını kamplara almış bazıları ise ülkelerine geri dönmek zorunda kalmışlardı. Yapılan toplantıda AB İçişleri Komiseri Ylva Johansson, Lukashenko’nun “göçmenleri araçsal bir şekilde kullanma konusundaki ilgisini kaybettiğini” söyledi. Yaşananlardan birçok ders çıkarmaları gerektiğini ekleyen Johansson, “Schengen bölgesi içinde özgürce hareket etme fikrine dayanarak vatandaşlarımızın güvenliğini sağlamalıyız” derken bunun için AB dış sınırlarının güvenliğinin sağlanmasının elzem olduğunu ifade etti.  

Sınıra bariyer çekme fikri ilgi gördü 

AB üyesi ülkelerin bakanları ve komisyon temsilcileri, yapılan görüşmede AB’nin dış sınırlarını koruma noktasında daha aktif ve hızlı politikalar izlemesinin gerektiğini vurguladı. Yapılan toplantının öncesinde Litvanya’nın aylar önce olağanüstü hâl ilan ederek çit çektiği Belarus sınırı ziyaret edilirken burada Litvanya Sınır Muhafız Teşkilatı komutanı Rustamas Liubajevas, sınırdaki mevcut durumun birkaç hafta veya birkaç ay öncesine göre çok daha istikrarlı olduğunu ifade etti. Litvanya İçişleri Bakanı Agnė Bilotaitė, Litvanya-Belarus sınırında düzenlediği basın toplantısında, “Mevcut durum ve gerçekler gösteriyor ki, fiziksel engeller olmadan kendimizi, vatandaşlarımızı, ulusal güvenliğimizi ve AB’nin güvenliğini korumak imkânsız” dedi.  

Ziyaret esnasında çitleri inceleyen Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Panagiotis Mitarachi, sonrasında yaptığı konuşmada fiziksel bir sınır fikrini desteklediklerini açıkladı. Yunan Bakan, “Şu konuda net olmalıyız, AB’nin kara ve deniz sınırları var ve bu sınırların gerektiğinde fiziksel engeller ve uygun teknoloji ile korunması gerekiyor” dedi. Fransa İçişleri Bakanı Gérald Darmanin, ocak ayı itibariyle AB Konseyi başkanlığı koltuğuna oturan Fransa için göç konularının “ilk önceliklerden biri” olduğunu belirtirken sınırları korumak için fiziksel engeller inşa edilmesi fikrine açık olmaları gerektiğini ve Fransa’nın bu bariyerlerin yapılmasına hiçbir zaman karşı çıkmadığını dile getirdi.  

AB bütçesi kullanılmasın 

AB İçişleri Komiseri Ylva Johansson, üye devletlerin AB fonlarıyla çit ve bariyerler inşa etme isteklerini finansal sebeplerden ötürü pek hoş karşılamadı. “AB fonlarının sınırsız olduğunu düşündüğünüze dair bir izlenimim var. Değil. Size hatırlatmama izin verin, AB üye devletleri sınırlar için önerilen fonu Komisyon tarafından önerilenden bir milyar euro azalttı” dedi. İçişleri Komiseri, fonları çitler için kullandıkları takdirde sınır ve sahil güvenlik için gereken diğer birçok noktada sıkıntı yaşayacaklarını ve parasız kalabileceklerini söyledi. “Üye devletler çit inşa etmek istiyorsa bunu yapabilirler, ancak Komisyon’un duvarları veya dikenli telleri finanse etmemek gibi uzun süredir devam edegelen bir tutumu var” dedi. Komiser ayrıca, Avrupa sınır teşkilatı Frontex’in geliştirilmeye ve güçlendirilmeye ihtiyacı olduğunu da dile getirdi, AB fonlarının “dünyadaki en gelişmiş dış sınır yönetim sistemini kurmak” için harcandığını vurguladı. Johansson, sınırları korumanın tek başına yeterli olmadığını aynı zamanda üçüncü ülkelerle de iş birliğine ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi.  

Geri itmeler yasa dışı  

Ylva Johansson, “Geri göndermeler açıkça yasa dışıdır. İnsanların sığınma başvurusunda bulunma hakları vardır” dedi. Fakat Belarus sınırında yaşanan krizde AB üyesi ülkelerin sistematik bir şekilde mültecileri geri ittiği defalarca gündeme gelmiş ve birçok kanıtla bu iddialar desteklenmişti. En temel insani hakların ihlali olduğu halde geri itme politikalarının yoğun bir şekilde yaşandığı bir diğer ülke ise Yunanistan.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin