15 Temmuz darbesinin ‘sivil imamı’ denmişti: ‘MİT onaylı gizlilik kleransım var’

15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili mahkemelerde ilginç bilgi ve gerçekler ortaya çıkmaya devam ediyor. Darbenin sivil imamı olmakla suçlanan Harun Biniş, son duruşmada, “İtiraflarda bulunacağım. Darbeden birinci derecede sorumluyum. Engelleyebilirdim. Darbe uyarı sistemi geliştirebilirdim. Yapamadım… Pişmanlık duyuyorum.Devletin gizli/gizlilik dereceli toplantılara katılmamı sağlayan MSB ve MİT onaylı milli gizlilik kleransım vardı” dedi.

MİT GİZLİLİK KLERANSIM VAR

15 Temmuz darbe girişiminin “sivil imamlardan” olduğu ve o gece gecesi Akıncı Üssü’nde bulunduğu öne sürülen Harun Biniş ilk kez mahkeme huzurunda savunma yaptı.

Odatv‘de yer alan habere göre Vertigo rahatsızlığı ve dolayı işitme kaybı yaşadığını söyleyen Biniş ‘Devletin gizli/gizlilik dereceli toplantılara katılmamı sağlayan MSB ve MİT onaylı milli gizlilik kleransım vardı’ dedi.

SAVUNMAM ÖNCESİNDE KOĞUŞUM KURŞUNLANDI

Harun Biniş, savunmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Burak Erdoğan’ın neden olduğu ölümlü kazayı ima ederek şu ilginç iddiayı da gündeme getirdi:

“Bir çocuk sürücü arabanın kontrolünü kaybedince, kaldırıma çıkıp, ünlü bir sanatçı yayayı ezdi. Bu olay ‘sanatçının dikkatsizliği’ vs diye aktarıldı. Ben de başıma gelen olayı bu üslupla aktarayım. Bir gece yarısı koğuşuma yönelen bir kurşun duvara çarpıp, yere düştü. Veya bir gece vakti alışılmadık metalik, ardından tok bir ses duyuldu. Sabah bu kurşun avlumda bulundu. ’Yorgun kurşundur’ deyip, alıp gittiler. Yüksek güvenlikli cezaevinde, güvenliğim için bunun nereden geldiğinin bulunmasını istedim. Hakkımda disiplin soruşturma başlatıldı ve savunmam istendi. Akabinde disiplin cezası verilmesine gerek duyulmazken, merminin askerin kullandığı cinsten olmamakla birlikte atış alanından sekerek gelmiş olabileceği de bildirildi. 2 yıl hiçbir şey olmamışken, tam savunma öncesi koğuşuma kurşun gelmesini takdirlerinize arz ederim.”

İSTİKLAL MAHKEMESİ BENZETMESİ

Yargılandığı mahkemenin, İstiklal Mahkemelerini hatırlattığını öne süren Biniş, “2 yıldır televizyonum yok. Radyolarımız toplandı. Telsize dönüştüğü iddiasıyla. Bu olabilir mi bilmiyorum, ama eğer amaç örgütü deşifre etmek ise bundan daha iyi fırsat olamaz. Bırakın istedikleri kadar konuşsunlar, siz de takip eder yakalarsınız. Ama amaç bu değil. Zayıf ve güçsüz kalalım diye, hücre şartlarında daha fazla işkence yapmak için alınıyor. Buradan cezaevine gidince, ‘Harun Biniş finish’ diye alay edilerek en son ben koğuşa gönderiliyorum. Çiğköfte kurtlu, çamurlu marula sarılarak veriliyor. Bugüne kadar hangi teröriste bu muamele yapıldı? Hangi teröristlerin veya eşlerinin mallarına el konuldu? Hangi darbecinin, 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat hangisinin malına ek konmuş Hakim Bey? Hangi terörist mahkemeye tecrit edilerek getirilmiş ve mahkeme salonunda tecrit edilmiş Hakim Bey? Neden bana yapılıyor? Ben bunların yapmadığı fazladan ne suçum işledim? Bunlar katıksız zulüm ve istibdat olduğunun ispatıdır.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin