İktidar muhibbini kalkındırma bankası

HABER-ANALİZ | SEMİH ARDIÇ

“Türkiye’nin hakikatle irtibatı kalmadı” sözü olup bitenleri tarife kifayet etmiyor.

En son haber: Kalkınma Bankası AŞ kredi batırsa da Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) kamu zararına sebebiyet veren kişilere hesap soramayacak.

BANKACILIK KANUNU DELİNDİ

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), 2001 krizinin akabinde Uluslararası Para Fonu’nun telkinlerine göre tanzim edilen Bankacılık Kanunu’nu devre dışı bıraktı, daha doğrusu deldi.

Bankacılık gibi hassas bir sektörde bir bankaya niçin böyle bir imtiyaz tanınır? Teftişten, hesap vermekten imtina edenlerin maksadı ne ki alelacele mayınlı araziye girildi?

AYLARDIR KONUŞULUYORDU

AKP’nin böyle bir hazırlığı olduğu aylardır konuşuluyordu. Kur ve faizlerin yükselmesi başta Kredi Garanti Fonu (KGF) kredileri olmak üzere ticari kredilerin tahsilatını da aksattı.

“Takipteki alacak” diye bilinen batık kredi tutarı 87 milyar TL’ye ulaştı. İki hafta evvel 81 milyar TL idi. Rakamlar sene sonunda 100 milyar TL’yi geçebilir.

Batık kredilere bankaların ayıracağı karşılık öz kaynak ihtiyacını artırıyor. Hükûmet de bankaları rahatlatmak için bir nevi arıtma tesisi arayışına girdi.

TOKSİK KREDİLERİ ARITMA TESİSİ

Batık ya da toksik krediler bu tesise getirilecek ve burada imha edilecek. Kredi arıtma tesisinin ihtiyaç duyacağı para da vatandaşın ödediği vergilerden karşılanacak. Kanun değişikliğinin maksadı bu idi.

Böylece reel sektörün ödeme zorluğu bankaları sarsmamış olacak. Sermaye yeterlilik rasyoları düşen bankalar batıklardan kurtulunca bilançolar düzelecek.

Makyajı da Kalkınma Bankası atacak. Şeklen doğru gibi gelen bu mekanizmada vatandaşa daha fazla vergi ödeme rolü biçildi.

TALİMATLA HAREKET EDECEK

Bankalar ya da şirketler kurtarılırken dar ve orta gelirli kesimin tasarruflarını göz dikiliyor.

Kalkınma Bankası, yeni ticari unvanı ile “Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası AŞ”, Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan’ın emrine âmâde olacak.

Zira kanunda Cumhurbaşkanı kararı ile hareket edeceği belirtiliyor. Banka, Erdoğan’ın talimatı ile istediği kamu kurumundan para temin edebilecek, istediği kişi yahut firmaya kredi tahsi edebilecek. Üstelik bu işlemler için Damga Vergisi, noter veya tapu harcı ödemeyecek. Banka Sigorta Muamele Vergisi’nden (BSMV), mahkeme harcından da muaf.

İŞTE O MADDE

En hassas hüküm kanunun 7’nci maddesinde şu şekilde: “5411 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin birinci fıkrası Banka hakkında uygulanmaz. Bu madde uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından belirlenen kredilerin sınıflanması, izlenmesi, takibe alınması, karşılık oranları ve teminatlara ilişkin usul ve esaslar Banka Yönetim Kurulunca belirlenir. Banka tarafından ayrılan özel karşılıklar 5411 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükmünden yararlanır.”  

Kredilerin risk durumuna göre sınıflanması, izlenmesi, takibe alınması, karşılık oranlarının belirlenmesi ve ek teminatlara ilişkin usul ve esaslar BDDK yerine banka yönetim kurulu tarafından tespit edilecek.

MÜEYYİDE YOK

BDDK’nın Kalkınma Bankası nezdinde belediye zabıtası kadar hükmü kalmadı. Batık krediler sebebiyle Kalkınma Bankası hakkında herhangi bir müeyyide kararı alınamayacak.

“Mahkemeler ve icra daireleri nezdinde açacağı dava, takip ve talepler; teminattan, damga, veraset ve intikal, banka ve sigorta muameleleri vergilerinden ve tüm harçlardan istisnadır.” maddesi ile bankaya bir başka imtiyaz daha verildi.

Bankanın her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve icranın geri bırakılması taleplerinde de teminat şartı aranmayacak.

52 BANKA BİR TARAFA, KALKINMA BANKASI BİR TARAFA

5’i katılım bankası olmak üzere toplam 52 banka içinde bir bankaya bu kadar imtiyaz hakkını tanınması Türkiye’de en basit hâdise kadar kıymet ifade etmedi.

Muhalefet de iktidar da bankacılığı yozlaştıracak bir kapıyı araladı. Nasıl olsa arıtma tesisi kuruldu. Her banka riskini oraya nakleder bilançoları pîrüpak eder.

Kamu kaynakları Erdoğan’a bağlı çalışacak Kalkınma Bankası yönetim kurulunun insaf ve merhametine kalacak. Devlet kendi ihdas ettiği kanunu yine bir başka kanunla deliyorsa orada hukukun üstünlüğünden bahsedilemez.

2001 KRİZİNE GÖTÜREN HATALAR TEKRAR EDİYOR

Kanun değişikliği iktidarın krizi örtbas etmeye matuf telaşını bir kere daha ele vermiştir. Her sahada olduğu gibi bankacılık sektöründe de geriye gidiş devam ediyor.

2001 krizinin sebepleri iradi olarak ihdas olunuyor.

“Kriz yokmuş” gibi hareket eden ve attığı adımlarla sistemi ayakta tutan sütunları yıkan iktidarın çıkardığı maliyetin kimse farkında değil.

Tek adamın ihtirasının Türkiye’yi yatırım yapılamaz bir memleket ligine düşürdüğü ne vakit idrak edilecek?

Daha evvel kamu ihaleleri üzerinden servet transferi yapan AKP artık kestirmeden gidecek.

24 Ekim 2018 Çarşamba günü itibarıyla birilerini kalkındırma bankası faaliyete geçmiştir.

İktidar muhibbi şirketler hayrını görsün…

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin