Zulüm zamanının tarafsızları

YORUM | ALPER ENDER FIRAT

Saadet Partisi kontenjanından CHP listelerinde Meclis’e giren ve orada kalan Cihangir İslam’ın, bütçe görüşmeleri sırasında Mustafa Varank’ı “Sen önce FETÖ’nün hesabını ver” diye sorguya çekmesi, zulüm zamanında tarafsız(!) kalmayı tercih edenlerin, artık bu tavırlarından vazgeçip açıkça zalimin yancısı konumuna geçtiğini gösteriyor.

Cihangir İslam, CHP’de siyaset yapıyor olsa da Milli Görüş geleneğinden gelmiş, orada yetişmiş bir milletvekili.

Tam beş senedir akla hayale gelmedik bahanelerle, insanlık dışı zulümlere maruz kalan dindar bir camiaya yapılanları seyredenler, iktidarda yorulma emareleri görünce maskeyi indirip devreye girdiler. Bugüne kadar yaşananlar içini soğutmaya yetmemiş olacak ki bu sefer kendisi o çirkin nefret söylemiyle devreye girmiş. Ekonomisi çürümüş bir ülkenin Meclis Bütçe Komisyonunda ekonomik iflas konuşmak dururken sözü oraya getirmek epey bir “maharet” ve elbette kötü niyet gerektiriyor.

Bu zulüm dönemi elbette bir gün, hem de uzak olmayan bir gün bitecek! Tarih, zalimleri hak ettikleri şekilde yargılayacak ve yazacak, ama tarih, asıl yargılamayı bu gizli kimliklere, maskeli zalimlere ve bir de zulüm zamanında tarafsız olanlara yapacak.

Cemil Meriç’in o meşhur “Zulüm zamanında tarafsızlık namussuzluktur” sözünü her sağcı ömrü boyunca onlarca, belki yüzlerce kere söylemiştir. Hele kürsüde konuşuyorsa ya da yazdığı yazıda yeri gelmişse gözünü budaktan esirgemeden o sözü kullanır. Bu sağcı hele de İslamcıysa bunun gibi anlamlı sözleri tepe tepe kullanır.

Cümlelerle yeryüzüne nizamat vermekten büyük haz duyar, en ağdalı, en şaşaalı kelimelerle dünyanın Müslümanları nasıl beklediğini, cihana nasıl adalet getireceklerini, mazlumun nasıl sığınağı olacağını anlatır da anlatır. Söz Cumhuriyeti’nde bunlardan daha adil, daha hakperest, mazlumdan yana kimse yoktur. Ama gerçek hayatta – en azından bugün – tam anlamıyla ödlek bir zalim yancısıdırlar.

Miting meydanlarında, kürsülerde, vaazlarda ettikleri cümleler en küçük bir sınanmada anlamını yitirir. Nitekim beş yılı aşkın süredir yaşanan bu soykırım sürecinde, daha önce söyledikleri sözlerle uzaktan yakından alakalarının olmadığını hepimize gösterdiler. 

Oysa azıcık itiraz etselerdi bu zalim güruh bu denli pervasız olamazdı.

Saadet Partisi bu kadar dindar kadına yapılanlara biraz itiraz etseydi, AKP böylesine hunharca zulmedemezdi. Onlarca kez, yeni doğum yapmış lohusa kadınlar tutuklandı, bir siyasi parti olma iddiasındaki Saadet Partisi tek kelime itiraz etmedi. Üniversitede başörtüyü yasakladıklarında yeri göğü yıkan bir parti on binlerce başörtülü kadının tutuklanmasına, gencecik üniversiteli kızların çıplak aranmasına karşı durmadı. Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun yüzde 1’i kadar adaletin takipçisi olmadılar.

Oysa onların itirazı diğer herkesinkinden kat kat etkili olabilirdi.

Kanunda yazılmamış suçlardan dolayı hapse atılmış mazlum kadınların, sarma saran teyzelerin, yürümekten aciz yaşlı ve hastaların hapsedilmesine itiraz etmek insanı “bir şeyci” yapmazdı. Ama insan yapabilirdi.

Bunları yapmadıkları gibi partinin yayın organı Milli Gazete falanca yerde hapistekilere para yardımı yaparken suçüstü yakalandılar diye haberler yaptı. Yine partinin Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu mazlumları o nefret suçu olan kelimeyle anmakta hiçbir beis görmedi görmemeye de devam ediyor.

Size “Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan ve adaletle şahitlik yapanlar olunuz. Bir kavme olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Adaletli olun; çünkü o, takvaya en yakındır. Allah’tan korkun! Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır” ayetini okurdum ama bunun da sizi etkileyeceğini sanmıyorum.

Tarih elbette size de soracak zulüm zamanında nerede durduğunuzu.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

4 YORUMLAR

  1. Sonuna kadar haklısınız da hocam tarihin birilerine hesap sorduğunu ne okudum ne duydum.Hiç birine hiç kimse hesap sormayacak bunu anlamak lazım yani. 100 yıllık Türkiye tarihinde kime hesap soruldu ki. Tayyip erdoğanı kahraman ilan edecekler bak görürsünüz. Anıtkabir türbesinin karşısına Tayyip Erdoğan’ın türbesini yapsalar şaşırmam. Atatürk gibi olacak ülkenin yarısı sevecek yarısı sevmeyecek. Bunlardan hesap soracak tarih değil de ölüm olacak. Tabi keşke tarih sorsaydı diyecektirler ama ben göremem büyük ihtimal kendi günahlarımın bedelini ödemekten ona üzülüyorum.

  2. Neden kendinize de bir şey batırmıyorsunuz?
    Ne kadar” cemaatçi” varsa tanıdığımız hep riyakar ikiyüzlü çıktı. Bazılarının gerçek isimleri bile yalan çıktı. Akp hükümetini savunurken göbeğiniz patliyordu.akp aslında hep aynıydı hiç değişmedi. Sadece size sırtını döndü sizde çılgına hatta birer haine döndünüz. İşte bizde bundan ötürü zulmü dile getirsekte kalbimiz mutmain olarak sizi savunamiyoruz. Zerre kadar güvenemiyorum.unutmayin medet umduklariniz size AKP’den fazlasını yapacak.

  3. sn ALPER ENDER FIRAT Beyefendi

    Her şeyden önce duygularima vurucu ve etkili sözcük ve cümleleriniz ile tercüman olduğunuz için teşekkür ediyorum. Herhangi bir gazete benden bu konuda bir makale isteseydi, bundan daha mükemmelini düşünemezdim. Bir okuyucu olarak sizi basındaki kalemimiz olarak görüyorum.

    “`……..asıl yargılamayı bu gizli kimliklere, maskeli zalimlere ve bir de zulüm zamanında tarafsız olanlara yapacak.”

    Sizler aslında tarih yaziyorsunuz. Cihangir İslam i teşhir etmeseydiniz, mesela ben bilmiyordum. Takip edemiyorum çünkü…..

    Allah zalimin tarafında bulunmaktan, sessiz kalmaktan bizi korusun.
    Yavuz Sultan adlı yorumcu eski Güler celi – Latif Erdoğanlı gibilerininde bulunudğu yada gelip geçtiği cemaatın içine sizleride koymuş….

    ŞAHSEN BEN süreç içinde Hak tarafta durmaya devam eden siz ve benzerleriniz ile hemen zalimin tarafına geçen Gülerce gibilerini ayırd etmezsem, aynen diğer zalimler gibi hepinizi Fetö torbasına bende koyardım.

    Çünkü sahte, bana ait olmayan sahte ifadeyi imzalatdıran müfettiş yüzünden bir konuda MAHKUM oldum. 15 Temmuz sonrası bu başmüfettişi ismini google arattırdım ve baktım ki fetö den tutuklanmış….
    Sonra sırf Kürt olduğum için cemaate ait okulda çalışmamıza engel olan cemaatın (bulunduğum şehirde) önde görünen öğretmenden (ki bu öğretmen 15 Temmuzdan sonra zalimlerin yanında yer aldı….) tüm cemaatın müteşşekkil olduğunu düşünseydim bende Cihangir İslam gibi tümünüzü fetöcü ilan ederdim.
    O yüzden şü an fetöcü diye süçlanan kesimin dışında kalanlar YANİ
    Latif erdoğan
    Hüseyin Gülerce
    Bana sahte ifade imzalattıran (bana okutturduğunun içine sahte bir nüshada koyup öylece imzalattırmiş…) baş müfettiş
    Ve bize PKK lı gözü ile bakan eski cemaatçı öğretmen gibilerdir ASIL FETÖ…

    Tam 100 yıldır, hatta cumhurıyetden önceki yıllardan bu yana kürtlere müslümanlar tarafından zülüm yapılıyor ve buna sessız kalındı. Dilimizin yasak edilmesi ve her alandaki asimilasyon başlıbaşına bir soykırımdır. Ben ömrüm boyunca islami kesimin içinde yer aldım ve anadilimi aleni konuşmaktan korkmuşum ve konuşmamışım…

    Konuştuğumda maruz kaldığım tepkiye bir daha muhatap olmamak üçün, bir dahada konuşmadım…

    Ben aslında TR724 ü okuyanda cemaat sğzcüklerinin yerine kürt sözcüğü koyuyorum ve ğyle okuyorum… Türkiyede maruz kaldığımız zülmü böylece anlamaya çalışıyorum. Ve doğrusu meseleyi tamda anladım ve çözdüm…

  4. “Ne kadar ´cemaatçı´ varsa tanıdığımız hep riyakar ikiyüzlü çıktı.”
    Bu ifadeniz bile yazdıklarınızın ciddiye alınmaması için yeterli. Çok şey yazılabilir ama, böyle mantıksız, böyle önyargılı, böyle fanatik bir yaklaşım için fazla söz sarfetmeye değmez.
    Ayrica: Siz rahat olun. Sizin gibi birinden kimse savunma yapmasını beklemiyor.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin