Yargı suç işliyor; soykırım hukukunda ibretlik bir karar daha!

İLKER DOĞAN | HABER İNCELEME

Anayasayı ve yasaları ayaklar altına alan rejim yargısı, soykırım hukuku uyguladığı güncel soruşturma ve davalarda resmen suç işliyor. Avukat Vural Ergül’ün paylaştığı bir karar, yargının içler acısı halini ve ‘düşman hukukunu’ gözler önüne seriyor.

Kararda sanık, ‘f.tö’ terör örgütü üyesi olmakla’ suçlanıyor ve hakkında 6 yıl hapis cezasına hükmediliyor. Söz konusu kararın gerekçesi ise ibretlik. Kararda, “… sanığın ilk önce Türk Silahlı Kuvvetlerine astsubay olarak sızmasından sonra 2017 yılında sınıf değiştirerek subay olması nedeniyle gösterdiği tehlikeliliğin ve kastının yoğunluğu dikkate alınarak, alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmek suretiyle taktiren ve teşdiden 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına…” deniliyor.

Karara göre sanığın ‘f.töcü’ olarak mahkum edilmesinin temel gerekçesi sınavlarda başarılı olarak astsubaylıktan subaylığa geçmesi yanı ‘sınıf değiştirmesi’. Mahkeme bu durumu ‘tehlikeliliğinin’ delili olarak yorumluyor ve ‘kastının yoğunluğu dikkate alınarak’ deniliyor.

UTANÇ MÜZESİNE KONULACAK BİR KARAR

İnsan hakları hukukçusu Dr. Gökhan Güneş, söz konusu kararla ilgili paylaşımında, “Rejim yargısının daha neleri yapabileceğinin resmi! ‘Geregini görüşüp düşünerek’ buldukları gerekçeye bakar mısınız; ‘subay olması nedeniyle gösterdiği tehlikeliliğin ve kastının yoğunluğu’. İleride, ‘Utanç Müzesi’ne konulabilecek nadide(!) kararlardan.” ifadelerini kullanıyor.

TÜM YARGILAMALARIN ÇÖP OLDUĞUNUN DELİLİ

Bir başka insan hakları hukukçusu Nevra Kadıgil ise sosyal medya hesabından şunları yazdı: “2016 sonrası yargılamaların özeti. Mesleğinde başarılı olmak, kariyer yapmak, yabancı dil/diller bilmek, y.lisans/doktora yapmak, nezaketli ve insan ilişkilerinde başarılı olmak suç ve mahkumiyet gerekçesi oldu! Sadece bu gerekçeler dâhi tüm yargılamaların çöp olduğunun kanıtı.”

EŞİNİN HESABININ BULUNMASI BİLE MAHKUMİYET SEBEBİ

Bu karar rejim yargısının ilk ‘ibretlik’ kararı değil. Benzer onlarca ‘hüküm’ var. Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada yayınlanan bir karara göre sanığın Bank Asya’da hesabı olmasa bile eşinin hesabının bulunması ‘terörist’ olarak cezalandırılmasına yetiyor. Bir başka kararda ise sanığın Bank Asya’ya para yatırmadığının sabit olduğu ancak parasını çekmemesinin ‘örgütsel bir tavır’ olduğu belirtiliyor.

MEZARINA GİDİP DUA ETMEK DE SUÇ!

Yine sosyal medyada yayınlanan bir başka ‘hüküm’ kararında sanık, Hizmet Hareketi ile irtibatlı ve iltisaklı kişilere ‘dua’ ederek manevi destek olduğu için ‘örgüte yardım ve yataklıktan’ cezalandırılıyor.

Güncel soruşturmalar kapsamında hakkında işlem yapılan ancak hayatını kaybeden insanların mezarına gidilip dua edilmesi bile bu rejim yargısı tarafından ‘suç’ olarak kabul ediliyor. İnsanlara, ‘f.tö’ ile iltisaklı ve irtibatlı olduğu ileri sürülen insanların mezarları başına gidip neden dua ettikleri bile soruluyor.

REJİM YARGISI, BU KARARLARLA YARGILANACAK

Hiç bir somut delil olmaksızın verilen söz konusu kararların hukukla uzaktan yakından ilgisi yok. Tarihe geçen bu ibretlik kararlar, altında imzası olan hakim ve savcıların karşısına yarın ‘iddianame’ olarak açıkacak. Vehimlerle dolu iddianameleri hazırlayan savcılar ve hiç bir somut delil olmaksızın insanları saçma sapan gerekçelerle ‘terörden’ mahkum eden hakimler hukuk önünde hesap verecek.

Rejim yargısından tarihe geçecek karar: ‘Delil varsa suçlusun delil yoksa yine suçlusun’

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin