Süper baskın seçime hazır mıyız?

YORUM | TARIK TOROS 

Soruyorlar:

-Millet nasıl bu hale düştü?

-Erdoğan ne yapsa destekliyorlar?

***

Kısa cevabım:

Yöneten elit kalmadı, değilse millet aşağı yukarı böyleydi yani.

***

Bir yönetim beceremediyse gider.

Demokrasilerde bu seçimler yoluyla olur.

Halk sandığa gider, mevcut idareyi cezalandırır.

İdareye talip olanlar içinden en iddialısını iş başına getirir.

İktidarın alternatifi muhalefettir.

***

Peki Türkiye’de muhalefetin iktidar olma iddiası var mıdır?

Soru bu esasen.

Sıkıntı:

Milletin Erdoğan’ın her pragmatist çıkışında hizaya gelmesi değil.

Muhalefetin sinmesi ve bir iddia ortaya koy(a)maması.

***

Yaşananların muhalefetin aklını başına getirdiğini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz.

“Muhalefet konforu” diye bir şey var.

Türkiye söz konusu ise:

İktidarın çerçevesini belirlediği bir alanda…

“Rejim söylem ve kabulleriyle” tenakuza düşmeden konuşma sanatıdır muhalefet.

***

Muhalefet ne kadar küçülürse küçülsün, sesinin gür çıkmasına yarayacak (Twitter gibi) kimi enstrümanları vardır ve bunu lehine kullanır.

Orada şenlik başlayınca olay bitti sanırsınız.

Oysa birileri çoktan malı götürmüştür.

***

Bakın:

Ülke gerçekleri CHP tabanının değil AKP tabanının izdüşümüdür esasen.

Ortalama vatandaş YouTube’dan değil Türksat’tan beslenir.

Seçmenin çoğunluğu soyulduğunu düşünmez bilakis devletten geçinir.

***

Halkın yüzde 35’inin hiç işi olmadı, mesleği yok.

Bunun dörtte üçü de kadın.

Çözüm üreteceğiniz ve ikna edeceğiniz sosyoloji bu.

Ve işe buradan başlayacaksınız.

***

Geçiş garantili köprüler, yolcu garantili havaalanları, hasta garantili şehir hastaneleri anlatılamadı.

Biz anladık ama muhalefeti iktidara getirecek “kararsız” kitle bunlarla ilgilenmiyor.

Tıpkı, “dövize endeksli mevduat” hamlesinin anlatılamadığı gibi.

Oysa… Ne kamu menfaati var, ne de yasal zemini.

Seçmen, tabelaya bakıyor:

-Döviz gevşedi mi? Gevşedi.

-Erdoğan şapkadan tavşan çıkardı mı? Çıkardı.

-Dış güçleri püskürttü mü? Püskürttü.

***

20 Aralık’tan önceki anketler hükümsüzdür artık.

Darphane para basacakmış, olay milyonerlere yarayacakmış, ülke hiper enflasyona gidecekmiş, anlat dur.

***

Yaygın kanaat:

“Erdoğan’ın bu hamleyle üç ay içinde süper baskın seçime gidecek.”

***

Düne kadar “hemen seçim”, “derhal seçim” diyordunuz.

Buyurun, kapınızı çalmak üzere belki.

Karşı hamleniz var mı?

50+1’i alacak, AKP’lilerin uykularını kaçıracak adayınız hazır mı?

Projeleri belli mi?

Saldırılara nasıl karşı koyacak, arkasında onu müdafaa edecek ekibi tanzim ettiniz mi?

Adeta bir ordu gibi tahkim etmeniz gereken bir kadro olmalı bu.

Savaşa çıkacak çünkü.

***

Peki, Erdoğan olası bir seçim öncesi alan temizliği yapmaya kalkarsa -ki yapacak bunu- nasıl karşılık vereceksiniz? (Bkz. Selahattin Demirtaş)

***

Cevapları bilmiyorum.

Bilene de rastlamadım.

Tek bildiğim:

Muhalefet kaybettiği her maçtan sonra yenisine bakıyor.

Oysa…

Önümüzdeki maç bir final.

Kaybedene gümüş madalya dahi verilmeyecek bir final.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. Türkiye söz konusu ise:

    İktidarın çerçevesini belirlediği bir alanda…

    “Rejim söylem ve kabulleriyle” tenakuza düşmeden konuşma sanatıdır muhalefet.”
    Çok isabetli bir tesbit, hep söyleniyor ya iktidar halkı efsunluyor, uyutuyor diye, bence aslında halkı uyutan ve uyanmaması için bütün yeteneklerini sahada sergileyen muhalefettir.
    İktidar nekadar büyük bir belâ olursa olsun, muhalefet türkiye’de ana mûsibet’tir vesselâm

  2. Muhalefet tayyipin eleştirmeni gibi davranmaktadır. Zihinlerde muhalefeti aradığınızda sadece tayyipi eleştirirken bulursunuz. Kendi ayak izlerini yok ettiler. Varlıklarını tamamen tayyipe bağlı sürdürmektedirler. Eğer tayyip birden kenara çekilirse bunlar öylece ortada kalıverirler. Eğer tayyip susarsa bunlarda susar, tayyip konuşursa bunlar da konuşur. Varlıklarını tamamen tayyipe bağlamışlardır. Tayyipsiz bir hiçtirler. Hiç bir varlık gayesi gösteremezler. Kimse muhalefetin varlık gayesini açıklayamaz. Muhalefetin varlık gayesi sadece tayyip gözükmektedir. Acınılacak durum ise tayyipe bağımlı olmalarıdır. Bir insan neden tayyipe bu kadar bağımlı hareket ederki. “Tayyip konuştu hemen onu eleştirelim” diyorlar ve kürsüye çıkıp basına açıklamalar yapıyorlar. Tayyipin çenesi kilitlense ve konuşamazsa durumu nasıl idare edecekler? Tayyip ile ortak davrandıklarını gizleyemezler. Tayyip gerçek muhalefeti yok ediyor, özgürlükleri, basını yok ediyor, meydan muhalefete kalıyor. Muhalefet yapıyor gibi görünmeye çalışıyorlar çünkü yapmak zorundalar. İnsanlar muhalefetin eleştirilerini duyuyor ama muhalefetin yapmadıklarını görmediği için yapmadığını fark etmiyor. Yani muhalefet yapmadıkları için hesap vermiyor. Birşeyi devirirsen yıkarsın ama yürümezsen birşey devirmezsin ve yıkmamış olursun. Aradaki fark yıkan adam yürüyordur, yıkmayan adam yürümüyordur. Ama kimse muhalefete niye yürümüyorsun demiyor. Muhalefet bütün adımlarını tayyipe göre atıyor. Adımlarını tayyipin adımları üzerine denk getirmeye çalışıyor. Halbuki muhalefetin kendi adımları olmamalımıydı? Muhalefetin kendine has, karakteristik tutumları olmamalımıydı? O zaman neden kendi özelliklerini gizliyor yani göstermiyor? Gelecekte iktidar olma şansı yüksek bir muhalefetin hiçbir özelliğini tanımıyoruz? Kendileri hakkında hiçbir şeyden bahsetmiyorlar. Bu çok rahatsız edici bir durum. İnsanlara kendilerini tanıtma gereği duymuyorlar. Tayyip zaten gidecek bekleyelim diyorlar. Bu çok ayıp birşey. Bir ortama girerken insan kendini tanıtır. Bunlar iktidar olacaklar tek bildiğimiz birinin adı kemal diğeri meral. Başka birşey bilen var mı?

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin