Savaş bunu götürür mü? (1)

YORUM | LEVENT KENEZ 

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali bizi nasıl etkileyecek sorusunun aslı şudur, bunu götürür mü?

Dünyada otoriter liderlere karşı eski tahammül olmayacak, ikili oynayarak bir yere kadar gidecek, yol bitti… Bunlar doğru olmakla beraber tek başına işin aslı değil bence.

Putin’in dahi beklemediği tepkilerin ve yaptırımların Erdoğan için oldukça öğretici ve korkutucu olduğunu düşünüyorum. Yunan adaları ve Kıbrıs seçeneği şimdiden elenmiştir. Erdoğan oligarklarına ve doğal olarak parasına dokunulacak bir adım atmaz.

BU YAZIYI YOUTUBE’DA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️

Erdoğan’dan tiksinenlerin bildiği gibi Erdoğan özünde çok korkak bir adamdır. Gücü yetmeyene yaltaklanan gücü yettiğini ezen kalitesiz bir otoriterdir. Ama Türkiye siyasetini çok iyi bildiğini teslim etmek lazım. Trump’ın “aptal olma” mektubunu içinde sindirecek kadar geniş, resmi rakamların çok çok üstünde askerimizi katleden Putin’in ayağına olaydan hemen sonra gidecek kadar da. Tek derdi iktidarı olduğu için ülkenin imajı falan çok da umurunda değildir. Biden şöyle demiş, Putin kapıda bekle demiş, Boris şiir yazmış bunlara takılmaz.

Yakında gelecek İsrail cumhurbaşkanından örnekle bağlayalım. 15 Temmuz’un sponsoru ve kendi ifadeleri ile “şerefsiz” Birleşik Arap Emirlikleri, yine kendilerinin “katil” olarak gördüğü İsrail ile yakınlaşıp Tel Aviv’de büyükelçilik açacağını ilan etmesinden sonra dikkat edin Kudüs bile değil, Erdoğan bir cuma namazı sonrası şöyle demiş: “Dışişleri bakanıma talimat verdim, Abu Dabi’yle ilişkileri askıya alma ve büyükelçimizi çekme gibi adımlar atabiliriz. Filistin’i yedirmedik, yedirmeyeceğiz.” Sonra n’oldu? Hepinizin malumu. Önce “şerefsizlerle” iyi oldu şimdi de “katillerin” cumhurbaşkanını karşılayacak. Eee, peki n’oldu atıp tutmalar? Dedim ya çok önemli değil o zaman öyle gerekiyordu, şimdi böyle.

Bu kadar uzun girişi yapmamın sebebi şu. Dışarıdan Erdoğan’ın artık taşınamaz bir lider olduğu anlayışı ne kadar güçlenirse güçlensin kendisini devirecek bir dinamiğe dönüşmesi yine Erdoğan’a bağlı.

Türkiye, Avrupa Konseyi’nde Rusya’nın üyeliğinin dondurulmasına hayır dedi, BM’de Rusya’yı kınadı. Boğazları fiilen Rusya ile danışıklı dövüş kapattı görünürde Putin’in aleyhine gibi duruyor ama askeri açıdan etkilemesinin mümkün olmadığını belirtiyor uzmanlar. Rusya’ya yaptırım uygulamayacağını açıkladı, Ukrayna’ya da şirketinden drone satıyor.

AB’nin çok modern silahları yolladığı ve daha fazlasını yollama sözü verdiğini varsayarsak Rusya’nın dronelardan abartıldığı gibi rahatsız olduğunu sanmıyorum. Suriye’den sesi gelir öyle değilse. Rusya, Türkiye’nin NATO üyesi olduğu halde yapması gerekenlerin çok azını yaptığını biliyor. Şu anki Türkiye’den gayet memnunlardır. İçerideki Truva atını kaybetmek istemezler. Hatta Türkiye bugün NATO’dan çıkıyorum dese ilk karşı çıkacak olan Ruslar olur. NATO’da işler oybirliği ile yani Türkiye’nin istemediği bir ülkenin aday olması teknik olarak mümkün değil. Tabii ki Türkiye tek başına gemileri yakıp herkesin gelsin dediğine gitsin diyemez ama epey enerji kaybettirir. Şu an NATO’da kimse Türkiye’ye güvenmiyor, Türkiye ile stratejik bir şey konuşmuyor. Ama kimse de Rusya’nın kucağına otursun demiyor.

Erdoğan S-400’leri depoda çürütür çok sorun değil. Senin benim 2,5 milyar dolarım neticede. Rusya’nın umurunda bile olmaz.

AB’ye gelirsek. Bu arada, AB kınama dışında kendi güvenliği söz konusu olunca nasıl da yaptırım falan biliyormuş aslanlar gibi. AB için de sınırları belli, parayı alacak, göçmenleri tutacak. AB, paralarının da nasıl cukka edildiğini  biliyor da onu da iş olsun diye verilen rüşvete sayıyor. Ama Akdeniz’de kabadayılık yapmak, Yunanistan’a dalmak gibi maceralara bulaşmayacak. Zaten Türkiye’nin yakında oralarda uçuracağı uçağı dahi olmayacak.

Türkiye’de nasıl olacağı belli olmayan bir iktidar değişikliğini zorlayıp 80 milyonu potansiyel mülteci yapmaktansa bir diktatörle çalışmayı tercih ediyorlar.

Ukrayna hadisesi elbette Erdoğan’a tahammülü zorlaştıracak ama o kadar.  AB’de güçlü bir liderlik yok. Uçak almaya gitsin, Macron yine ağırlar. Yeni ihale versin yarın Almanya’da. Yani yarın derken anlayın işte. Hele hele şimdi gelen Ukraynalıları sayarsak yeni mülteciye hiç tahammülleri olmayacak. Şimdi halkların dayanışması, meydanlarda savaşa hayır mitinglerinin ertesi hesap kitap ortaya çıkınca göreceksiniz. AB çok etkili bir mecra olsaydı kendi üyesi Macaristan’da işe yarardı. Kendi doğusuna mülteci aldırırdı Suriye krizinde.

Batı, Ukrayna’yı Rusya için bir Afganistan’a çevirmek, bataklıkta eritmek için zamana yaydığı bir öncü deprem için oyununu kurdu. Şu an için Türkiye pek kimsenin umurunda değil. Türkiye ne bütün bütün Batı’dan kopabilir ve de tamamen Doğu’ya dönebilir…

Peki Erdoğan ne hatası yapabilir? İçinde ekonomi ve ABD olan cevabı yarına bırakalım.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin