Ortada örgüt kalmadı beyler, dağılın | HABER-ANALİZ

HABER-ANALİZ| Av. MEHMET TAHSİN

AİHM’in dün açıkladığı Mustafa Başer ve Metin Özçelik v. Türkiye kararı, Yargıtay’ın “FETÖ’nün Silahlı bir terör örgütü” olduğunu kabul eden kararını da çöpe attı. 

Neden böyle düşünüyorum, izah edeyim. 

Aşağıdaki paragraf Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2019 yılında verilmiş bir karardan alıntı. Bursa’da açılan bir dava sonucu onlarca kişiye ağır hapis cezaları verilen kararın gerekçe kısmının ilk paragrafı bu. 

Buna göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu 26 Eylül 2017 tarihli kararında, Erdoğan Rejimi tarafından FETÖ-PDY olarak tanımlanan yapının silahlı bir terör örgütü olduğunu kabul etti. Mahkeme de sanıkları bu karara istinaden cezalandırmış. Sadece bu karar değil, Yargıtay’ın bu kararına istinaden sonraki tarihlerde on binlerce kişi hakkında ağır cezalar verildi. 

Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesi ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun verdiği karar kime ait biliyor musunuz? Dün Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ihlal kararı verdiği hakimler Mustafa Başer ve Metin Özçelik’in 10’ar yıl hapis cezasına çarptırıldıkları davaya! 

YARGITAY: TALİMAT VAR, ÖRGÜT VAR

Hakim Metin Özçelik

Yargıtay, söz konusu kararda hâkim olan sanıkların verdikleri kararlarda yargısal takdir haklarının olmadığını, örgüt üyesi oldukları için örgüt liderinin talimatı ile karar verdikleri gerekçesiyle cezalandırılmalarını haklı bulmuş. Ayrıca adı geçen hakimleri tutuklanmalarından 14 ay sonra vuku bulan 15 Temmuz darbe girişiminden de sorumlu tutmuş. 

AİHM ise dün açıkladığı kararında, Mustafa Başer ve Metin Özçelik’in tutuklanmalarını gerektirecek makul şüphenin dahi oluşmadığını vurguluyor. Çünkü tutuklama gerekçesi olarak “örgüt talimatıyla” karar verdiklerine dair ortaya konulan delilleri inandırıcı bulmamış. Bu nedenle ihlal kararı vermiş. 

Hakim Mustafa Başer

Dünkü yazıda da ayrıntılı olarak ele aldığımız gibi, dönemin başbakanı “talimat aldıklarına dair kayıtlar var” diye miting meydanlarında bas bas bağırıyor. Bu konuşmadan 4 gün sonra hakimler tutuklanıyor. Ancak ‘var’ dedikleri ‘talimat’ kaydının hakimlerin tutuklanmalarından 31 ay sonra ortaya çıkarılan sahte mektup olduğunu öğreniyoruz. Tam bir kara komedi. 

AİHM, kararında mektubun sahte olup olmadığı konusuna girmemiş. Sadece hakimlerin talimatla aldıklarına dair delil diye sunulan mektubun ilk tutuklama sırasında ortada olmadığına dikkat çekmiş. 

ÖRGÜTÜ OLMAYAN ÖRGÜT ÜYELERİ

Özetle, Hizmet Hareketi’nin terör örgütü olarak tanımlandığı ilk yargı kararına ilişkin olması nedeniyle AİHM’in Metin Özçelik ve Mustafa Başer kararı ayrıca önemli. Zira binlerce kişinin terör örgütü üyesi ilan edilmesi bu karara dayandırıldı. Ancak gelinen noktada gerekçe yapılan kararın hukuksuz olduğu tescillendi. 

Bu açıdan hukukun işlediği bir ülkede bu karara dayandırılarak verilen bütün cezaların yeniden yargılama konusu yapılması şart. Bundan sonra uluslararası yargıdan çok sayıda emsal kararların geleceği de ortada. 

Sonradan başka mahkemeler tarafından verilen örgüt kararları ve bu kararların Yargıtay tarafından onanması da sonucu değiştirmiyor. Çünkü verilen kararların neredeyse tamamında bu karara atıf yapılıyor. 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin