HABER-YORUM | HASAN CÜCÜK
1995-96 sezonu… Şampiyonluğun iki güçlü adayı Trabzonspor ve Fenerbahçe ligin kaderini belirleyecek maçta Avnı Aker Stadı’nda karşılaşıyor. Maçla birlikte Fenerbahçe kalesine yüklenen Karadeniz ekibi, aradığı golü Abdullah Ercan’ın ayağından ilk yardıda buluyordu. Ardı arkası kesilmeyen Trabzonspor ataklarına set olan isim kaleci Rüştü oluyordu. 90 dakikayı sarı-lacivertli ekip Aykut ve Oğuz’un golleriyle 2-1 kazanırken, maçtan sonra Hami’nin ‘Rüştü’yü geçemedik’ sözleri hafızalarda kalıyordu. Kurtarılmaz denen topları çıkaran Rüştü, 3 puanın mimarlarından oluyordu. Galatasaray sahasında Alanyaspor’u penaltıdan bulduğu golle 1-0 yenerken, hanesine 3 puanı yazdıran isim golün sahibi Belhanda değil inanılmaz kurtarışlar yapan Fernando Muslera oldu.
Galatasaray’da 9. sezonunu geçiren Uruguaylı file bekçisi Fernando Muslera bu sezon da takımın en iyisi olmaya devam ediyor. Sarı-kırmızıların büyük umutlarla kadrosuna kattığı ancak sakatlığından dolayı oynamayan Falcao başta olmak üzere diğer yıldızlar sahada dökülürken, zirveyle puan farkının açılmasını engelleyen Muslera oldu. Alanyaspor maçında maçı anlatan spikerin tanımıyla ‘lastik gibi uzadı’, çıkarılması çok zor topların filelerle buluşmasına engel oldu.
Alanyaspor Başkanı Hasan Çavuşoğlu’nun tanımıyla, ‘Muslera tek başına maçı aldı.’ Şampiyonluğun bir numaralı favorisi Galatasaray’ın kurtarıcısının kalecisi olması takımın durumunu özetliyor. Kalecinin kurtardığı maçlarda olacaktır. Ancak Muslera neredeyse tüm maçlarda sahneye çıkıyor. Kazanılan şampiyonluklarda forvetlerden daha fazla pay sahibi oluyor. Galatasaray’ın kazandığı son iki şampiyonlukta aslan payı hep Uruguaylı’nın oldu. Nitekim bu başarısının meyvesini yılın futbolcusu seçilerek aldı.
Alanyaspor karşısında futbol tabiriyle ‘mutlak gollük’ tam 5 pozisyonu çıkardı. Kalede başka bir isim olsaydı Galatasaray sahasında tarihi bir hezimet yaşamış olacaktı. Fernando Muslera, Süper Lig’de bu sezon forma giydiği 13 karşılaşmada 10 gol yedi. Ligin geride kalan bölümünde 11 golle kalesinde en az gol gören takım olan Galatasaray’da Muslera, sakatlığı nedeniyle bir karşılaşmada forma giyemedi. Uruguaylı kaleci, ligde görev yaptığı 13 karşılaşmanın 6’sında rakiplerin gol bulmasına izin vermedi. Muslera’nın sakatlığı nedeniyle oynayamadığı ve Okan Kocuk’un kaleyi koruduğu Başakşehir maçını Galatasaray, 1-0 kaybetmişti.
Fernando Muslera, 9 yıllık Galatasaray kariyerindeki en iyi ikinci sezonunu geçiriyor. Sarı-kırmızılı takımdaki en iyi dönemini, maç başına 0,74 gol yeme ortalamayla ilk sezonu olan 2011-12’de yaşayan Muslera, bu sezon ise maç başına 0,76 gol ortamasıyla mücadele ediyor. Uruguaylı kalecinin Galatasaray’daki en kötü sezonu ise maç başına 1,39 gol yeme ortamasıyla oynadığı 2015-16 sezonu oldu. Muslera, Galatasaray’da en fazla kupa kazanan yabancı futbolcu rekoruna sahip. Uruguaylı kaleci, sarı-kırmızılı takımda 5 Süper Lig, 4 Türkiye Kupası ve 5 TFF Süper Kupa olmak üzere toplam 14 kupa kazanma başarısı gösterdi. Muslera ayrıca, Galatasaray’da en fazla maça çıkan yabancı oyuncu rekorunu da elinde bulunduruyor.
Muslera sayesinde ligin en az gol yiyen takımı olan Galatasaray, şampiyonluk adayları arasında ise en az gol atan takımı. Geride kalan 14 haftada rakip fileleri 15 kez havalandırdı. Geride kalan 14 haftada kaydettiği 15 golün 6’sını Kayserispor ve Sivasspor’a attı. Sarı-kırmızılar her iki maçı da 3-2’lik skorla kazandı.
Süper Lig’de yaptığı kurtarışlarla Galatasaray’ı şampiyonluk yarışında tutan Muslera, Şampiyonlar Ligi’nde ise çaresizliği yaşadı. Club Brugge, Real Madrid ve PSG ile oynanan 5 maçta kalesinde 9 gol gördü. Forvet hattı ise tıpkı Süper Lig’de olduğu gibi Avrupa arenasında da sessiz kaldı. İlk golünü ancak 5. maçında Adem Büyük ile attı.
Geride kalan haftaların verilerine göre, Muslera yüzde 81 kurtarış oranıyla oynuyor. Bu oran Uruguaylı’yı Süper Lig’in en başarılı kalecisi yapıyor. Kalede üzerine düşeni fazlasıyla yapan Muslera’dan şimdi beklenti arada bir forvete kadar çıkıp gol atması. Kim bilir belki bir gün onu da yapar!
hocam merhaba, spor yazılarınızı ilgi ile okuyorum. fakat cümlelerinizde kullandığınız “şimdiki zamanın hikayesi, zamanla okurda sıkıcı bir his uyandırıyor. Dikkate almanizi istirham ederim.