YORUM | M. AHMET KARABAY
Yanan ormanlarla ilgili büyük tartışmalara girmeyeceğim. Öyle “yangınların arkasında üst akıl arayanların, Türkiye’nin ekonomisine ve Erdoğan algısına yönelik bir terör saldırısı” gibi yapılan yorumları da bir kenara bırakacağım.
Yangın konusunda pek çok kişinin burun kıvıracağı basit bir konuyu ele alacağım. #helpturkey etiketi ile yangınlar için uluslararası yardım talep eden insanlara karşı takınılan tavırla ilgili bir noktaya dikkat çekeceğim.
3 Ağustos’ta yazdığım “Kutuplaşmanın yeni versiyonu #helpturkey ve #StrongTurkiye” başlıklı yazımda kopması beklenen gerilim fırtınasına dikkat çekmeye başlamıştım. Devlet yönetimini elinde bulunduranların üzerine düşeni yapmadıklarını gören kamuoyunun yakından tanıdığı bazı isimler uluslararası yardım çağrısında bulunmuştu.
#helpturkey etiketi ile paylaşım yapanlar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın reisen (re’sen görünse de doğrusu yazdığım gibi) başlattığı soruşturma kimse için sürpriz değil.
Ancak sosyal medya hesaplarından #helpturkey paylaşımı yapan sanatçılar, bazı meslektaşlarının karşı tavır sergilemelerine rağmen duruşlarını sürdürdüler. Tavırlarını değiştirmeyenler, ana havuz medyası olan Turkuvaz Medya Grubu’nun içinde yer alan Yeni Asır tarafından hedefe konuldu.
Emre Kınay, Farah Zeynep Abdullah, Ezgi Mola, Burcu Biricik, Murat Boz, Şevval Sam, Hazal Kaya ve Fazıl Say’ın fotoğraflarını kullanan havuz gazetesi, “Siz hangi ülkenin sanatçılarısınız?” diye sordu.
BURCU BİRİCİK’TEN KARALAMA HABERİNE TEPKİ
Yeni Asır’ın fişleme kokan manşet haberine sanatçılar kendi sosyal medya hesaplarından cevaplar verildi. Ama bunlardan bazı isimlerin verdikleri cevaplar dikkate değer.
Oyuncu Burcu Biricik, kendisinin vatanına aşık olduğunu söyledi. Sanatçı Biricik, “Sırf bu yüzden tek bir canın dahi yanmasının, tek bir güzelliği bulmasın diye çabalayan ve elinden geldiğince yardım etmeye çalışan bir vatandaşım” diye not düştü.
Oyuncu Emre Kınay yangın konusunda akla takılan sorularla ilgili yaptığı video paylaşımı paylaştı. Bunun üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Emre Kınay’ı arıyor. Bakan Çavuşoğlu’nun yangına müdahalede gecikilmesinin Yunanistan ve İtalya’nın kendi ülkelerinde de yangın çıkması üzerine verdiği sözleri yerine getirememeleri yüzünden büyüdüğünü kendisine aktardığını belirten Emre Kınay, dile getirdiği eleştirilerin arkasında olduğunu söyledi.
Havuz medyasının manşet suçlamasına en ilgi çekici çıkış oyuncu Gülben Ergen yaptı. “Hepsi bizim sanatçılarımız. Ayakta alkışlanacak sanatçılarımız” diyen Gülben Ergen, şöyle devam etti:
“Ülke yanıyor. Hale bak. Ne isterseniz sanatçılardan? Duygusaldır sanatç… Vefa minnet doludur izleyicisine, dinleyenine. Çabalamak ister. Yıllarca duyduğu alkışı, ülkesi insanına sevgisiyle, hassasiyetiyle vermek ister.
Sanatçının duruşu ve kitleleri siyasetin çooook üstündedir! Gelen giden çok olur #sanatçı kalır! Yaşaması, sahnesi, giyimi, özel hayatı, tercihleri, fikirleri hep mi batar!! Hep mi kırılır bu yürekler! Ayıp bu manşet #ayıp.”
Sanatçı Mustafa Sandal da gazeteye tepki gösteren isimlerden oldu. Sandal, “Soruyu anlayamadım? Vallahi benim bildiğim; hepsi güzel ülkemin kıymetli sanatçıları” diye paylaşım yaptı.
ŞAHAN GÖKBAKAR BU KEZ CİDDİYETİYLE FARK ORTAYA KOYDU
Burada bir itirafta bulunmak istiyorum. Bugüne kadar Şahan Gökbakar’ın hiçbir filmini izlemedim. Fragmanlardan edindiğim kaba Anadolu insan tipini hicveden Recep İvedik’e tahammül edemedim hiç.
Kendimi o nobran Recep İvedik’e çok uzak buldum. Bırakın filmlerini izlemeyi, fragmanına bile tahammül edemedim. Neyse bu benim kişisel yaklaşımım.
İyi bir Galatasaraylı olduğu bilinen Şahan Gökbakar ile ilk kez Mart 2013’te Schalke 04 ile Galatasaray arasında oynanan Şampiyonlar Ligi maçından sonra Almanya’dan dönerken havaalanında tanışıp sohbet etme imkanı olmuştu.
Canlandırdığı tipleme ile kendisinin çok özdeşleştirildiğinden rahatsız olup olmadığını sormuştum. Bu soru başkalarının düşüncelerini soruyormuş gibi aktarmışsam da aslında soru benim kafamdaki soru idi.
Bu durumun sinema ve tiyatro oyuncularının bir tür kaderi olduğunu ifade ederek cevap vermişti. Ben Recep İvedik’ten haz almadığım için Şahan Gökbakar’ı da kendime uzak bulurdum.
Sanatçının Marmaris’te yaşanan orman yangını felaketleri ile ilgili olarak yaptığı canlı yayınlar ve yorumlar müthiş idi. Yangın söndürme ekiplerinin gecikmesine isyan eden sanatçı, soğukkanlılığını korumaya çalışmıştı.
Şahan ölüyoruz yardım et diye bagıran köylüler, Şahan Gökbakar’ın tek başına verdigi mücadele, bu adamın sesine kulak verin artık pic.twitter.com/eSXhOhgIQY
— sercan the irish 🇮🇪 (@deepturkweb) August 3, 2021
Şahan Gökbakar’ı benim nazarımda esas yücelten ise Yeni Asır’ın manşetinden sonraki yaptığı yorum oldu.
#helpturkey etiketi ile paylaşım yapan sanatçıların kıymetli insanlar olduğunu dile getiren Şahan Gökbakar, “Siz ne vasıfla o insanları fişliyorsunuz?” diye sordu. Uluslararası yardım çağrısı yapanların evleri yanarken, “Komşular yetişin” diye seslenmeden ibaret olduğunu belirten sanatçı, bunda bir kötülük olamayacağının altını çizerek havuz medyasına, “Siz hangi ülkenin basınısınız?” diye sordu.
Şahan Gökbakar’dan ‘Siz hangi ülkenin sanatçılarısınız?’ diye soran Yeni Asır Gazetesi’ne:
▪️”Siz ne vasıfla o insanları fişliyorsunuz? Yok efendim #helpturkey demiş! Hayırdır inşallah! Siz hangi ülkenin basınısınız?” pic.twitter.com/ejNttqsw6x— Medyanın Elli Tonu (@Medyanin50Tonu) August 6, 2021
Haluk Levent, İbrahim Çelikkol ve Şahan Gökbakar’ın yangınlar karşısında gösterdikleri çaba ülkeyi yönetenlerde olsaydı, yangınlar büyümeden söndürülürdü.
Kimin sanatçı olacağına medya organları karar veremez. Hele hele iktidar koltuğunda karar verilemez.
Recep Ivediki yanlis tanimissiniz…o da bu yangina ayni tepkiyi verirdi.
Şahan Gökbakar, bu toplumu Recep İvedik serileri ile kendisi bu hale getirdi. Neyin güzellemesini yapıyorsunuz? Adam yaşadığı bölgenin yanmasını engellemeye çalıştı, daha fazlası değil.
Yazardan farklı olarak bendeki durum ise tam tersi.
Şahan Gökbahar´ın “Recep İvedik” tiplemesi ile çektiği tüm filmleri sinemalarda izledim.
İlk filmler bana orijinal gelmişti. Ama takip eden versiyonlarında giderek orijinalliğini kaybetti, öncekilerin kopyası gibi gelmeye başladı bana.
Fakat şimdi burada konu Recep İvedik değil. Anladığım kadarıyla bu yazı sayın yazarın ülke insanı ile ilgili beklentilerini ne kadar düşürdüğünü gösteriyor. Söz konusu gazetenin bahis mevzusu manşetinin ne kadar abes olduğu ve aslında üzerinde vakit harcanmaya değer olmadığı noktası bir yana… Şahan Gökbahar´ın havuz yayını manşeti ile ilgili tepkisi (“Siz hangi ülkenin basınısınız?”) aklı başında ve kendi duruşu olan birinin göstermesi gereken tavırdan başka bir şey değil.
Ama dedim ya, beklentiler o kadar düşmüş ki (bu yazarın kusuru değil), normal olması gereken tavırlar bile kahramanlık gibi haber sitesi yazılarına konu olabiliyor.
Keşke Recep İvedik’i de seyretseydiniz… Geç kalmadınız.
adam ister gecmiste ülkenin kültürünü altüst etmis, isterse bir nesli ifsat etmis olsun önemli degil, hükümete vurdu mu, günah defteri hemen siliniveriyor. Yasasin angaje gazetecilik, icabinda Recep Ivedik´e bile angaje olabiliyorsun.