Lampard da gitti, sıradaki gelsin!

HABER ANALİZ | HASAN CÜCÜK

Claudio Ranieri, Jose Mourinho, Avram Grant, Luiz Felipe Scolari, Guus Hiddink, Carlo Ancelotti, Andre Villas-Boas, Robero Di Matteo, Rafa Benitez, Antonio Conte ve Maurizio Sarri… Bu isimlerin tamamının yolu Chelsea’den geçti ve tamamına yakını sözleşmesi dolmadan kulübün sahibi Roman Abramovich tarafından gönderildi. Listeye son eklenen “kulübün evladı” Frank Lampard oldu. Bir sonraki kovulma adayı olarak göreve Thomas Tuchel’in getirilmesi planlanıyor.

DÜMENDE HEP BAŞKAN

İtalya Serie A ve İngiltere Premier Lig’deki birçok takımın sahibi zengin patronlar veya ailelerdi. Bu zenginler için futbol bir nevi PR çalışmasıydı. İtalya’da ailenin sahip olduğu en değerli marka, kulübün ana forma sponsoru olarak milyonlara ulaştı. Juventus, Milan ve Inter zenginliği arkasına alıp, başarıya ulaşan kulüpler oldu. Elbette bazen işlerde ters gitti. Parma ve Fiorentina gibi kulüpler yanlış yönetim yüzünden, para gücüne rağmen ligden düştüler. Premier Lig’in zenginleri daha itidalli davrandı. Kulüpleri bir yatırım aracı olarak gördüler. Premier Lig’in marka değerinin yüksek olması, zenginler için cazibe merkezi oldu.

2003 yılında Rus milyarder Roman Abramovich’in Chelsea’yi satın almasıyla, Ada’da yeni bir sayfa açıldı. Milyarlarca dolarlık servete sahip olan Abramovich, gözden düşen Rus oligarklardandı. Henüz 37 yaşındaydı. Genç yaşta kazandığı milyarlardan dolayı hırslıydı. Zücaciye dükkanına dalan fil misali önce transfer borsasını darmadağın etti. Başarı için beklemeye tahammülü yoktu. En ünlü isimlere ise teknik direktörlük koltuğunu teslim etti.

Ama dümende her zaman Abramovich vardı. Jose Mourinho ile gelen üst üste iki şampiyonluk Abramovich’in iştahını kabarttı. Kaliteli oyuncu ve teknik adamla şampiyonluk çantada keklikti. Ancak unuttuğu Premier Lig’deki Alex Ferguson faktörüydü. Keza Arsene Wenger’i hesap etmek de gerekiyordu. Şampiyonluk gelmediğinde teknik direktörler bavulunu elinde bulacaktı. Gömlek değiştirir gibi teknik adam harcadı. Tecrübesi, kalitesi ve başarıları Abramovich için bir anlam ifade etmiyordu. Chelsea’yi şampiyon yapamıyorsa kovulması kaderdi. Birbirinden ünlü isimlerden sadece Carlo Ancelotti, takımı şampiyon yapıp “Sana kovma zevkini yaşatmadan, ben istifa ediyorum” diyebildi.

LAMPARD KARARI SÜRPRİZDİ

2008’de Manchester City’nin Arap sermayesini arkasına almasıyla Chelsea’ye önemli bir rakip daha çıktı. Tesellisi 2013’te Ferguson’un emekliye ayrılmasıyla United’ın kulvar dışı kalmasıydı. Ancak sevinci kısa sürdü. Zira yarışa Jürgen Klopp’u göreve getiren Liverpool dahil oldu. Chelsea’nin şampiyonlukla arasındaki mesafe giderek açılmaya başladı.

Geçen sezon Abramovich sürpriz bir şekilde takımı Frank Lampard’a teslim etti. 13 sezon Chelsea formasını giyen Lampard, kulübün efsanelerinin başında geliyordu. Oyunculuk kariyerini sonlandırdıktan sonra teknik adam olarak yoluna devam kararı aldı ve gerekli eğitimi aldıktan sonra ilk sınavını Championship takımlardan Derby’de verdi. Burada göstereceği performans geleceğini şekillendirecekti. Derby, Lampard yönetiminde 57 maça çıkarken 1,83 puan ortalaması yakaladı. Lampard yönetimindeki Derby’nin sezonu 4. sırada tamamlayıp, Premier Lig’e yükselmek için playoff maçına hak kazanması Lampard’ın başarı hanesine artı puan olarak yazıldı. Playoff maçında gülen taraf Aston Villa oldu ama bu başarısı Frank Lampard’a Chelsea yolunu açtı.

Lampard’ı zorlu bir sezon bekliyordu. Genç teknik adam Mourinho, Klopp ve Guardiola gibi ünlü isimlerle mücadele edecekti. Diğer yandan FIFA’nın transfer yasağından dolayı kadroya takviye yapamadı. Üstelik takımın yıldızı Eden Hazard da Real Madrid’e gitmişti. Abramovich’in Lampard’ı göreve getirmesi ince bir taktikti. Mevcut şartlarda başarı imkansızdı. Taraftarın sevgilisi bir isme kulübü teslim ederek, tepkileri baştan önledi. İlk 6 haftada alınan ikişer galibiyet, beraberlik ve yenilgi sezonun geneli hakkında bir fotoğraf verdi. Ancak 7. haftadan itibaren toparlanan Chelsea genç oyuncular Mason Mount, Tammy Abraham  ve Christian Pulisic’in performanslarıyla ligi 4. sırada bitirip Şampiyonlar Ligi bileti aldı. Normalde bu sonuç kovulmak için yeterliydi. Ama transfer yasağı ve Lampard’ın tecrübesizliğine rağmen başarıydı. Bir anlamda ligi ilk 4 içinde bitirmesi Abramovich’in “kovma planını” bozmuştu.

EN ÇOK TRANSFER YAPAN TAKIM

Bu sezona Chelsea kesenin ağzını açarak başladı. Kai Havertz, Timo Werner, Ben Chilwell, Hakim Ziyech ve Edouardo Mendy gibi isimleri için kasadan 250 milyon Euro çıktı. PSG’den Thiago Silva ise kadroya bedelsiz katıldı. Staj yılında takımı ilk 4 içine sokan Lampard’dan beklenti çıtası doğal olarak artmıştı. Ama özellikle iki Alman Werner ve Havertz’in performansları düşük olunca, Chelsea çarkları işlemedi. Son 8 maçın 6’sında puan kaybedince Lampard valizini topladı.

Frank Lampard, bu sezon maç başına 1.67 puan kazanabildi. Bu rakam, Roman Abramovich döneminde bir teknik direktörün elde ettiği en düşük puan ortalaması. Chelsea ayrıca puan tablosunun ilk 11 sırasında yer alan takımlarla oynadığı 10 karşılaşmada sadece West Ham United’ı yenebildi. 19 maçta sadece sekiz galibiyet alabildi ve topladığı 29 puanla dokuzuncu sıraya yerleşti. Şampiyonlar Ligi’nde yola devam eden Londra ekibi, Şubat ayında La Liga lideri Atletico Madrid ile karşılaşacak.

Lampard da Abramovich’in biletini kestiği teknik adamlar listesine dahil oldu. Yeni aday Thomas Tuchel. PSG’den gönderilen Tuchel, göreve gelirse Chelsea’nin ilk Alman teknik adamı olacak. Chelsea’ye teknik direktör olmak, kovulmaya en yakın isim olmaya devam ediyor.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin