O kadar kâr yordu, soluklanın tabii

HABER-ANALİZ | SEMİH ARDIÇ

Hüseyin Aydın hem Ziraat Genel Müdürü hem de bütün bankaların üye olduğu Türkiye Bankalar Birliği’nin Başkanı. 2017 senesinin ilk yarısına dair tespitlerini aktarırken ilginç sözler sarf etti. Elde avuçta ne varsa verdiklerini ve bu fedakârlığın karşılığını da aldıklarını ifade etti: “Yasal limitlerimizi sonuna kadar kullandık, elde avuçta ne varsa hepsini krediye verdik. İlk altı ayda çok hızlı koştuk, şimdi biraz soluklanacağız ama asla durmayacağız.”

Aydın haklı, ilk altı ayda bankaların kârı 25 milyar TL oldu. Geçen senenin tamamı kadar kârı altı aya sığdırınca bankacıların yüzünde gülücükler açıyor tabiî. Kredi Garanti Fonu’nda (KGF) Hazine’nin kefalet tutarın 25 milyar liradan 250 milyar liraya çıkarıldı. Bankalar da bu teminata istinaden para musluklarını açabildikleri kadar açtı.

BORÇLU FİRMA, KEFİL HAZİNE

Ne de olsa borcun kefili Hazine. Firma veya ortakların batması bankalara Hazine’den termin almak haricinde külfet getirmeyecek. Müteahhitleri yolcu ve araba garantisi veren Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarı, bankalara da tahsilat garantisi vermiş oldu. Garantiyi duyan bankacılar şubenin önünden geçeni kolundan tuttu, kredi verdi. 2016’nın yarısına nazaran yüzde 40 daha fazla kredi tahsis edildi.

Öyle ki 1,6 trilyon liralık mevduata mukabil kullandırılan kredi tutarı 1,9 trilyon liraya çıktı. Devlet destekli gibi görünen bu alan razı-veren razı düzeninde bankalar kârlılıkta bahar mevsimini yaşıyor. Öz sermaye kârlılığı yüzde 15’in fevkinde…

BANKALARIN KÂRI YÜZDE 34 ARTTI

Her fırsatta ‘faiz lobisi’nden dert yanan AKP yine bankaları ihya etti. Küçük esnaf, çiftçi, işçi, memur ve emekliler derd-i maişetle boğuşurken bankaların kârı yüzde 34 artıyorsa rantiyeye gün doğmuş demektir. 1990’larda olduğu gibi paradan para kazanma alışkanlığı nüksetti.

Dövizde tansiyon düşmüş gibi görünürken faizler aldı başını gidiyor. Hazine geçen sene yüzde 7-8 ile borç bulabiliyordu. Aynı oran şimdi yüzde 12’yi geçti. Faizlerin nerede duracağını bilen var mı? Bir senelik mevduat yüzde 16’ya, kredi yüzde 20’ye yaklaştı.

GAYRİMENKUL ZARAR ETTİRİYOR

Haliyle sadece bankalar değil elinde parası olan ve ‘faiz haramdır’ hassasiyeti taşımayanlar mevduata koştu. Gayrimenkulde fiyatların yüzde 30’dan fazla gerilemesi yetmezmiş gibi nakit sıkıntısı yüzündün tahsilat riskleri de arttı. Bu yüzden gayrimenkul alma ya da kiraya verme temayülü azaldı. Para baronları bunun yerine mevduatı ya da Hazine’ye borç vermeyi tercih etti.

Bankalar Birliği Başkanı Aydın ‘biraz soluklanalım’ derken kredi talebi ve Hazine desteği devam ettiğine göre daha fazla para bulmak için mola verdiklerini ima ediyor. Satacak para bulurlarsa kârlılık bu seviyelerde kalacak, 2017 de bankacılar namına altın bir sene olarak tarihe geçecek.

BDDK BANKALARA GÖZ YUMUYOR

Nasıl olsa Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), hükûmetin ‘başkanlık seçiminin kazanmamız lazım, ver coşkuyu’ ricasını emir telakki etti ve munzam karşılıkları esnetti. Hatta tahsil edilemeyen kredilere mukabil bankanın el koyduğu gayrimenkulleri likit değer (nakit kıymetinde) olarak gösterilmesine bile müsaade edildi. İpotek tesis edilirken fiyatı 500 bin lira olan daire şu anda 400 bine bile satılamazken banka aynı daireyi ilk değer üzerinden bilançoda gösterebilecek.

Kâğıt üstünde her şeyin çaresi var Yeni Türkiye’de. Bankacılık Kanunu bizzat BDDK marifetiyle tarumar edilirken bankacıların nefes nefese kalması yanlış anlaşılmasın. Onları sık boğaz eden, ‘kredi riskiniz arttı, frene basın. Şu kadar ilave sermaye koyun’ diyen bir otorite yok artık.

HAZİNE BORÇ LİMİTİNİ ÇOKTAN AŞTI

Madalyonun bir de öteki yüzü var ki ondan ne Bankalar Birliği Başkanı Aydın ne de BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben bahsediyor. Hazine 2017’de piyasaya toplam 117 milyar lira borçlanacaktı. Oysa şu ana kadar yaptığı ve açıkladığı program ile Ocak-Ekim arasında 140 milyar liradan fazla borçlanma yapacak.

Daha programı açıklanmayan Kasım ve Aralık ayları da var. Güya bu sene borçlanma 117 milyarın altında kalacaktı. 150 milyar lirayı geçmemesi başarı sayılacak! Bankacıların soluklanacağı kadar fazla paraya ihtiyacı var Hazine’nin.

BÜTÇEDEN FAİZE 15 MİLYAR LİRA FAZLADAN GİDECEK

Referandum için harcanan paralar, milyonluk Mercedesler, bin odalı Saray’ın cari giderleri, örtülü ödeneğin alıp başını gitmesi, köprü-otoyol, havalimanları ve şehir hastanelerinin müteahhitlerine verilen ödeme garantileri Hazine’nin sırtına yükleniyor. Hazine yüksek faizle borç alıp hükûmetin gözde firmalarının kasasını dolduruyor.

Pekâlâ daha fazla tutarda daha yüksek faizle alınan borç nasıl ödenecek? Tabii vatandaşın cebinden alınarak ödenecek. 2018 bütçesinde faiz için ayrılan pay en az 15 milyar lira artacak. Yatırıma, eğitim, sağlık ve diğer alanlara gitmesi icap eden paralar rantiyeye gidecek.

Fert başına borç AKP’nin iktidarda geldiğinde 1.963 dolar idi. Aynı rakam 2017 başında 5 bin 379 dolara çıktı. Bu saatten sonra da borçluluk azalmayacak, bilakis katlanacak…

Faiz lobisi biraz soluklanacak, akabinde yeniden koşmaya başlayacak!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin