‘Görünmeyenler’ herkesin gözü önünde 2 genç kadını kaçırdı

HDP’li iki genç kadın, iki araçla önlerini kesen ve kendilerini ‘görünmeyenler’ olarak tanımlayan 6 kişi tarafından kaçırıldı. Darp ve tehdit edilen gençlere ajanlık dayatıldı

Kendilerini “Görünmeyenler” ismiyle tanımlayarak, polis kimliği taşıyan kişiler, AKP ve MHP iktidarı karşısında seslerini yükselten muhalif gençleri hedef almaya devam ediyor.  Ajanlaştırmaya çalışma, korkutma ve yıldırma politikalarına son dönemde bir de kaçırma politikası eklendi. Devletin, “Bizimle herhangi bir bağları yoktur” diyen, ancak kendilerini polis olarak tanıtan söz konusu kişiler sokak ortasında gençleri kaçırarak, darp ve tehdit ediyor.

AJANLAŞTIRMA POLİTİKASI

Ankara ise birçok kentte gerçekleşen “kaçırma” olaylarının adeta merkezi haline gelmiş durumda. Özelde Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi üyelerinin hedef alındığı “kaçırma ve ajanlaştırma” politikaları yaygınlık kazanmaya başladı. Son örneği yine Ankara’dan geldi. HDP Gençlik Meclisi üyesi Ronda Bat ile Sultan Taş, 2 Şubat’ta yolda yürürken kendilerini polis olarak tanıtan kişiler tarafından kaçırıldı.

1 AYDA EN AZ 7 GENÇ TEHDİT EDİLDİ

12 Ocak’ta HDP Gençlik Meclisi üyesi Hatice Aras, 13 Ocak’ta HDP Gençlik Meclisi üyesi Ezgi Orak, 27 Ocak’ta HDP eski PM üyesi Erol Çiftçi ve 31 Ocak’ta Kaldıraç okuru Elif Ceylan Ankara’da kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce tehdide ve ajanlaştırma politikasına maruz kaldı. 2 Şubat’ta ise HDP’li gençler Ronda ve Sultan zorla araca bindirilerek kaçırıldı. Son bir ay içinde Ankara’da en az 7 genç bu tür uygulamalarla karşı karşıya kalmış oldu.

HDP Gençlik Meclisi Üyeleri Ronda Bat ve Sultan Taş yaşadıklarını Jinnews’e anlattı.

‘GÖZALTI KARARI VAR’ DEYİP KAÇIRDILAR

2 Şubat’ta saat 15.30 sıralarında Bahçelievler metrosundan çıktıktan sonra iki aracın önlerini kestiğini dile getiren Ronda, araçtan inen 6 kişinin kendileri hakkında gözaltı kararı olduğunu ileri sürerek, zorla araca bindirmeye çalıştıklarını söyledi. Ronda, gözaltı kararını görmek istediklerini belirttiklerinde ise “Ancak emniyette öğreneceksiniz” cevabını aldıklarını aktardı.  Ronda, “Bunun üzerine biz de ‘kaçırılıyoruz’ diye bağırmaya başladık. Sesimizin duyulmasıyla birlikte esnaf toplanarak tepki göstermeye başladı. Bizi ise darp ederek zorla araçlara bindirdiler. Beni bir araca Sultan’ı ise başka bir araca bindirdiler. Esnafların tepkisi üzerine ‘Onlar terörist, biz terörist yakaladık. Çok merak ediyorsanız gelir TEM’de görürsünüz’ gibi söylemlerde bulundular” sözlerine yer verdi.

 HEPİNİZİN SONU CEZAEVİ OLACAK

Kendisine,  “Ankara’ya neden geldin? Burada ne arıyorsun? Burası Amed değil Amed’e geri dön. Amed’te gezdiğin gibi burada rahat gezemezsin. Arkadaşlarınız tutuklandı siz de tutuklanacaksınız. Hepinizin sonu cezaevi olacak. Amed’te de görmeyeceğiz seni” gibi tehdit ve hakaret içerikli söylemlerde bulunulduğunu ifade eden Ronda, amaçlarının sindirmek, korkutmak ve tehdit etmek olduğunu vurguladı. Esnafın tepkisi üzerine kendilerini çok uzun tutmadan yarım saat içinde araçların geçmediği, sapa bir yerde bıraktıklarını belirten Ronda, “Kendilerini bize polis olarak tanıttılar ve polis kimlikleri vardı ancak bunlar gerçek kimlik miydi bilmiyoruz” şeklinde konuştu.

 GENÇLER DİKKATLİ OLMALI

“Biz mücadele etmeye devam edeceğiz” diyen Ronda şöyle devam etti: “Bu kaçırma olaylarının bizi etkilemediğinin farkındalar, görüyorlar. Sadece genç arkadaşların daha dikkatli ve bilinçli olmaları gerekiyor. Yaptığımız suç duyuruları ve açıklamalarımıza rağmen önüne geçemediğimiz bir şey. Çünkü destekleyenleri farklı. İHD’ye başvurumuzu yaptık, savcılığa da başvuruda bulunacağız.  Son süreçte her alanda gençlere yöneliyorlar. Boğaziçi’nde süren bir direniş var.”

ESNAF KURTARMAYA ÇALIŞTI

Sultan Taş da yaşananları anlatarak esnafın müdahale ve tepkisine dikkat çekti. Esnafın araçların önünü keserek aracın kapısını açtığını ve kendilerini araçtan indirmeye çalıştıklarının altını çizen Sultan, yaşadıklarını şöyle aktardı:  “Esnaf onların ‘Ben polisim’ demesine rağmen bizi onların elinden almaya çalıştı. Esnafı ‘Onlar terörist’ diyerek durdurmaya çalıştılar. Ben Ankara Üniversitesinde öğrenciyim. Bana neden Ankara’da olmadığımı ya da Ankara’daysam neden başka yerlere gidip geldiğimi sordular. Seyahat özgürlüğüm olduğunu söyledim. Onlar ise ‘Senin seyahat özgürlüğün bizim söylediğimiz noktaya kadardır’ gibi bir ifade kullandı. Bu noktadan sonra hiçbir sorusuna cevap vermedim. Bir gün öncesinden gerçekleştirdiğimiz kadın toplantısında ne yaptığımızı sordu, cevap vermedim. Bunun üzerine bana ‘Sen cevap vermesen de biz biliyoruz ne yaptığınızı’ dedi. Ardından ise ‘Bütün arkadaşlarınız şu an adliyede, hepsi tutuklandı şimdi sıra size geldi. Zaten şu an emniyete gidiyoruz’.”

‘‘BİZ GÖRÜNMEYENLERİZ’’

Cinsiyetçi küfür ve hakaretlere maruz kaldıklarını belirten Sultan, “Biz kimiz biliyor musun?” diye sorduklarını ancak kendisinin cevap vermediğini dile getirdi. Bunun üzerine “Dur yüzümü açayım. Hazır mısın yüzümü görmeye? Bak telefonda bir şeyler göstereceğim. Sen sormasan da biz söyleyeceğiz. Biz Gökhan Güneş’in bahsettiği Görünmeyenler’iz” dediklerini söyledi. Ardından telefonunun çaldığını aktaran Sultan, “Abi göl tarafına mı götüreyim? Tamam, göl tarafına götürüyorum’ deyip kapattığını, sonrasında ise şehrin dışında bir yerde bırakıldığını ifade etti.  Sultan, araçtan indiğinde kendisine, “Arabada bir şeyini unutma” dediklerinin de altını çizdi.

HERKESİN GÖZÜ ÖNÜNDE 2 KADINI KAÇIRDILAR

Sultan, bu şekilde alınmalarının 90’lardaki faili meçhulleri andırdığına işaret ederek, “Biz bu yönelimlerin JİTEM kalıntısı olduğunu biliyoruz. Ankara’nın göbeğinde gündüz gözüyle 6 kişi 2 genç kadını kaçırabiliyor. Bu çetevari gruplarla hukukun çeteleştiğini görüyoruz. Bu noktada da bağımsız bir yargı ve hukuktan bahsedemeyiz. Tüm bunlar ne kadar sıkıştıklarının göstergesidir. Biz ne kadar demokrasi dersek onlar o kadar saldırıyor. Bu da bizim ne kadar haklı bir mücadele verdiğimizi gösteriyor. Teşhir etmek gerekiyor. Biz bugün bu yaklaşımları teşhir etmedikçe bu daha da artacaktır. Kime yapıldığının bir önemi yok. Bugün bana yarın başkasına yapılır. Başta genç kadınlar olmak üzere bütün gençlere, insan hakları ve demokrasiden yana olan herkese birlik olma çağrısında buluyorum. En büyük özsavunmamız örgütlülüğümüzdür” vurgusunu yaptı.

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin