AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘İslam’ın yapılandırılması gerektiğini’ savunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a, “Sen kimsin İslam’ın yapılandırılması diye ifadeyi ağzına alıyorsun” diyerek tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndraki Camiler ve Din Görevlileri Haftası Programı’nda konuşan Erdoğan, Macron’un Müslümanların yoğunlukta olduğu bir şehirde yaptığı “İslam dünyanın her yerinde kriz yaşıyor” açıklamasının, ‘saygısızlıktan öte açık bir provokasyon’ olduğunu söyledi.
‘Sömürge valisi gibi davranmamalı’
Birçok Batı ülkesinde, ırkçılık ve İslam düşmanlığının bizzat devlet tarafından himaye edildiğini savunan Erdoğan şunları söyledi: “Devlet başkanları insanların kutsalları ile ilgili konularda söz söylerken kılı kırk yarmalıdır. Macron cahili olduğu meselelerde konuşurken dikkat etmeli. Sömürge valisi gibi değil sorumlu devlet adamı gibi davranmalı.”
“Müslümanlara saldırmak Avrupalı siyasetçilerin başarısızlıklarını perdelemek için kullandıkları en önemli araçlardan biri haline gelmiştir. Irkçılık ve İslam düşmanlığıyla yüzleşmek yerine hedef saptıranlar, en büyük kötülüğü kendi toplumlarına yapmaktadır.”
MACRON O KONUŞMADA NELER SÖYLEMİŞTİ?
Macron, 2 Ekim’de, ‘İslamcı ayrılıkçı fikirlerle mücadeleye’ ilişkin hazırlanan yasa tasarısının 9 Aralık’ta Bakanlar Kurulu’na sunulacağını belirterek, “Fransa’da, cumhuriyetin ortağı olması için İslam’ın yapılandırılması gerekiyor” demişti.
Paris yakınlarındaki Mureaux kasabasında konuşan Macron, “Genellikle karşı toplum oluşturmayla sonuçlanan İslamcı ayrılıkçılıkla mücadele etmeliyiz.” şeklinde konuşmuştu.
“İslam, bugün tüm dünyada kriz içinde olan bir din, bunu sadece ülkemizde görmüyoruz.” diyen Macron, “Bu aynı zamanda köktendincilik, dini ve siyasi projeler arasındaki gerilimlerle bağlantılı derin bir kriz ve giderek çok güçlü sertleşmeye yol açıyor.” ifadesini kullanmıştı.
Özellikle radikal İslamcılıkta ilgili tepkileri olduğunu kaydeden Macron, radikal İslamcılığın Cumhuriyet yasalarına aykırı bir metodik örgütlenme sergilemeyi ve başka değerlerin paralel bir düzenini yaratmayı hedeflediğini söylemişti.
Radikal İslam ile mücadele planında, “ne saflıkla hareket edileceğini ne de başkalarını damgalama” yoluna gidileceğini kaydeden Macron, Cumhuriyet yasalarına aykırı davrananlara hoşgörü gösterilmeyeceğini vurgulanmıştı.
Macron, sorunlu bölgelerde gettolaşmanın da sıkıntılar oluşturduğu görüşünü dile getirmişti.
Macron, “Bu gettolarda İnsanları, nüfusları kökenlerine göre yoğunlaştırdık, yeterli çeşitliliği, yeterli ekonomik ve sosyal hareketliliği sağlayamadık. Bizim hatalarımız, korkaklığımız yüzünden kendi projelerini inşa ettiler “demişti.
Macron, radikal İslamcıların bütün toplumu tamamen kendi kontrolleri altına almak istedikleri belirtmişti. Macron, “Fransa’daki İslam’ı dış güçlerin etkisinden özgürleştirmeyi hedeflediğini” belirterek, yurt dışından gelen imamlar ve yurt dışından Müslüman derneklere gelen mali destek konusunda da önemli adımlar atacağı mesajını vermişti..
“Bütün Müslümanları korkutmayı ve kavram kargaşası yaratmayı hedefleyen polemikçilerin ve aşırı uçların tuzağını düşmeyeceğiz.” diyen Macron, yeni yasa tasarısında laikliğin güçlendirilmesinin hedeflendiği mesajını vermişti. Macron, okullarda Arapça eğitimine ve İslam’ın daha iyi anlaşılmasına da daha fazla önem verileceğini vurgularken, geçen yıl açıkladığı gibi Türkiye, Cezayir ve Fas gibi ülkelerden yabancı dil eğitimi için ülkeye gelen öğretmenlere artık izin verilmeyeceğini yinelemişti.
