Dünyanın en muhteşem bakışı!

YORUM | M. NEDİM HAZAR

İki gün önce yazı yazmak için PC başına oturduğumda önüme bir haber düştü. “Birleşmiş Milletlere üye ülkeler tarafından alınan kararla 2012 yılından itibaren ‘11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’ olarak kutlanmaya başlamıştır.”

Ne kadar kötü bir atasözüdür “Kızın mı var, derdin var!”

Büyük bir haksızlıktır bu cümle.

İki kız evlat yetiştirmiş biri olarak daha önce de bir yazımda belirtmiştim: Dünyada hiçbir bakış bir kız çocuğunun babasına baktığı kadar samimi olamaz ve hiçbir tebessüm babasına bakan bir kızın bakışı kadar muhteşem değildir.

Sadece oğlu olan anne babalar hiç alınmasın ama eğer bir kız çocuğuna sahip değilseniz anne-babalığın tadına tam olarak asla varmış olamıyorsunuz.

İnanın abartmıyorum.

Kızımı ilk kucağıma aldığımda sokakta kalmış ürkek ve ıslak bir kedi yavrusu masumiyetinde içime öyle bir işledi ki, o güne kadar hissetmediğim tuhaf bir şefkat hissettim.

Baba ne kadar sert, aksi ve mendebur biri olursa olsun kız çocuğu onu adeta kulak memesi kıvamına getirebiliyor. Hatta bir süre sonra bunu suiistimal bile edebiliyor, diyebilirim.

Bir baba eşine hayır diyebilir. Oğullarına, babasına, kardeşlerine. Ancak mesele kız çocuğu olunca durum değişir. Bir baba kızına kolay kolay hayır diyemez.

O kadar ki anne bile sıralamada ikinci duruma düşüyor çoğu zaman.

Vaktiyle reklam sektöründe kalem oynatırken babalara yönelik bir üründe, illa ki kız çocuğu unsurunu da göz önüne alan muhteviyat seçmek çok önemliydi.

Bir ürünü babaya satmak istiyorsanız, ona ulaşmanın en kestirme yolu kızını ikna etmektir.

Elbette oğlanların hakkını yemekten Allah’a sığınırım.

Ancak iki kız evlat büyüttüm bir kere bile beni üzmediler. Yaşları kocaman oldu ama hala bana sokaktan eve gelmiş ıslak kedi yavrusu gibi geliyorlar.

İnanın kız çocuklarını vaktiyle diri diri toprağa gömen bir geçmişin ahfadı olarak bunlar muazzam şeyler.

Biraz İslam tarihi okumak bu durumu görmek için yeterli olacaktır.

İslâm öncesi Arap toplumunda, bir babanın kızının olması, çok büyük bir ayıp ve utanç kaynağıydı maalesef. Bırakınız kızları evlattan saymamayı, neredeyse insandan bile kabul etmezler, bir an önce vücudunu ortadan kaldırmak için bazı babalar, kız çocuklarını canlı canlı toprağa gömme gibi bir vahşeti gözlerini kırpmadan işlerlerdi. Bu toplumdaki bir babaya, “Kız çocuğun oldu” diye bir haberin gelmesi onun yıkılması için yeterdi. Çünkü onun için bundan büyük bir musibet olamazdı.

Şefkat peygamberi bu algıyı yerle bir etmeyi bizzat uygulamalarıyla gösterdi.

O sebeple lakaplarından biri de “Ebü’l-benât” yani “kızlar babası”ydı…

Hz. Peygamber (sav); bir, iki veya üç kızı olan ve bunlara sevgi ve şefkat göstererek büyütenlere Cenneti müjdelemişti.

Fahr-i Kainat’ın (asm) Zeynep, Ümmü Gülsüm, Rukiyye ve Fâtıma adında dört kızı vardı ve üç kız evladının ölümünü bizzat görerek acıların en büyüğüyle imtihan olmuştu. Hz. Fâtıma, Peygamberimizle daha çok birlikte idi.

Hz. Fâtıma Peygamberimizi ziyâret ederdi. Huzuruna varınca Peygamberimiz sevgili kızının ellerinden tutar, alnından öper ve yanına oturturdu. Peygamberimiz bazen de Hz. Fâtıma’yı ziyaret eder; Hz. Fâtıma da ayağa kalkar, muhterem babasını karşılar, ellerinden tutar, öper ve kendi yanına oturturdu.

Sadece kendi çocuklarına değil, herhangi bir kız çocuğuna da benzer bir sevgi ve şefkat gösterirdi hüzün peygamberi.

Cemre binti Abdullah anlatıyor:

“Babam elimden tutup beni Resulullah’a götürdü ve ‘Şu kızım için Allah’a bereket duası edin’ dedi. Resulullah da beni kucağına aldı, sonra elini başıma koydu ve bereketle dua etti.”

Yazı burada bitiyor, meraklıları için kız çocuklarıyla ilgili bazı hadis-i şerifleri buraya alıp, kızı olan babaların yalnızca bunun için ne kadar şükretmeleri gerektiğini hatırlatmak istiyorum.

“Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yan yana bulunacağız” buyurdu ve parmaklarını bitiştirdi (Müslim, Birr 149. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 13).

“Kızlarınızı altın ve gümüş ile süsleyin! Elbiseleri güzel olsun! İtibar kazanmaları için en güzel hediyelerle ihsanda bulunun!” (Hakim).

“Kimin bir kız çocuğu dünyaya gelir de onu toprağa gömmeden, horlamadan ve üzerine erkek çocuğunu tercih etmeden yetiştirecek olursa Allah Teâlâ o kimseyi cennetine koyacaktır” (Ahmed, Müsned,(Tah: Muhammed Şakir, Had. no: 1957), c. IV, s. 294).

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin