Çin: Suriye’deki vekalet savaşlarına müdahil olmayacağız

Çin, Suriye

Çin Uluslararası Çalışma Enstitüsü Başkanı Dong Manyuan, Suriye krizine birden fazla dış gücün dahil olmasının çözümü zorlaştırdığını, ABD, İsrail ve Suudi Arabistan’ın “Şeytan Üçgeni” yaklaşımıyla soruna Türkiye’nin dahil edildiğini belirtti. “Çin, Suriye’deki vekalet savaşlarına müdahil olmayacaktır” dedi.

Türkiye’den Çin’e giden bir grup gazeteciyle yaptığı görüşmede Dong, Suriye sorunun, hem iç hem de dış faktörlerin devrede olması nedeniyle çok karmaşık bir hal aldığını söyledi. ABD Başkanı Donald Trump’ın geçen yıl duyurduğu Suriye’den asker çekme kararının tam olarak sahaya yansımadığına dikkat çeken Dong, “Suriye krizinin ardında büyük ülkelerin çatışması yatıyor. Rusya ve ABD, Suriye’de sürekli ordu bulunduruyor” ifadesini kullandı.

RİYAD, TEL AVİV VURGUSU

Suriye sorununun bu hale gelmesinde Suudi Arabistan, İsrail’in tutumlarına işaret etti. “Suudi Arabistan Suriye’deki muhalif gruplara destek veriyor ve Prens Selman, meseleye içine İran, Türkiye ve Katar’ı dahil eden bir ‘Şeytan Üçgeni’ teorisiyle yaklaşıyor. Prens’e göre, Erdoğan Osmanlı İmparatorluğu’nun devamı olarak Ortadoğu’da liderliği geri almak istiyor. Oysa Suudi Arabistan’a göre, kendi Ortadoğu bölgesinin lideri. Bir de İsrail’in Suriye ile ilgili girişimleri gözardı edilmemeli. İsrail birkaç kez Suriye’nin egemenliğine saldırdı, hava saldırısı düzenledi.”

“Bu kadar çok dış gücün etkisinde, hepsinin Suriye üzerinde belli niyetleri varken Suriye halkları için bir facia kaçınılmaz bir durum” diyen Dong, “Barışın gelmesi çok uzun zaman alabilir, ama buna değer. Çin olarak barışa yönelik çabamız sürecek. Ancak Devlet Başkanı Şi’nin belirttiği gibi Çin olarak, Ortadoğu bölgesine dahil olmayacak ve o yetki boşluğunu doldurmayacağız” vurgusu yaptı.

Görüşmede bir diğer ana gündem konusu Türkiye’nin Çin’in yanı sıra ABD ile de ilişkileriydi. Dong, “Tek kanatlı ve mantıksız güç” diye tanımladığı ABD’ye karşı Türkiye’nin mücadele ederken iyi bir duruş sergilediğini kaydetti.

Çin Dış İşleri Bakanlığı Batı Asya ve Kuzey Afrika Masası Müsteşarı Cai Weiming ise Türk gazetecilerle görüşmesinde son yıllarda Sincan, Hong Kong ve Güney Çin Denizi’nde meydana gelen olayların arkasında ABD’nin olduğunu ve Ortadoğu’daki radikal dini akımları da ABD ile Suudi Arabistan’ın kullandığını söyledi. “Türkiye ve Çin arasında bir dostluk köprüsünün önemli bir parçası halinde olması gereken Doğu Türkistanlılar bir problem haline gelmiş durumda. Doğu Türkistan konusunun daha çok Türkiye dışındaki ülkeler tarafından kullanıldığını izlemekteyiz. ABD’nin bu konudaki açıklamaları Türk Çin ilişkilerini zehirlemeye yöneliktir” görüşünü dile getirdi.

‘TİCARİ SAVAŞTAN ABD ZARARLI ÇIKAR’

Çin Uluslararası Çalışma Enstitüsü Başkanı Dong Manyuan, ABD Başkanı Trump’ın tüm Çin ürünlerini Amerikan piyasasından çıkarması halinde bunların yerine koyacak alternatif ürün bulamayacağını savundu.

Her ülkeyle olduğu gibi ABD ile de dengeli bir dostluk ve birbirine saygılı ticari ilişki geliştirmek istediklerini kaydeden Dong, ancak ABD Başkanı’nın bu yönde düşünmediğini belirterek, “Onlara göre savaş açınca Çin’in ticari ekonomisi boğulacak. Son derece yanlış bir saptama. ABD, 1950-60 yılları arasında da bu tür bir yaptırıma gitmiş ama Çin’e hiç bir etkisi olmamıştı. Aksine Çin, gelişmesini hızla sürdürmüştü. Bu nedenle ABD’nin yaptırımı gereksiz bir uygulama Çin, buna dayanacak güçtedir” dedi.
Çin’in farklı sektörlerde üretim yapan 200 fabrikası olduğunu belirten Dong, “Bu fabrikalarda hem nitelikli hem de ucuz ürünler üretilmekte. Amerikan halkı ve bizimle iş yapan şirketler de bu ürünlerden son derece memnun. O nedenle ABD, bu ürünlerin alternatifini bulmakta zorluk çekecektir. Yıllık 600 milyar dolarlık iş hacmimiz olan ABD, Çin’e değil kendi halkına zarar verir” dedi.

 

Kaynak: Cumhuriyet

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin