Silopi raporu: Araç savcıdan habersiz çekilmiş, çocukları ezen polis 2 haftalık şoförmüş

Silopi’de 4 Mayıs’ta 6 ve 7 yaşında iki kardeşin evlerinde uyurken ölümüne neden olan zırhlı araçla ilgili CHP’nin raporu tamamlandı. Raporda zırhlı aracın 22 yıllık olduğu, aracı süren polis memurunun da iki haftadır şoför olduğu ortaya çıktı. Polis memuru kendisini ‘frenler tutmadı’ diye savunmuş ve 6 gün sonra da tutuklanmıştı. Raporda aracında savcıdan habersiz çekildiği de belirtildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ile İstanbul Milletvekilleri Selina Doğan ve Onursal Adıgüzel’den oluşan heyet, zırhlı araçların neden olduğu sivil ölümlerine ilişkin Silopi ve Cizre’deki incelemelerinin ardından rapor hazırladı.

Aracı savcıdan habersiz çektiler

Birgün’ün haberine göre, Furkan ve Muhammet kardeşlerin babası Mesut Yıldırım, uyurken duyduğu sesler üzerine koştuğu odada çocuklarının molozların altında kaldığına şahit olduğunu anlattı. Baba, çocukları komşuların yardımıyla molozların altından çıkardıklarını ifade ederek, “Hastaneye biz götürdük, polisler kendi araçlarını korumaya aldılar. Savcı gece gelmedi. Aracı da savcıdan habersiz çekmişler” dedi.

Zırhlı araçlar çok sürat yapıyor

Heyet, aracı kullanan polis ile Şırnak Merkez T Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda görüştü. 1,5 yıldır Şırnak’ta görev yaptığını söyleyen 5 yıllık polis memuru, olay gününü şöyle anlattı: “Olay günü, eve yaklaşık 80 metre mesafedeki MHP binasını koruyorduk. 2-3 saatte bir devriye atıyorduk. Gece 12- 00.30 gibi ikinci devriyeyi attım. Sonra aracı park etmeye çalıştım, stop etti. Yokuş olduğu için kaymaya başladı. Frenler çalışmadı. Farların yanmadığını görünce, ana güç şalterini kapatıp açtım. Farlar yandı. Ama araba çalışmadı. Vitesi park konumuna getirdim, durmadı. İlk virajı döndüm, sonra direksiyon hâkimiyetimi tamamen kaybettim. Şiddetle bir yere çarptım. Sürat göstergesi çalışmıyordu.”

Nereye çarptığını görmedim

Nereye çarptığımı görmedim. Çarpar çarpmaz önümü toz bulutu kapladı. Bağrışmaları duydum. Olay yerine gelen ekipler vardı. Arkadaşlarla birlikte binanın ön tarafına geçip iki çocuğu da çıkardık. Ambulans gelmemişti. Araçlarla hastaneye sevk ettik. Birinin durumu ağırdı. Diğerinin nabzı atıyordu. Beni de bir araca bindirip hastaneye götürdüler. Başımda yaralar vardı. Gece polis merkezinde ifadem alındı. O gece, ertesi gün nezarette kaldım.”

Özel eğitim almamış

Polis memurunun anlatımına göre kullandığı araç 1995 model, Dragon tipli ve ağırlığı 17 ton. Aracın son muayenesi 4 Nisan’da yapılmış. Polis memuru araçta her zaman iki kişinin bulunduğunu ancak o gece kendisinin yalnız olduğunu ifade etti. Polis, aracı kullanmak için herhangi bir özel eğitim almadığını, B sınıfı ehliyeti olduğunu ve 8 ay önce araçta görev yapmaya başladığını anlattı.

İfadeler çelişiyor

Raporda, aile ve polis memurunun ifadelerindeki çelişkiye dikkat çekilerek, “Aile, olay yerinden kaçtığını, çocuklarını kendi olanakları ve komşuların yardımıyla çıkardıklarını ve hastaneye götürdüklerini söylerken, polis memuru çocukların çıkarılmasına yardım ettiklerini ve hastaneye sevk ettiklerini ifade etmiştir. Bu çelişkilerin aydınlatılması gerekmektedir” denildi.

Cizre’deki ölümler

CHP heyeti, Cizre’de zırhla aracın çarpması sonucu geçen yıl 7 Haziran’da yaşamını yitiren 6 yaşındaki Bünyamin Bayram ve 24 Ekim’de hayatını kaybeden 5 yaşındaki Hakan Sarak’ın aileleri ile de görüştü. Bünyamin’in babası Heybet Bayram olayı “Çocuklar aracın etrafına toplanıyor. Polisler çocukları dağıtmak yerine, şoför geri geri gidiyor, çocuğu eziyor. İnsanlar durduruyor, çocuğu ezdin diye. Oğlumu ezerek öldüren polis elini kolunu sallayarak dışarıda geziyor” diye anlattı. Bünyamin’in annesi ise “ Zırhlı araçlar çok hızlı gidiyor. Suçumuz Güneydoğu’da yaşıyor olmak mı? Bizim canımız yok mu?” dedi. Hakan Sarak’ın amcası Şemsettin Sarak, polisin kim olduğunu dahi bilmediklerini, otopsi sonuçları gelmediği için davanın açılamadığı kaydetti.

Raporun sonuç bölümünde şu tespitlere yer verildi:

*Bölgede sokakların darlığı, pek çok yerde kaldırım olmayışı ve yaya trafiğinin düzensizliği zırhlı araçları şehir içinde tehlikeli bir hale getirmektedir. Bölgede yaşayan vatandaşların, zırhlı araçlarla hız yapıldığına dair şikâyetleri konunun hassasiyetini artırmaktadır.

*Polis memurlarının araçları kullanmak için gerekli eğitimden geçtiklerine dair bilgi ve bulguya rastlanmamıştır.

*Zırhlı araçların ne kadar zamanda yenilendiği ve bakımlarının yapılıp yapılmadığı da araştırılmalıdır. Son olaydaki aracın 1995 model, 22 yıllık bir araç olduğu ifade edilmiştir.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin