CHP Parti Meclisi Üyesi Eren Erdem: Erdoğan’ı yargılamayacak,ülkeyi normalleştireceğiz

CHP Parti Meclisi üyesi, 25. ve 26. dönem İstanbul milletvekili Eren Erdem, iktidara gelmeleri halinde Erdoğan’ı yargılamayacaklarını, ülkeyi normalleştireceklerini söyledi. Erdem, “Seçimden sonra Millet İttifakı’nın ilk politikası ne olacak? Erdoğan ve AK Partililer yargılansın diye bekleyenler de var, gerçekçi mi bu beklenti?” sorusuna şöyle cevap verdi: “Biz asla bu düşüncede değiliz. Biz Türkiye’yi normalleştirmek, Türkiye’yi ve kendimizi rehabilite etmek istiyoruz.”

P24’ten Aslıhan Gençay’a konuşan Eren Erdem’in açıklamalarından bazı bölümler şöyle:

İki senedir kamuoyu araştırmacılarıyla çok yakın bir diyalog içindeyim. Seçmenin doğru kanalize edilmesi hâlinde Kemal Bey’in ilk turda seçimi kazanacağını gördük. Kemal Bey, iki yıldır istikrarlı olarak yükseliyor. Anketlerde gördüğüm ortalama (Kılıçdaroğlu’nun oy oranı) yüzde 54-55 civarında. Erdoğan için yüzde 40-44 arası bir oy oranı görüyoruz. Kamuoyuna açık anketlerdeki genel eğilim de böyle.

Altılı Masa’da kesinlikle bir kriz beklemiyorum çünkü liderlerin olgunluk seviyesi çok yüksek. Siyasette bir konuda uzlaşılana kadar çok sert diyaloglar yaşanabilir ama uzlaşma sağlandıktan sonra o işten geri dönülmez.

Sayın Erdoğan, siyasi yaşamı boyunca hiç çaresizlik görüntüsü vermemiş, zayıf olduğu anlarda dahi güçlü görünmüştü. Bu onun iletişim yöntemi. Şu andaysa çok çaresiz görünüyor ve bunu da Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR’a dahi ihtiyaç duyduğunu görünür kılarak yapıyor. Bu çaresizliği, Sayın Kılıçdaroğlu’nun çevresindeki geniş mutabakat yarattı ve elbette bu mutabakatı dağıtmak isteyecek, birilerini konuşturacak. İttifak içinde çelişki olarak görülen konuları, ısrarla kaşımayı deneyecek ama sonuç alamayacak.

Seçimi Erdoğan kaybederse cihatçılar sokağa çıkar, diyenler, kötü senaryolar yazanlar da var. Siz ne düşünüyorsunuz?

Ben bunları hiç gerçekçi bulmuyorum. Öyle bir şey kesinlikle olmayacak çünkü ülkede böyle bir dinamik yok. Seçim gecesi bürokrasi, gözünü sandığa dikip çıkacak sonucu bekleyecek. Sandıktan çıkacak sonuca herkes saygılı yaklaşacak ama elbette bazı marjinal çevreler her zaman olabilir. Demokrasi dışı bir girişimde bulunanlar olursa, onların muhatabı devletin kolluk güçleridir.

Seçimden sonra Millet İttifakı’nın ilk politikası ne olacak? Erdoğan ve AK Partililer yargılansın diye bekleyenler de var, gerçekçi mi bu beklenti?

Bu çok önemsediğim bir konu ve biz asla bu düşüncede değiliz. Biz Türkiye’yi normalleştirmek, Türkiye’yi ve kendimizi rehabilite etmek istiyoruz. Üstenci, Jakoben bir anlayışla kendimizi makul sayıp, bizim dışımızdakileri rehabilitasyona muhtaç görmüyoruz. Siyasetin tüm tarafları rehabilite olmalı ve mahalle duvarları yıkılmalı. Mahalle duvarlarını, Erdoğan’ı hâkim karşısına çıkartarak yıkamazsınız. Biz, şimdiye kadar Türkiye’de demokrasinin kurumsallaşmasının önünde engel olan darbeler sürecinin yarattığı, bir oradan, bir buradan dayak yeme geleneğini sonlandırmak istiyoruz. Hırslara teslim olup öfkeye yenilerek bir devr-i sabık yaratmayı, Türkiye’yi normalleştirmenin önüne koyamayız. Elbette yargı, kendi işini yapacaktır ve bu konuda en ufak bir siyasi telkin olmayacaktır.

İntikam yok, adalet var mı diyorsunuz?

Sayın Kılıçdaroğlu’yla yakın siyaset yapıyorum, yeni döneme dair bazı ipuçları vereyim size; mesela Selçuk Bayraktar’a daha çok teşvik vereceğiz. Buradan ona çağrı yapıyorum: Bütün uluslararası fuarlara şimdiden rezervasyon yaptırsın. Bence Bayraktar için, hak ettiği ölçüde küresel bir PR yapılamıyor, biz onu majör alana taşıyacağız.

“Beşli çete” yargılanacak mı?

Yargı elbette kendi işini yapar. Suç işleyenler ve yolsuzluk yapanlar yargılanacaktır. Ben hâkim değilim, buna hâkimler karar verecek. Beşli Çete sadece bir yolsuzluk şeması değildir, aynı zamanda Türkiye’de müesses nizamın dar sermaye oligarşisidir. Gelecek dönemde devlet şeffaflaşacak ve Beşli Çete’nin gasp ettiği tüm kaynakları ülkemize geri kazandıracağız. Türkiye’nin ikinci yüzyılında birikmiş tüm sorunları çözeceğiz.

Yargının bağımsızlığı da bunlardan biri mi?

Yeni dönemde siyasetten arınmış bir yargı tesis etmek zorundayız. İster lehimize ister aleyhimize olsun, siyasi tavır alan herkes için HSK gereğini yapacaktır. Beklentimiz çok basit, AİHM standardında kararlar verilsin.

Vermezlerse ve kararları AİHM tarafından tazminata mahkûm edilirse, tazminatı kararı veren hâkimler mi ödeyecek?

Evet, yargı reformu kapsamında haksız tutuklamalar ve yargılamalardan doğan tazminatları, bu kararı veren hâkimler cebinden ödeyecek, maaşları kesilecek.

Seçim ve sandık güvenliğiyle ilgili organizasyonunuz tam mı?

Altılı Masa’nın bir seçim komisyonu var ve çalışıyorlar. Biz ilk tura hazırız ve seçim güvenliği konusunda da organizasyonumuz tam. Deşifre etmemek için ayrıntı vermek istemiyorum. Ama ikinci tur hakkında hiçbir fikrimiz yok, bu seçimin ikinci tura kalmaması gerek.

İkinci turda bir gevşeme olacak diye mi?

Siyasi sorumluluğum gereği dürüstçe söyleyeyim, biz daha önce bu sistemde hiç ikinci tur yaşamadık. İkinci tur risktir. İkinci turda bürokrasinin çeşitli çevrelerinin nasıl davranacağından emin değiliz. Bu seçim, tek turlu bir seçim olarak değerlendirilmeli ve vatandaşlarımız Tayyip Erdoğan ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında bir tercihte bulunmalı, oylar bölünmemeli. Türkiye’de seçim Erdoğan’la Kılıçdaroğlu arasındadır, başka aday yoktur.

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin