YORUM | ALPER ENDER FIRAT
AKP iktidarı iki kere yenildiği bir seçimin rövanşını almak için İBB’nin üzerinde bir atmaca gibi dolanıyor. İktidar daha önceki muhaliflerine yaptığı gibi ipe sapa gelmez uyduruk gerekçelerle İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin üzerine çökmenin hesaplarını yapıyor. Ve görünen o ki İçişleri Bakanı’nın dediği gibi geliyor gelmekte olan.
Süleyman Soylu İBB soruşturmasıyla ilgili konuşurken diyor ki “buradan vatandaşlarımıza soruyorum siz bylock kullandığı için kamudan, askeriyeden atılmış birisini işe alır mısınız? Evinizin önünde güvenlik görevlisi olarak çalışmasını sağlar mısınız, buna rıza gösterir misiniz?” “Arkadaşlar bunun siyasi bir tarafı yok” diye ekliyor.
BU YAZIYI YOUTUBE’DA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️
Terörist olma barajını buradan yani Bylock kullanmaktan kabul eden herkese geçmiş olsun, bundan sonra başına gelecek her şeyi baştan kabul etmiş sayılırsınız. Bir bilgisayar aplikasyonu kullanmayı terör örgütü için gerekçe kabul edenlerin, en akla gelmedik nedenlerle hatta tuttuğu takımdan dolayı bile terör örgütü üyesi kabul edilmeyeceğini, hiç kimse garanti edemez.
Musa Orhan gibi gencecik bir kıza tecavüz edip ölümüne neden olursun kimse senin kılına dokunmaz, devlet bunu sakıncalı da bulmaz. İyi çocuk olur rutin dışında istediğini öldürürsün, istediğin yeri bombalarsın onun da bir mahzuru yoktur ama bir bilgisayar aplikasyonu kullandığından dolayı hem terörist kabul edilir hem de güvenlik görevlisi olarak bile işe alınmazsın. Bunun adına devlet yönetmek diyenlerin söylediklerini kabul etmekle, bundan sonra başına gelecekleri en başından kabul etmiş olursun.
Başta CHP olmak üzere Türkiye’deki muhalefet kazanın doğurduğuna inanıyor ama ölebileceğine bir türlü ikna olmak istemiyor. Zamanında doğurmasından ne kadar mutlu olduysanız şimdi ölmesine de itiraz etmeyeceksiniz.
Sizin muhalefet olduğunuz ülkede milyonlarca insan kaşının üstünde kara var, saçının içinde beyaz var diyerek terörist ilan edildi, belediyelerine el konuldu, mal varlıklarına çöküldü, hapse atıldı, zulüm her yere yayıldı, sizin hiç umurunuz olmadığı için oturup seyrettiniz. Seyretmekle de kalmadınız bu hukuksuz zalim iktidarın her yaptığını legalleştirdiniz. Şimdi beraberce bozduğunuz kantar sizi de tartıyor.
CHP şimdi belki de ilk defa iktidarın farklı bir yüzüyle muhatap oluyor. AKP iktidarı hep başkasının malına, ötekinin belediyesine çöktü, CHP oturup izledi.
Bu kez iktidar CHP’den en büyük belediyeyi istiyor. Sandıkta alamadığı belediyeye, alavere dalavereyle çökecek gibi duruyor. CHP ilk defa bunun endişesini duyuyor, oysa demokrasiye saygısı olan bir parti bu endişeyi diğer el koymalarda da duymalıydı. Şimdi bütün CHP ve muhalefete o meşhur hikayeyi bir kere daha hatırlatma vakti. Hani şu önce komünistleri almaya geldiler ses etmedik, çünkü biz komünist değildik diye başlayan hikayeyi… Filmin sonunda ne oluyor herkes biliyor zaten.
Yine söylemiş olayım, ByLock kullanmayı terör örgütü üyeliğine delil olarak kabul ettiğiniz, sağı solu ByLock kullanmakla itham ettiğiniz gün başınıza gelecek her şeyi kabul etmiştiniz zaten.
Ama işin içinde başka bir şey de olabilir diye zaman zaman düşünmüyor değilim. Bu hareket Ekrem İmamoğlu’nu parlatma hareketi olabilir mi? İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu hemşehrisi İmamoğlu’nu mağdur hale getirerek önünü açmak mı istiyor diye düşünmeden edemiyorum. Biliyorsunuz Recep T. Erdoğan’da İstanbul büyükşehir belediye başkanıyken yönetimden uzaklaştırılmış, dört aylık bir mağduriyetten sonra da ülkenin tapusu verilmişti.
İbb içinde terörist var diyerek ibb yi operasyona açık hale getiriyorlar. Bu senaryoyu daha önce gerçekleştirmişlerdi. Ordu içinde terörist var diyerek orduyu operasyona açık hale getirmişlerdi. Orduya neden operasyon yapmak istemişlerdi? Çünkü ordu artık kendilerine hizmet etmiyordu. Bu yüzden rejim değişikliğine gidildi. Askeri vesayet yerine istihbarat vesayeti kurulmuştu. Bunun için güç ordudan istihbarata kaydırılmıştı. Chp de bu operasyonu maskelemek için dikkatleri ordu içindeki teröristlere çekmişti. Chp için önemli olan davasıdır. Türklerin tekrar avrupa birliğine dönmemesidir. Çin, rusya, iran, suriye ekseninden kopmamasıdır. Bu proje türkleri avrupa birliğinden dolayısıyla demokrasiden uzaklaştırma projesidir. Bu sayede türkleri muhaberat rejimiyle kontrol etmektir. Dünyaya kapatmaktır. Bu projeye engel olan bütün devlet kurumları çökertilmiştir. Adına da fetö konmuştur. Ordu içinden insanlara bir terör saldırısı gerçekleştirilmiştir. Bu sayede ordu terör yuvası olarak gösterilmiştir. Orduya büyük tuzak kurulmuştur. Chp davası için herşeyi göze alacaktır. Chp için kapatılmaktan daha önemli olan projenin sonlandırılmasıdır. Türklerin tekrar batıya dönmesi chp nin asıl kabusudur. O yüzden kapatılmak dahil herşeyi göğüslemeye hazırdır. Chp iktidarın davranışını kestirebiliyor diye düşünüyorum. İktidarın arkasında islami ergenekon var. Proje gereği chp nin kapatılması gerekiyorsa bunu bilen az sayıdaki chp li buna razı olacaktır. Chp iktidarın nabzını tutabilmektedir. Ordu içinden meclise terör saldırısı yapıldığında chp meclise gelmiş ve meclisin betonları arasında etten duvar örmüştü. Dünyada nereye gitseniz ve bu olayı anlatsanız saçma gelir. Mesela yunanlar ankaraya kadar geldiklerinde milletvekilleri mecliste etten duvar örmeyi mi düşünmüşler yoksa meclisi kayseriye taşımayı mı. Meclisin duvarlarını savunmak çok komik. Meclis sensin, meclisin duvarları değil. Bu da şunu göstermektedir ki chp nin meclise tekrar bomba atılmayacağından haberi vardır. Amaçları muhaberat projesinin gerçekleştirilmesinde, orduya kurulan tuzakta senaryoyu güçlendirmektir. Eğer chp ye operasyon yapılacaksa bile bu meclisin bombalanması gibi kontrollü olacaktır. Fetö ve pkk üzerinden yani terör örgütleri üzerinden devleti çökerttiler. Bütün kurumlara fetö, pkk anahtarı ile açıp içlerine girdiler ve yağmaladılar. Aslında en büyük fetö, pkk kendileridir. Devlet kurumlarını, demokrasiyi yok eden kendileridir. Asıl tehdit kendileridir. Avrupa takibinden kurtulmak için avrupadan uzaklaşılmıştır. İrana yaklaşılmıştır. Bu süreç boyunca proje sekteye uğramasın diye chp laiklikten, irticadan, iran oluyoruzdan hiç bahsetmemiştir. Tayyipin projesi ile uyumlu olarak avrupaya emperyalist demiştir. İran bu süreçte adı antiemperyalist olmuştur. İsimler değişmektedir. Kimse cumhuriyetin değerlerinden bir kez olsun bahsetmedi. Herşey projenin sağ salim gerçekleştirilmesi içindir. Bu kravatlılar aslında dava adamıdırlar. Bunlar gerekirse terör kıyafeti de giyerler. Görevleri gereği kravat takmaktadırlar. İstenildiğinde kravatlarını hemen çıkarabilmektedirler. Davaları için gerekirse cezaevine bile girmeye razılardır. Bu kısa sürecek diye dostları onları uyaracaktır. Tayyipin geçici olarak cezaevine girmesi gibi. Yani kötü gibi görünen şeyler onların çıkarına olabilir. Bu proje karşısında ibb ye kayyum atanması çok küçük kalmaktadır. Chp nin mağdur edilmesi işine gelmektedir. Çünkü tıkandılar. Cumhuriyet gitmiş hala benim esnafım, çiftçim edebiyatı yapıyor. Sanki herşey çok normalmiş gibi. Herşey normal çünkü kendileri herşeyi maskelemektedir. Bunların davası kemalizm falan değil. Bunlar devleti ele geçirmek istiyorlar. Tayyip devleti ele geçirmedi. Kurduğu rejim başından aşağı yıkıldığında bu görülecek. Gücünü devletin olmamasına borçlu. Teröristler gibi devleti yağmaladılar. Chp ise devleti istemektedir. Bir şahıs arkasından devleti yönetmek değil, devlet arkasından insanları yönetmek istemektedir. Bu devletin avrupadan kopuk bir muhaberat rejimi olması için mücadele vermektedir. Chp için önemli olan tayyipin tekrar avrupaya yönelmemesidir. O yüzden muhalefet yapmamaktadır. Şimdi tokatı yediklerinde göreceksiniz yine muhalefey yapmatacak. Dayak yerken aslında süreç lehine işleyecektir. Chp nin gerçek yüzünü görmek isteyen ancak tayyipin rotayı tekrar avrupaya çevirmesi kararı sonrası görebilir. İşte o zaman chp nin aslında ne kadar saldırgan bir parti olduğunu görürsünüz. Şimdi emeklim, çiftçim, memurum edebiyatına devam. Birde tank palet
Hocam son paragraf olmasaydı iyiydi, konuyu dağıtmış.