Böyle yol ve köprü yapmaya ne var! [Haber-Analiz: Semih Ardıç]

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri, Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘çılgın projelerim’ diye takdim ettiği Yavuz Sultan Selim ve Osman Gazi köprüleri ile Avrasya Tüneli vatandaşa pahalıya patladı. Her ne kadar projelerin ihalesi esnasında ‘vatandaşın cebinden 5 kuruş çıkmadığı’ söylense de işletmecilere verilen günlük araba taahhütü tutmadığı için aradaki farkı Hazine ödüyor.

Hükümete yakın Kolin, Kalyon, Limak, Cengiz ve IC (İbrahim Çeçen) gibi gruplara bu şekilde Hazine’den aktarılan senelik tutar 700 milyon doları geçecek. Üç ihalede tayin edilmiş işletme müddeti dolduğunda Hazine’nin toplam zararı 20 milyar doları bulacak.

TARİFE PAHALI OLDUĞU İÇİN ŞOFÖRLER KULLANMIYOR

Yavuz Sultan Selim Köprüsü (İstanbul Boğazı) ve Osman Gazi Köprüsü (İzmit Körfezi) ile Avrasya Tüneli’nin (İstanbul Boğazı’nın altından geçiyor) maliyet ve işletme modeli yandaş firmaları ihya etmek üzere kurgulandığı için gelinen noktaya şaşırmıyorum. Fatih ve Boğaziçi (15 Temmuz Şehitler) köprüleri ile mukayese edildiğinde astronomik ücretler istenen projelerde açıklanan geçiş adetlerine ulaşılamayacağı gün gibi aşikârdı.

Senelerdir hizmet veren her iki köprüden geçen taşıt toplamından daha fazla geçiş taahhüdünde bulunanlar paranın ceplerinden çıkmayacağını gayet iyi biliyordu. Yeni köprü ve tünellerin tarifesinin dünyadaki muadillerini bile üçe dörde katlayacak kadar pahalı olması ihaleyi alan firmaları zerre kadar endişelendirmedi. Zira her ayın akabinde geçmeyen araç başına ücreti Hazine’den tahsil edeceklerdi.

HAZİNE’NİN SENELİK ZARARI 2,4 MİLYAR TL

İktidarın yakını olmaktan gayrı meziyeti bulunmayan firmaları ihya etmek üzere yapılan ihalelerin faturası gün geçtikçe kabarıyor. 2017’nin mayıs sonu itibarıyla Hazine Müsteşarlığı; Avrasya Tüneli, Osman Gazi Köprüsü ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü için işletmeci firmalara 803 milyon TL ödedi. Fatura sene sonunda 2 milyar 410 milyon TL olacak.

Hazine, 20 Aralık 2016’da hizmet vermeye başlayan Avrasya Tüneli için işletmeciye senelik 25 milyon araba teminatı verdi. Geçiş adedinin taahhüdün altında kalması halinde fark işletmeci şirkete Hazine tarafından ödenecek. Otomobil başına 4, minibüs başına da 6 dolar artı KDV olan geçiş ücreti tüneli tercihte caydırıcı oldu.

Şoförler, Fatih ve 15 Temmuz Şehitler (Boğaziçi) köprülerinin fiyatını neredeyse ikiye katlayan tarifeyi sineye çekmedi tabii. Üçüncü köprüden dili yanan kamyoncular Sirkeci-Harem hattında feribot kuyruğuna girmeyi bile göze aldı. Hükümet bu hattı ağır vasıtalara yasaklayınca mecburen üçüncü köprüden geçiyorlar. Deli Dumrul bugünkülerin eline su dökemez.

Esasında geçmeyen şoförler de bu pahalı tarifeden yakayı kurtaramıyor. Geçse de geçmese de her vergi mükellefinin cebinden çıkacak o paralar. Taşıt sayısının az olması ihaleyi alanları zerre kadar alakadar etmiyor. Onlar zarar etmemek üzere girdi bu ihalelere.

AVRASYA TÜNELİ’NDEN HEDEFİN YARISI KADAR ARABA GEÇMEDİ

Avrasya Tüneli’nden ilk 5 ayda günlük 34 bin taşıt geçiş yaptı. Oysa Hazine’nin verdiği garanti günlük yaklaşık 68 bin adetti. Kalan ortalama 34 bin aracın bedeli mukabili 77 milyon 914 bin TL Hazine tarafından karşılanacak.

Osman Gazi Köprüsü için de tablo farklı değil. Günlük 40 bin araç geçiş garantisine mukabil 14 bin civarında geçiş oldu. Otomobiller için yaklaşık 37,8 dolar olarak belirlenen geçiş bedeli sonrasında Osmangazi Köprüsü için Hazine’nin işletmeci firmaya ödeyeceği tutar 585 milyon 200 bin TL’yi buldu.

Fiyat 65 dolar artı KDV idi, aşağı çekildi. Buna rağmen köprüyü tercih edenlerin sayısı artmadı. İndirimin farkını da Hazine ödüyor bu arada. Fatura kabardıkça Körfez’in etrafından geçişler yasaklanırsa şaşırmayın!

Her projede aynı hüsran… Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden 1 Ocak-30 Nisan tarihleri arasında 16 milyon 200 bin taşıt geçmeliydi. Oysa geçen taşıt sayısı 4 milyon 600 binde kaldı. Hedefteki sapmanın Hazine’ye dört aylık maliyeti 140 milyon 376 bin TL oldu.

MALIN SAHİBİ HAZİNE KİRACIDAN FARKSIZ

Kredisi Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank tarafından temin edilen, arsa ve imar izinleri kamu imtiyazı ile süratle alınan projelerde sizce de bir garabet yok mu?

Madem Hazine bu kadar afakî ödemeler yapacaktı işletme niye özel firmalara verildi?

Tarifeler, ihaleyi alan firmaların kasasının doldurmak için yüksek tutulmadı mı?

Malın sahibi iken Hazine’nin kiracı durumuna düşürülmesinin makul bir izahı olabilir mi?

Hazine bu kadar parayı firmalara vermek yerine niçin ihtiyaç duyulan sahalarda harcamadı?

Cevap bekleyen suallerin sayısı hayli fazla. Türkiye’nin iktidar marifeti ile soyulduğuna hâlâ inanmak istemeyenler sadece yukarıda bahsi geçen üç projeyi gözden geçirebilse keşke! Makalede yer verdiğim tablolar vatandaşın cebindeki paranın hükümetin gözdesi şirketlerin cebine aktarıldığını tereddüde mahal bırakmayacak şekilde ispat ediyor.

“Adamlar köprü ve yol yaptı.” demeden evvel Çılgın Projeler pazarlaması ile Hazine’nin nasıl zarara uğratıldığını teşehhüt miktarı kadar da olsa düşünmek çok mu zor?

Yap-İşlet-Devret’ten Yandaşı-İhya-Et’ Modeline…

BUNLAR KÖPRÜ DEĞİL Mİ? GEÇİŞ ÜCRETLERİ NİYE BU KADAR FARKLI?

15 Temmuz Şehitler (Boğaziçi) ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinin tarifesi

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin