Belçika’da eğitim; ‘Kral’ olsan fayda etmez-2 

ZAFER ÖZSOY | HABER İNCELEME

Serinin ilk yazısında Belçika’nın eğitim sistemini genel hatlarıyla anlatmıştım. Bu yazıda çocukları hem Türkiye’de hem de Belçika’da eğitim almış bir ebeveyn-gazeteci olarak kıyaslama yapacağım.

Burada ilk dikkatimi çeken tam gün eğitim sistemi oldu. Belçika’daki bütün okullarda eğitim tam gün. Dersler sabah 08.20 gibi başlayıp öğleden sonra 15.45 gibi bitiyor. Saatler okuldan okula 15-20 dakika değişebiliyor. Bunun istisnası çarşamba günleri. Çarşamba günleri dersler 12.45’te bitiyor. Çocukların dinlenebilmeler için de Çarşamba günleri ev-ödevi verilmesi yasak. Türkiye’de sabahçı olan oğlum ilk başlarda Belçika’daki bu eğitim sistemine, “Sabahtan akşama kadar okul mu olur!” diye isyan etmişti. Çünkü Türkiye’de sabah gidiyor, öğle saatlerinde eve dönüyordu…. Ama Belçika’da oluyor!

SANDVİÇ PROBLEMİ

Tam gün eğitim olan Belçika’da bir ebeveyn olarak en büyük problemim öğlen yemeği. Okullarda öğlen yemeği verilmiyor ve üstelik Türkiye’deki gibi her okulda kantin de yok. 8. sınıfa kadar olan çocukların okul dışına çıkmaları yasak. Okulun kapıları kilitleniyor. Okullarda gıda otomatları var ancak dini hassasiyetleriniz varsa bu çözüm olmuyor. Sabah sipariş vermeniz kaydıyla öğlen soğuk sandviç getiriliyor ancak burada da tek alternatif var ton balıklı sandviç.

Dolayısıyla her sabah çocuklara sadece kahvaltı değil bir de sandviç ya da soğuk yemek /içecek hazırlamanız gerekiyor. “Ne var bunda!” diyebilirsiniz ancak 12 sene boyunca her sabah bunu yaptığınızı bir düşünürseniz bir müddet sonra nasıl yorucu olabileceğini tahmin edebilirsiniz…

KIZIMIN SINIFINDAN 3 KİŞİ MEZUN OLDU!

Türkiye’deki sınıflarımız 35-40 kişilik iken burada 4 okul değiştirmiş bir ebeveyn olarak gördüğüm en kalabalık sınıfta 22 öğrenci vardı. Türkiye’de bazı sınıflarda 50 öğrenci olduğunu söylediğimde kızımın Belçikalı öğretmeninin bana “Dalga geçiyorsun!” der gibi bir bakışı vardı.

Bir önceki yazımda üniversiteye gitmek isteyenlerin tercih ettiği genel orta öğretime gitme oranının düştüğünü yazmıştım. Kızım genel lisede ve science (fen) bölümünde eğitim alıyordu. 9 ve 10. sınıfta ders mevcudu 12 kişi iken 11. sınfta 8’e düştü. Son sene kızımın sınıfının mevcudu 6’ya düşmüştü. Kaç kişi mezun oldu derseniz sadece 3 rakamı ile cevap verebilirim.

DERS GEÇME-KALMA VEYA OKUL DEĞİŞTİRME

“Peki bu eksilen öğrenciler nereye gidiyor?” dediğinizi duyar gibiyim. Belçika’da 6, 8 ve 12. sınıflarda sınav olduğundan bahsetmiştim. Oğlum 6. sınıfta bir sınava girdi. Buradan aldığı başarı puanı onun 7. sınıfta hangi okula gideceğini belirleyecekti. Sınavı geçti ve general, teknik, profesyonel ve spor okullarından istediğini seçme hakkına sahip oldu. O tercihini spor okulundan yana kullandı. Peki başarısız olsaydı ne olurdu? Sadece teknik veya profesyonel okula gidebilirdi.

Bu arada, genel liseye gitmeniz buradan devam edebileceğiniz anlamına da gelmiyor. Kızımın okulundan bahsetmiştim; science bölümüne 12 kişi başlamışlardı ancak her sene azaldılar. Çünkü başarısız öğrenciler için sene sonunda önlerinde 2 alternatif vardı; ya sınıf tekrarı ya da opsiyon/okul değiştirme. Genelde öğrenciler sınıf tekrarı yerine opsiyon ve okul değiştirmeyi tercih ediyor. Burada rehber eğitmenler ebeveynleri opsiyon ve okullar konusunda çok iyi bilgilendiriyor.

Türkiye’deki bence en büyük eksiklik bu. Genel liseye devam edemeyecek öğrencileri zorlayarak liseyi bitirtiyoruz. Sene kaybı yaptırmadan alternatif okul ve opsiyonlara yönlendirmiyoruz. Bu yüzden homojen bir sınıf oluşmuyor. Hem zeki ve başarılı öğrenciler, hem öğretmen hem de başarısız öğrenciler zorlanıyor.

REHBER ÖĞRETMENLERİN ÖNEMİ VE SINIF DEFTERİ 

Her öğrencinin bir rehber öğretmeni var. Devamsızlığından okulda yaşadığı problemlere kadar her şeyi ile bu rehber öğretmenler ilgileniyor. Her öğrencinin bir de sınıf defteri var. Öğrenci bu defteri olmadan okula girse bile derse giremez.

Her şeyi unutabilirsin ama bu defteri asla… 

Bu deftere o gün okulda yapılan tüm dersler, aktiviteler, derse geç kalmışsa onlar, cezalar, notlar vs günlük olarak kaydediliyor. Bu defteri her gün veli, öğrenci ve rehber öğretmen imzalıyor. 3 boyutlu olarak öğrencinin takibi yapılıyor. Defterden veya smartchool uygulaması üzerinden çocuklarımın derse girip girmediğini, geç kalıp kalmadığını, okulda bir olaya karışıp karışmadığını, ödevlerini yapıp yapmadığını günlük olarak görebiliyorum.

SEÇMELİ-ZORUNLU DİN DERSİ  VE OKULLARIN DİNİ

Belçika’da din dersi zorunlu. Ancak istediğiniz din dersini seçme hakkınız var. Müslüman öğrenciler İslam; Hristiyan öğrenciler Katolik, Ortodoks, Protestan; Yahudi öğrencilerde Yahudilik dersi alabiliyorlar.

Peki hiçbirini almak istemiyorsanız ya da bir dine inanmıyorsanız ne olacak? O zaman Hümanizm veya felsefe dersini seçebiliyorsunuz. Bu arada Belçika’da okulların da dini var. Yani Laik okullar, Katolik okulları, Protestan okulları, İslam okulları, Yahudi okulları ve din ayırımı yapmayan okullar. Oğlumun ilkokulu, din ayırımı yapmayan bir okuldu. Kızımın okulu ise laik bir okul.

Kralın kızı istediği okula değil evlerine daha yakın olan okula kayıt yaptırmak zorunda kaldı.

KRAL OLSAN FAYDA ETMEZ!

Okul kayıtları adresinize göre yapılıyor ve her okulun bir öğrenci kapasitesi var. Çocuğunuzu göndermek istediğiniz okula ocak-mart aylarında ön kayıt yaptırıyorsunuz. Adresinize göre o okulda kaçıncı sırada olduğunu görebiliyorsunuz. Okul kendine en yakın adreste oturan öğrencilerden başlayarak kontenjanı ölçüsünde başka uzak adreslerden de öğrenci alabiliyor. Oğlum spor okulu istediği için başka bir ilçedeki okula kayıt yaptırdım. Okul 165 öğrenci alıyordu ve biz 138. Sıradan girdik. Ama başka bir arkadaşım kızının istediği okula mesafeleri 8,1 km olduğu için kontenjan yetersizliğinden kayıt yaptıramadı.

Burada müdüre para vermek veya okula bağış yapmak diye bir seçenek de söz konusu değil maalesef!

Belçika kralının kızı, kardeşinin okuduğu okula kayıt yaptırmak istedi. Ancak oturdukları adrese daha yakın başka bir okul olduğu gerekçesiyle okul yönetimi kayıt talebini kabul etmedi. Ve Kralın kızı istediği okula değil evlerine daha yakın olan okula kayıt yaptırmak zorunda kaldı.

Türkiye’de bırakın cumhurbaşkanını bir kaymakamın kızı istediği okula alınmayabilir mi? O müdür soluğu nerede alır sizce?

BEDEN DERSİ – O SPOR YAPILACAK. 

Bütün okullarda spor salonları var. Beden dersi mecburi ve sağlık raporunuz olmadığı sürece o derse katılmak zorundasınız. O yüzden Belçika sokaklarında üzerlerinde sarı yelekler giymiş çocukları ve gençleri başlarında öğretmenleri bisiklet sürerken, koşarken veya bir spor aktivitesi yaparken görebilirsiniz.

Üstelik yağmur da kar da yağsa o spor yapılıyor. Yalnız Belçika’da 7. sınftan itibaren kızlar ve erkekler ayrı spor yapıyorlar. 2-3 sınıf birleştiriliyor. Bir hafta kızlar koşu yaparken erkekler basketbol oynuyor; diğer hafta erkekler bisiklet sürerken kızlar spor salonunda voleybol oynuyor vs…

Türkiye’de kızlar ve erkeklerin ayrı spor yapması söz konusu olsa gazete manşetlerini nasıl olurdu tahayyül  edemiyorum!

KARNE VE SINAV SİSTEMİ

Belçika’da her okulun kendi karne sistemi var. 6 hafta ders 2 hafta tatil uygulayan Belçika’da okullarda bu tatillere göre karne verebiliyorlar. Oğlum senede 6 karne alırken, kızımın okulu 3 karne veriyordu. Belçika’da Türkiye’nin aksine liselerde yani 9. sınıftan itibaren sınav haftalarında okullarda ders işlenmiyor. Günde 1 veya 2 sınav oluyor, öğrenci sınava girip eve dönüyor.

Bu konuyla ilgili bir yazı daha yazacağım…

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin