Başladığı yerde bitiyor

YORUM | LEVENT KENEZ

Anlamadığım, bir çok kişinin de merak ettiği, madem İstanbul seçimlerinde sandıklarda görev yapan kişilerin durumu seçimlerin iptaline sebep olacak kadar önemli bir hukuki gerekçe, peki AKP neden başka illerde benzer çalışmayı yapmıyor ya da aynı itirazlarda bulunmuyor? Mesela, Ankara’da ya da az farkla kaybettiği diğer yerlerde. Koskoca Türkiye’de sadece İstanbul’da mı bu iddia ettikleri sözde kanuna aykırı şeyler olmuş. Bütün gün İstanbul seçimlerinin neden iptal edilmesi gerektiği için zihni sinir şeyler söyleyen eli kalem tutan tetikçilerin bir tanesi bile yahu başka şehirlerde de hakkımız yenmiş demiyor. Elbette sorunun cevabı herkesçe malum. İstanbul’u kaybetmiş olmanın egoya verdiği zarar tarifsiz.

“İşte bakın Türkiye’de seçimler var, İstanbul-Ankara muhalefetin elinde, diktatörlük olsa böyle mi olur” bile diyecek halleri yok, gözleri kör olmuş. Ya da “sıkma canını patron, bütün yetkiler bir KHK’lık iş, kurdele kesmekten fotoğraf vermekten başka bir şey yaptırmayız” diyenlere bile pas vermiyorlar. Adam da inadına gidip havaalanında, cenazelerde karşısına çıkıyor. Delirtmek için yapıyor sanki.

Devlet Bahçeli’nin Binali Yıldırım’dan ve Erdoğan’dan bile daha fazla istanbul seçimleri ile ilgilenmesi dikkat çekici.

İstanbul seçimlerinin iptali ya da iptal edilmeyecek olması gibi her açıdan Erdoğan’ın hanesine zarar yazacak bir olay için Bahçeli’nin bu kadar bastırıyor olmasının bir anlamı olmalı.

MHP’li olup da Erdoğan’ın kuyruğuna takılıp en iğrenç hakaretleri yutanlar, en büyük günahların ortağı olanlar biraz da çanağı biz yalayalım gibi küçük hesap yapıyor olabilirler. Ancak Bahçeli’nin bu kadar değişim göstererek Erdoğan’a destek veriyor oluşunun basit bir çıkara dayandığını sanmıyorum.

MHP eliyle ülke referanduma gitti. Hileli bir seçimle referandumda cumhurbaşkanlığı sistemine geçildi, yine MHP’nin desteği ile Erdoğan cumhurbaşkanı seçildi. Yeni sistemle beraber yüzde 51 şart olduğu için AKP’nin MHP’ye ihtiyacı MHP’nin ona ihtiyacından çok daha fazla ve işin komik yanı giderek AKP’den MHP’ye bir kayma olduğu da aşikar.

Ülkedeki iklim 4,5 yıl seçim olmayacak gibi durmuyor uzaktan. Erdoğan ve hanedanlığın yeni bir tavşan ya da ülkede gündemi darmadağın edecek yeni bir mağduriyet veya kahramanlık hikayesi çıkarmadan devam etmesi de zor görünüyor. Ekonominin bir yerde artık patlayacağını söylemeyen saygın uzman kalmadı.

İstanbul seçimlerinin iptal edilmesini isteyerek bir şeyleri tetiklemek istediğini düşünüyorum Bahçeli’nin.

YSK’nın vereceği karara göre her iki durumda kaybeden Erdoğan olacak demiştim şöyle ki;

Bu kadar baskı ve tehditten sonra eğer YSK, AKP aleyhine karar verirse ki asla cesaretlerinden dolayı bunu yapmış olmayacak, Erdoğan’ın mutlak hakimiyetine güçlü bir çizik gelmiş olacak. Bunun, yeni oluşumlar peşinde olanlar ve yeni bir dalgayla gemiyi batmadan terk etmek lazım diyecekler tarafından not edileceğini tahmin etmek zor değil.

Ancak İstanbul seçimleri iptal olursa bunun, ekonomiye etkisinin ve muhaliflerin isyanının nasıl bir seyir izleyeceğini tahmin etmek zor. Durdurulamaz bir döviz artışı ve bunun tetikleyeceği gelişmeler ya da sokaklarda seferberlik tetkik kurulu prodüksiyonlu şiddet olayları. İstanbul iptali ile acaba bir hareketliliğin planları mı yapılıyor  diye sormadan edemiyor insan çünkü 7 Haziran-1 Kasım benzeri bir sürecin içerisinde gibiyiz.

Amerika ile yine etkisi çok olacak bir kriz, Rusya ile ters düşme, terör olaylarının bir anda düğmeye basılmış gibi artma ihtimalini de ekleyelim.

Erdoğan’ı götürecek bir yangını ya da Erdoğan’ın bir kez daha kontrollü yangın başlatıp söndüren kahraman olup olamayacağını göreceğiz.

Velhasıl Bahçeli, Erdoğan’ın ipini çekecek bir görevli izlenimi veriyor bana. İstanbul belediye seçimlerinin kaderi bir sonun başlangıcının ilk karesi olabilir. Çıktığı yere geri gelebilir.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin