Başakşehir, Osmanlıspor olur mu? 

YORUM | HASAN CÜCÜK 

Son dört sezondur zirvenin gediklisi olan Başakşehir, nihayet muradına erip şampiyon oldu. Süper Lig tarihinde şampiyonluk gören 6. ekip olan Başakşehir’in şampiyonluğu daha çok haber konusu olmaya devam edecek. Zira, arkasına aldığı siyasi destek hiçbir kulübe nasip olmadı!

Başakşehir’in şampiyonluğunda teknik patron Okan Buruk ve futbolcuların hakkını teslim etmemiz gerektiğini dün şampiyonluğun geldiği dakikalarda kaleme aldığım ‘Erdoğan başkan, Başakşehir şampiyon’ başlıklı yazıda ifade etmiştim. Ancak Başakşehir Başkanı Göksel Gümüşdağ’ın Emine Erdoğan’ın yeğeni ile evli olması ve Bilal Erdoğan’ın kutlamalara katılması siyasetin gölgesini ortaya koymaya yetiyor. Gümüşdağ sadece Emine Erdoğan’a akraba değil, ayrıca AKP’den siyaset yapan bir isim. Tüm bu gerçekleri gözardı ederek, salt bir saha başarısına şampiyonluğu indirgemek naiflik olur. Şimdilerde devlet, geçen yıla kadar İstanbul Belediyesi’nin tüm imkanları Başakşehir’in emrine amade kılındı. Bir kaç bin seyirci önünde maçlarını oynayan bir takımın, milyonluk oyuncuları transfer edecek sponsorları bulması için Ankara’da sağlam bir dayısı olmalıydı. 

Gümüşdağ’ın bir kaç yüz kişiyi bulan taraftar grubuna yaptığı şampiyonluk konuşmasında ‘”Kurucu başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a bir söz vermiştik. 6 yıl sonra sözümüzü yerine getirdik. Artık Türkiye’nin yeni şampiyonu Başakşehir’dir’’ sözlerini sarfetti. Başakşehir’in İstanbul Büyükşehir Belediyespor (İBB) olarak kurulduğu tarih 1990 ve başkanlık koltuğunda SHP’den Nurettin Sözen oturuyordu. Erdoğan’un Başakşehir’in kurucu başkanı olması, 1983 doğumlu kızı Esra’nın babasına 1979’da mektup yazması gibi oldu! 

Erdoğan, 2014’te Gümüşdağ ekibine anahtar teslimi bir kulüp verdi. İstanbul Büyükşehir Belediyespor kulübüyken 2014 yılındaki yerel seçimler öncesi muhalefetin itiraz ettiği bir ihale süreciyle özelleştirilip, İstanbul Başakşehir Futbol Yatırımları’na satıldı. 8 ortaklı ve 7 milyon lira sermayeli İstanbul Başakşehir Futbol Yatırımları, Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın ağabeyi Hasan Gülbaran’ın damadı Göksel Gümüşdağ’ın başkanlığında kuruldu. Ortakları arasındaki Ahmet Ketenci (Erdoğan’ın dünürü Osman Ketenci’nin oğlu), İsmet Yıldırım (İBB’ye bağlı KİPTAŞ’ın genel müdürü), Çağatay Kalkancı (İBB Genel Sekreter Yardımcısı), Mustafa Saral (AKP Silivri Belediye Meclis Üyesi), Mesut Altan (Hükumete yakın iş adamı) gibi isimlerin tamamı Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi ve AKP’ye yakın isimlerdi. Kulübün yeni sahiplerine belediye şirketlerinden para muslukları bağlandı. Yine kamu şirket ve AKP’ye yakın imtiyazlı işadamları da sponsorlar arasında yer aldı. 

Başakşehir, aslında hülle usulü el değiştiren ilk kulüp değildi. Bu fikrin mimarı Melih Gökçek’ti. 1994’de Ankara Büyükşehir Belediye başkanlığına seçilen Melih Gökçek, bugün Erdoğan’ın Türkiye sathında kurduğu sistemin minisini Ankara sınırları içinde kurdu. 1978’de Ankara Belediyespor olarak belediye bünyesinde kurulan ekip, 1998’de isim değiştirip Ankara Büyükşehir Belediyespor adını aldı. 2005 yılında kulüp yönetiminin aldığı karar sonucunda futbol branşı Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinden çıkartılarak Ankaraspor A.Ş. adı ile özelleştirilmiştir. Böylece Ankaraspor bir spor kulübü değil, bir futbol kulübü hüviyetine bürünmüştür. 2014 yılında Osmanlıspor adını alan kulübün onursal başkanlığını Melih Gökçek, başkanlığını ise oğlu Osman yaptı. 

Melih Gökçek’in Erdoğan tarafından azledilip koltuğundan olmasıyla Osmanlıspor’un zor günleri başladı. Süper Lig’e 2018’de veda eden kulübün, oksijen tüpünü kesen isim Ankara’nın yeni belediye başkanı Mansur Yavaş oldu. Belediye imkanları kesilince Osmanlıspor’da maddi sıkıntılar başladı. Geçen sezon TFF 1.Lig’de 4’üncü olan Osmanlıspor, bu yıl ligi 16. sırada bitirerek bir alt kümeye düştü. Para muslukları kesilince Osmanlıspor’un düşüşü hızlı oldu. 3 yılda Süper Lig’den TFF 2.Lig’e düşen bir ekip oldu. 

Osmanlıspor suni bir kulüptü. Ankara’nın diğer ekipleri ne Gençlerbirliği ne de Ankaragücü taraftar ve kurumsal kimliği vardı. ‘Ben yaptım’ oldu mantığıyla kuruldu. İsim değişikliği bile işe yaramadı. Osmanlıspor adını vererek, toplumdan sempati bekledi ama nafile. 

Başakşehir’in şampiyonluğu sonrası kulübün profesyonel yönetildiği yazılıp, çizildi. Yazının girişinde belirttiğim gibi, Okan Buruk ve oyuncuların hakkını teslim ediyorum. Profesyonel yönetim vesaire için ise gülüp geçiyorum. Dünya tarihinde ilk kez boş tribünler önünde oynayan bir ekip şampiyon oluyorsa…. Yönetimin tamamı iktidarın adamıysa… Sponsorları kamu kurumlarıysa… İktidarın Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sahibi olduğu Medipol Hastahaneleri, Başakşehir’in isim sponsoru… Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un bakanlık koltuğuna oturmadan önce Başakşehir asbaşkanı ve basın sözcüsü olduğunu da hatırlatalım.. Bu kadar tesadüf biraz fazla olmaz mı? 

Başakşehir’in şampiyonluğuna en fazla tepki Damat Berat’ın abisi Serhat yönetimindeki Turkuvaz grubu gazetelerinden gelmesi de derin ironi içeriyor. Sabah, Fotomaç ve Takvim gazeteleri, Başakşehir’i en şaibeli sezonun şampiyonun ilan etti. Erdoğan’ın twit atıp şampiyonluğu kutladığı, şehzade Bilal’in atkısını boynuna takıp kendinden geçtiği, Gümüşdağ’ın konuşmasında Reis’e selam gönderdiği bir ortamda Turkuvaz’ın muhalifliği, Başakşehir nefretinden değil Karadeniz’de kaybedilecek oy kaygısından kaynaklanıyor. Bir nevi danışıklı dövüş yani! Yazıyı başlıkla bitirelim; Başakşehir, Osmanlıspor gibi olur mu? Ne dersiniz buna?

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin