Bari adından utan Müsavat! 

YORUM | BÜLENT KORUCU

Senden kim aksini talep etti ki Meclis’te çıkıp ‘devletin verdiği silahı millete doğrultanların salıverilmesini istemiyorum’ diye bağırdın.

Kim millete silah doğrulttu?

Kermeste börek açıp burs veren teyzeler mi? Erdoğan’ın yolsuzluklarını yazan, bu yolun sonu diktatörlüktür diyen gazeteciler mi? Çocuğunu göremeden şehit düşen üsteğmen Murat Ataş’ın 6 yıl 10 ay hapis cezası alan eşi Sezen Ataş mı?

BU YAZIYI YOUTUBE’TA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️

2009 yılında bir bombayı etkisiz hale getirmek isterken yüzde 98 özürlü hale gelen  ve buna rağmen 35 gün tutuklu kalıp adli kontrolle serbest bırakılan gazi polis Bilal Konakçı mı? Darbeye direndiği için terfi alıp sonra ‘ankesörlü telefondan arandığı’ gerekçesiyle tutuklanan askerler mi? Komutanları tarafından yem yapılıp ateşe atılan; sadece İstiklal Marşı okunurken otobüsten inip tekrar binen, ama müebbet alan harbiyeliler mi? Tedavisi geciktirilen sekiz yaşındaki kanserli Ahmet Burhan Ataç’ın salıverilmeyen babası mı, yurt dışı yasağı konularak iki buçuk ay sonra tahliye edilen annesi mi? Hangisi?

Bankaya para yatıran, çocuğunu okula gönderen, gazeteye abone olan, bir okul ya da dersanede sigortalı çalışan… bunların elinde silah gördün? Hiç iddianame okudun mu bilmiyorum ama resmi rakamlara göre sayıları 600 bini aşan bu insanların hiç birinin evinde çakı bile çıkmadı. 

Kim millete silah doğrulttu?

40 bine yakın polis işini kaybetti, gözaltına alındı veya tutuklandı. Hiç birisine darbe suçlaması yapılmadı, hatta tam tersine Emniyet Genel Müdürü başta olmak üzere amirleri tarafından taltif edildiler. Bunlar gerçekten silahını darbeden yana kullansaydı sonucu düşünebiliyor musun?

Millete silah doğrultanı gerçekten merak ediyor musun?

Bu konuda samimi olsaydın; kapıdan çıkarken durup kepini bekleme rahatlığı içindeki Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın peşine düşerdin. Neden TBMM komisyonu ve mahkemelere gitmeye cesaret edemediğini sorardın.

Gerçeğin peşinde olsaydın; saat 14’te öğrendiği bilgiyi 22:30’a kadar cumhurbaşkanı ve başbakanla paylaşmadığı öne sürülen MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı hesaba çekerdin. MİT Yerleşkesine iki helikopter indireceği iddia edilen darbecilerin kendi ayağıyla karargaha gelen Fidan’ın elini kolunu sallayarak gitmesini seyretmesini merak ederdin.

Derdin millete silah doğrultanlar olsaydı; Akıncı üssünde eli cebinde dolaşıp sağa sola talimatlar veren Hava Kuvvetleri Komutanı’nı sigaya çeker şunları sorardın: 19:06’da öğrendiğin uçuş yasağını niye astlarından sakladın, müdahale etmek isteyenlere neden izin vermedin?

Hiç duydun mu, bazı yerleri bombaladığı ileri sürülen uçakların havalanmadığı belgelendi. Buna karşın Akıncı üssündeki 11 gizemli uçağın balistik incelemesi yapılmadı. Akıncı’yı bombalayan, Erdoğan’a eskortluk eden hatta uçağını kullanan pilotlar bile ‘FETÖ’den ihraç edildi, tutuklandı. Senin Meclis’te ‘çıkmalarını istemiyorum’ diye bağırdıklarının arasında onlar da var.

Kim millete silah doğrulttu biliyor musun? Devletten ve milletten çaldıklarıyla devlete kafa tutan milletine silah sıkan mafyalar… Alaattin Çakıcı’nın sadece Türkbank ihalesinden 40 milyon dolar komisyon aldığı ortaya çıkmıştı, hatırlıyor musun? O paralarla silahlandırıp gönderdiği adamlar, karısı Uğur Kılıç’ı çocuklarının gözü önünde katletti. Ve artık özgür. Devlet bankalarından hortumladığı paralarla kiralık mafya tutup Nesim Malki’yi öldürttüren Erol Evcil de çıktı. Daha sayayım mı?

Bir de çıkamayanlar var. Büşra Erdal gibi bir çok gazeteci, öğretmen, akademisyen ellerine hiç silah almadılar, kimseye doğrultmadılar. Üstelik ceza alsalar bile yatacaklarından fazlasını yattılar ve hâlâ cezaevindeler. Çünkü Yargıtay dosyalarını karara bağlamayor ve cezaları kesinleşmiyor. Günlerdir, haftalardır fazladan yatan var. Pek çok insan en doğal hakkı olan temyizi kullanmak istemiyor. Cezası kesinleşse cezaevinden çıkacak, Yargıtay’a giderse sürüncemede bıraktığı için aldığı cezadan fazla yatacak. 

Babanız herhalde İttihat ve Terakki taraftarıydı ki çocuklarına Musavat, Adalet ve Hürriyet isimlerini koydu. Ne yazık ki destek verdiğin kanun ne Musavat (eşitlik) ne adalet ne de fikir hürriyetiyle bağdaşıyor. Hiç olmazsa bu isimlerden utansaydın be İYİ Parti Grup başkanvekili Musavat Dervişoğlu.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

4 YORUMLAR

  1. Evet ittihat ve terakki nin memllette neyin pesinde oldugu zaman icinde anlasıldı. Allahın razı olmadıgı su borclandırma sıstemi adlı dehset hortumlama sistemini milletin basına corap olarak ormekmis meger. evet sen calis ben yiyeyim mantıgı ile hortumculuk uzerine kurulan sistemin bediuzzaman ifadesi ile canak yalayıcıları olan bazı siyasetcilerin bu ahlaksizlıgı devam ettirebilmek icin milletin ahlakını bozmada ve islah olup insanca yasamak isteyenlere tuzak kurup onları imha etmeye calismaları, soylemlerinin dusmanca olmaları ,duzeni kuran efendilerine hizmette yarısmaları, ıslah olmamayı istemeleri, cok anlaşılır bir durum. Uyan turk milleti, bediuzzamanın işaret ettiği ve senin bin senedir islami ve muslumanı korumak icin karşı koydugun düşman içeriye sızdı ve senin ve coluk cocugunu kurdugu sinsi sisteme kul kole yapmak icin tepene coreklendi. Seni kan emici dunya ve ahiretini berbat edici bu asalaklarlardan musbet hareket ederek kurtarmaya calisanlara akla gelmedik kotulukler yapıyorlar. Meclisde sahte naralarla onları surekli orda tutmak icin naralar atıyorlar. Bu musavat gibileri iyi belle, soyguncu takımına bir daha aldanma…

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin