Avrupa Yargı Konseyleri Ağı (ENCJ), HSYK’nın bağımsız yargı koşulunu artık taşımadığından endişe duyulduğunu belirterek, gözlemci statüsünü durdurmaya ve aktivitelerden çıkarmaya oybirliğiyle karar verdi.
ENCJ’nin resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, oybirliğiyle alınan kararda, HSYK, ENJC’nin tüm aktivitelerinden de süreli olarak çıkarıldı. ENCJ, HSYK ile ilişkide kalmaya devam edeceğini, destek ve rehberlik sunmaya hazır olduklarını da ekledi.
ENCJ’nin açıklamasında, üyelik ve gözlemci statüsü şartı olarak, “yargı kurumlarının yürütme ve yasama organından bağımsız olması” ile “adaletin uygulanmasında bağımsızlık kriterinin hayata geçirilmesinde yargı kurumlarının sorumlu olduğu” belirtildi.
ENCJ nedir?
ENCJ (Avrupa Yargı Kurulları Ağı), AB üyesi ülkelerin yargı kurullarının doğal üye olarak bulunduğu, AB’nin maddi ve kurumsal şemsiyesi altında bulunan yarı resmî nitelikli bir örgüttür. AB üyesi ülkelerin yargı bağımsızlığı ilkesi nedeniyle AB kurumlarına bağlanamayacak mahkemeleri ile AB arasında tek meşru ve etkin bağdır. Bu yönüyle, ENCJ’in kararları ve tavrı gayriresmî olarak AB’nin ilgili ülke yargı kurulu hakkındaki tutumunu ifade eder.
AB Komisyonunun Türkiye hakkındaki 2016 yılı ilerleme raporunda ve AP kararlarında Türk yargısı ve HSYK hakkındaki kanaat her ne kadar açıklanmış olsa da, ENCJ, bu kararıyla AP ve Komisyon raporlarından farklı olarak açıkça HSYK ile organik bağını kesmiş bulunmaktadır.
HSYK’nın ENCJ’yle gözlemci statüsünde dahi olsa bu bağının kesilmesi anlamına gelen gözlemci üyelik sıfatının askıya alınması, AB’nin Türkiye’de yargı eliyle yapılanlar konusundaki düşünce ve tavrının tabiri caizse “fizikî âlemde” sonuç doğurmuş, somutlaşmış halidir.
AİHM başvurularında eklenmeli
Ayrıca, aynen ENCJ’in bu kararında AB Komisyonu raporu, AP kararı, Venedik Komisyonu raporları, İnsan Hakları İzleme örgütü raporlarına atıfta bulunulduğu gibi, söz konusu kurumların önümüzdeki dönemlerde hazırlayıp açıklayacağı raporlarda da bu ENCJ raporuna atıfta bulunulabilecektir. Zira ENCJ, sırf Avrupa yargı kurulları standartlarının temini ve desteklenmesinden sorumlu ihtisas kurumu olarak güvenilir ve ehil kaynak konumundadır. Bir anlamda geometrik oranda artan bir kelebek etkisi olarak nitelendirilebilecek bu etkileşim, muhakkak AİHM önüne gidecek başvurularda da dikkate alınacak mahiyette olacaktır. Hatta bunun için, AİHM’e yapılacak başvurularda bu karardan da bahsedilmelidir.
Bunun yanında, HSYK’nın 31 Ağustos kararının da tartışıldığı ve hem önceki izahat hem de 8 Aralık ENCJ toplantısında HSYK temsilcileri tarafından yapılan “savunma” mahiyetindeki izahatın da “tatmin edici bulunmadığı” açıkça belirtildiğinden, bu karar 15 Temmuz’dan sonra meslekten edilen veya hapsedilen yargı mensubu kişilerin her türlü hak arama başvurularında kullanılabilir.
