Avrupa Parlamentosu’ndan Erdoğan’a Kavala tepkisi: Kararı verenler büyükelçiler değil AİHM’dir

ERSAN AY | BRÜKSEL, TR724

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dışişleri bakanına iş insanı Osman Kavala’nın devam eden davasına ilişkin yapmış oldukları açıklamalar nedeniyle aralarında ABD, Kanada, Almanya, Fransa ve Hollanda’nın da olduğu 10 devletin büyükelçilerinin istenmeyen insan ilan edilmeleri hakkında verdiği talimata AP’den (Avrupa Parlamentosu) cevap gecikmedi.  Türkiye Daimî Raportörü Nacho Sánchez Amor ve AB-Türkiye Parlamento Delegasyonu Başkanı Sergey Lagodinsky yaptıkları açıklamada Osman Kavala’yı serbest bırakmanın Türkiye’nin sorumluluğu olduğuna karar verenin 10 Büyükelçi veya onların hükümetlerinin olmadığı, kararın AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) tarafından verildiği vurgulandı.

Yapılan açıklamada “iş insanı Osman Kavala’ya yönelik devam eden zulme ilişkin açıklama yapan 10 büyükelçiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı tedbirler anlaşılmaz ve tamamen mesnetsizdir. Bunları ancak dikkatleri iç ve iki taraflı gerçek acil sorunlardan uzaklaştırma girişimi olarak anlayabiliriz” denildi. Türkiye’nin Osman Kavala’yı serbest bırakması gerektiğine dair verilen kararın Aralık 2019’da AİHM tarafından verildiğinin altı çizilirken kararın daha sonra altı kez daha yinelendiği ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin de aynı doğrultuda bir geçici karar vermiş olduğu hatırlatıldı. Türkiye’nin AİHM tarafından verilen bu karara saygı göstermek zorunda olduğu ifade edilirken Selahattin Demirtaş için verilen karara da uyulması istendi. 

Açıklamada hukukun üstünlüğü ve adil yargılanma garantisinin demokrasilerin temel yapıtaşı olduğu belirtildi. Avrupa Komisyonu ve Avrupa Konseyi raporlarına, Avrupa Parlamentosu yıllık raporuna dikkat çekildi ve Türkiye’nin bu alanlarda acil düzeltilmesi gereken ciddi sorunları bulunmaktadır denildi. Türkiye’de sürekli olarak devam eden eleştirel seslere yönelik saldırıların ve yargıya müdahalelerin kabul edilemez olmasının yanı sıra artık yurtdışından gelen eleştirileri de susturmak için yapılan girişimlerin talihsizlikten de öte olduğu açıklandı. “Osman Kavala davasına ilişkin tavrımız ve Türkiye’deki diğer demokrasi açıklarına yönelik eleştirilerimiz, bu üzücü gelişmelere rağmen yılmadan devam edecektir” denildi.   

Yaşananların hâlâ önlenebilecek ciddi bir diplomatik krizin eşiği olduğu ifade edildi ve Erdoğan hükümetine ikili ilişkilerde son yıllarda yaşanan ve atlanmanın umulduğu krizlerden daha kötü bir senaryoya yol açabilecek adımlardan kaçınmaları çağrısında bulunuldu. Türkiye’ye, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş davalarında verilen kararlar başta olmak üzere, uluslararası taahhütlerine ve AİHM kararlarına uyma çağrısı yapıldı. AP, Avrupa Birliği’nden ortak bir tepkiyi koordine etmesini ve hala mümkünken Türk tarafını gerilimi düşürmeye teşvik etmelerini istedi. 

Açıklamayı yapan Türkiye Daimî Raportörü Nacho Sánchez Amor, 8 Ekim’de Türkiye’deydi ve bir dayanışma gösterisi olarak Osman Kavala’nın davasına katılmıştı. 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin