1,1 milyon kişiyi nereye sakladınız! [Haber-Analiz: Semih Ardıç]

İşsizliği azaltmak için Ocak ayında başlatılan istihdam seferberliğinde gelinen nokta Hoca Nasreddin’in ‘Kedi bu ise ciğer nerede?’ nüktesini hatırlatacak kadar trajikomik. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı 1,1 milyon kişinin bu sayede istihdam edildiğini söylerken kendinden emin görünüyordu. Sadece müşavirlerin bilgi notlarına istinaden böyle bir beyanat vermiş olamaz. Neticede milyonlarca kişiyi alakadar eden bir bahiste sarf edilen her sözün siyasî mesuliyeti bakanın omuzlarında kalacak.

Malumat doğru ise Bakan Müezzinoğlu’nun Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Şubat 2017 istihdam verisine de izahat getirmesi şart. Zira TÜİK işsizliğin ocakta olduğu gibi şubat ayında da yükseldiğini kaydetti. Şubat sonu itibarıyla işsizlik oranı yüzde 12,6 ve işsiz sayısı da 3 milyon 900 bin kişi oldu. Geçen sene aynı dönemde işsizlik 10,9 ve işsiz sayısı da 3 milyon 226 bin kişi idi. Bir başka ifade ile 674 bin kişi daha ‘işsizler partisi’ne kaydolmuş. Genç işsizler de artış ise ortalama işsizlikteki artıştan daha fazla. Şubatta genç nüfusta (15-24 yaş) işsizlik oranı 4,7 puanlık artış ile yüzde 23,3 oldu.15-64 yaş grubunda bu oran 1,8 puanlık artış ile yüzde 12,9 olarak gerçekleşti.

İŞSİZLİK AZALMADI, ARTTI

İşsizliğe dair ocak verisi de şubatla hemen hemen aynı seviyelerdeydi. İstihdamda artışdan ziyade kayıp olduğunu teyit eden veriler dahi sokaktaki tabloyu aksettirmekten uzak. Hükûmetin istatistik dairesine dönen TÜİK’in ‘Bu olmaz. Şu hiç olmaz’ diyerek işsizliği en düşük seviyeye indirmek için formül üstüne formül icat ettiği dikkate alındığında tablo daha vahim hal alıyor.

Gece yarısı değişiklikleri yüzünden verilerinin sıhhati netameli bulunan TÜİK bile işsizliği kâğıt üzerinde ancak bu kadar azaltabildi. Çalışma Bakanı’nın 1,1 milyon kişiyi işe yerleştirdiğini iddia ettiği dönemde bu kadar yüksek işsizlik ‘istihdam seferberliği’nin kocaman bir sıfırdan ibaret olduğunu ortaya koydu. Çalışma Bakanı’na inanacak olursak AKP’nin 1,1 milyon kişiyi istihdam ettiği halde saklamayı başardığını da kabul etmeliyiz. Büyük başarı! Gel de çık işin içinden. TÜİK’e mi inanalım, bakan Müezzinoğlu’na mı?

REFERANDUMA KADAR ‘İŞSİZLİK BİTECEK’ RÜZGARI ESTİRİLDİ

Ocakta ‘seferberlik’ ilanını yapan Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan’ın maksadı 16 Nisan referandumuna kadar birkaç aylığına da olsa bir rüzgar estirmekti. Projenin özü ‘işsizlik artsa da endişe etmeyin yakında düşecek’ intibaı uyandırmaktı. Nasıl olsa 12 milyar liralık kaynak İşsizlik Fonu’ndan tahsis edilmişti. Aksi takdirde örtülü ödenek ve diğer harcamalardaki artış sebebiyle 4 ayda 17.9 milyar lirayı gören bütçe açığı en az 25 milyar lirayı bulacaktı.

Saray’dan aldığı talimatı icra eden hükûmete gelince ‘seferberlik’ gibi mutantan bir ifade seçmenin haricinde bir iddiaya sahip değildi. Bütçede görünmeyen, hakikatte çalışanların zor günler için biriktirdiği fonun referandum ekonomisi için çarçur edilmesinden ibaretti o kadar tantana.

12 MİLYAR LİRA NE İÇİN HARCANDI?

Para fondan alındı ve işsizlik azalmadı, arttı. O halde 12 milyar lira istihdama aksetmeyen sahalarda mı kullanıldı? Mesela propaganda çalışmalarına mı harcandı? Resmî yardım alamayacak kadar orta halli ailelere ‘yardım’ diye İşsizlik Fonu’ndan çekilen paralardan aktarıldı mı? Referandum sandığından ‘evet’ neticesi çıkması için para saçan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) sözcüleri, bu tenakuzu ortadan kaldırmak için de ikna edici izahatta bulunmayacak.

Zira tek parti ve tek adam devrinin safasını sürüyorlar. Muhalefet kendi kavgaları ile meşgul, medyanın bütün kaleleri zapt edilmiş, memleket kafasını kaldıran herkes için açık mahpushaneye dönmüş… Hasılı AKP’nin tesis ettiği keyfokraside iktidara hesap soracak mekanizma kalmadı.

İŞSİZLİK TEK HANEYE İNECEKMİŞ!

“Ciğer nerede?” suâline cevap bekleyenlerin gözünün içine baka baka işsizliğin sene sonuna kadar tek haneye ineceğini bile söyleceklerdir. İktidarda bulunduğu 14 senede yapamadığını işsizliğin zirveye çıktığı 2017’nin kalan 7 ayında nasıl tahakkuk ettireceğini ise hiç anlatma lüzumu görmeyecek. AKP’nin tek parti iktidarları içinde işsizliği azaltmakta en başarısız parti olduğu hakikati bile parti sözcülerini mahcup etmiyor. İktidar sarhoşluğu böyle hissettiriyor olmalı.

İşsizlik memleketin en hassas meselesidir. Hele hele dört gençten birinin işsiz kalması en hayati meseledir. Rakam ve kelime oyunları ile halkın gözünün içine baka baka yalan söyleyerek istihdam sahaları açılamaz. Milyonlarca işsizin umutlarını çalmaya kimsenin hakkı yok. Erdoğan’ın konuşma yapacağı kürsünün arkasına asılan ‘Toplu Açılış’ posterinde  sadece tarihini güncellemekle işsize iş ve aş takdim edilemez. İşsizlik bu zihniyetle çözülmez. Trafoyu bile ‘toplu açılış’ listesine madde olarak ilave etmekle hiç çözülmez.

ZULÜM VE KAOS KUYUSUNDAN ÇIKMADIKÇA…

İşsizliğe sanayiden ziraate kadar yeni bir kalkınma modeline geçmeden çare bulunamaz. Umudunu kaybetmiş olanlarla 7-8 milyon kişiyi iş sahibi yapabilmek için ciddi ve kararlı adımlar atılmalı. Kaybedilmiş senelerin telafisi için eğitimden hukuka kadar her sahada ıslahat hareketlerine ihtiyaç var. Türkiye’nin ufkuna çöken kara bulutları daha kesif hale getiren İşsizler Partisi’nin 2 milyonun altına indirmek şart.

İşsizliği sadece seçim arifesinde hatırlayan AKP’nin Türkiye’yi içine düşürdüğü zulüm ve kaos kuyusunda umuttan, demokrasiden, ıslahattan ve işsizliği azaltmaktan bahsetmek manasız gelebilir.

Biz yine de umuda tutunalım. Varsın sözlerimiz, yazdıklarımız Saray’ın kalın ve pahalı duvarlarını aşamasın.

Tarih yalanları değil hakikati yazacak.

İŞSİZLİK TIRMANIYOR

SENE  ORAN*

2011    9,8

2012    9,2

2013    9,7

2014    9,9

2015    10,3

2016    12,7

2017/1 13,0

2017/2 12,7

(*)Yüzde

 

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin